Evliliğe Olan İnançla Eş Üzerine Yapılan Ev Gizli Bağış Niteliğindedir

Eşini çok sevdiğinden ve çok güvendiğinden dolayı evi onun üzerine mi yaptınız? Şuanda da boşanma davanız mı söz konusu? Bu durumda eşiniz üzerine yaptığınız evin hukuk durumunu merak mı ediyorsunuz? Böyle bir durumda gizli bağış söz konusu olur. Sizler için bu sorularınızın cevabını ve evliliğe olan inançla yapılan gizli bağışı yazımızda açıkladık.

Evliliğe olan inancıyla eş üzerine yapılan taşınmaz “gizli bağış” sayılmaktadır. Yargıtay da bu konuda aynı görüşe sahiptir. Emsal bir Yargıtay kararı şu şekildedir:

“…Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine, takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına, dava konusu iki parça taşınmazın edinildikleri tarihler itibarıyla her iki tarafın da özgür iradeleri ile elde ettikleri gelirleri gözetmeden paylı mülkiyet şeklinde tapuya tescil ettirdikleri, bu durumda taraf gelirlerine göre katkı payı hesabı yapılma imkanı bulunmadığına, diğer yandan davacı Bilge’nin dava dilekçesindeki “…davalının ısrarı, eşi olması ve bütün bir hayatı paylaşacaklarına olan inancı…” ve dinlenen taraf tanıklarının beyanlarında geçen “…araları çok iyiydi, aramızda ayrı gayrı yok derlerdi, kadın kocasına çok güveniyordu…”, “birbirlerine çok güveniyorlardı, demek ki güvendiler…” şeklindeki ifadeler karşısında tapudaki yarı paylı olarak tescil işleminin esasında gizli bağış niteliğinde olduğunun kabulü gerekmesine, Borçlar Kanununun 244 ve devamı maddeleri gereğince bağıştan rücuyu öngören usule uygun olarak açılmış bir dava ve istek de bulunmadığına göre mahkemece asıl ve birleşen davaların yazılı şekilde reddine karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik görülmemiştir. Bu nedenle davalı-birleşen davanın davacısı Kale vekilinin tüm, davacı-birleşen davanın davalısı Bilge vekilinin ise aşağıda yazılı husus dışındaki diğer temyiz itirazları yerinde bulunmamaktadır.” (Y8HD, 07.06.2011, 07.06.2011, E. 2011/1621, K. 2011/3243)

Eşin taşınmazı kendi üzerine yaptırma şansı varken, diğer eşin üzerine yaptırması “gizli bağış” olarak kabul edilmiştir. Taşınmazı diğer eşin üzerine yaparken eşine karşı sevgi, saygı ve güven duyduğunu söylemek bu işlemi gizli bağış haline dönüştürmektedir. Aşağıda bu yönde emsal Yargıtay kararını sizlerle paylaştık:

Uyuşmazlık, dava dilekçesinde ve yargılama aşamalarında açıkça belirtildiği üzere, bedeli eşlerden birisi tarafından ödenerek üçüncü bir kişiden alınan ve diğer eş adına tapuda satış yoluyla temliki yapılan işlem nedeniyle uyuşmazlığın gizli bağış olarak nitelendirilip nitelendirilmeyeceğinde toplanmaktadır. Eşlerden birinin somut olayda, davacının üçüncü bir kişiden (müteahhitten) bedelini müteahhide ödeyerek o tarihte resmi nikahla evli olduğu davalı adına dava dilekçesinde yazılı olduğu üzere; eşe duyulan sevgi, saygı ve güven sonucunda satış biçiminde gerçekleştirilen bu işlemle davacıda bağış kastı ve iradesinin olduğunun kabulü gerekir. Çünkü, davacı bedelini bizzat ödeyerek üçüncü kişiden almış olduğu bu taşınmazı tapuda bizzat veya vekil aracılığıyla kendisi adına tescil ettirmesinde hiçbir yasal engel bulunmamaktadır. Kaldı ki, davacı davalı adına değil de, çocuklarından birine veya bir başka kişiye bu şekilde bir işlemle söz konusu taşınmazı satın alsa idi, o taktirde taraf muvazaasıyla karşı karşıya kalacağı kuşkusuzdur.

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Scroll to Top