Yargıtay’ın Bu Yöndeki Kararı
YARGITAYYargıtay aşağıda yer alan kararında mülkiyeti 3. kişiye ait olan bir taşınmazın tapu kaydına aile konutu şerhi koyulamayacağına hükmetmiştir.
YARGITAY 2. HUKUK DAİRESİ’nin E. 2008/11885 K. 2008/11958 T. 16.9.2008 sayılı kararı şu şekildedir:
ÖZET : Mülkiyeti üçüncü kişiye ait bir taşınmaz hakkında, eşler tarafından aile konutu olarak kullanılsa bile, hak sahibi olan üçüncü kişinin bu taşınmaz üzerindeki mülkiyet hakkını sınırlayıcı şekilde tapu kütüğüne aile konutu şerhi verilemez.
DAVA : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup, gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Türk Medeni Kanunu’nun 194. maddesi gereğince aile konutu olan taşınmazın tapu kaydına, aile konutu şerhi verilmesi için, o konutun eşlerden birine ait olması zorunludur. Mülkiyeti üçüncü kişiye ait bir taşınmaz eşlerce aile konutu olarak kullanıyor olsa bile, hak sahibi olan üçüncü kişinin bu taşınmaz üzerindeki mülkiyet hakkını sınırlayıcı şekilde tapu kütüğüne aile konutu şerhi verilemez.
Aile konutu şerhi konulması istenen mesken, 15 tarihinde B.’a, bu kişi tarafından da 11.06.2007 tarihinde A.’a satılmış ve halen bu kişi adına kayıtlı bulunmaktadır. Dava ise 08.08.2007 tarihinde açılmıştır. Davanın üçüncü kişiye ait bu taşınmazın tapu kaydına aile konutuyla ilgili şerh verilmesi yönündeki isteğinin reddi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle ( BOZULMASINA ), temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16.09.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Yargıtay’ın Bu Yöndeki Benzer Bir Kararı
YARGITAYYargıtay aşağıda yer alan kararında ise yukarıda izah ettiğimiz yönde aile konutu şerhi koyulması için taşınmazın tapu kaydının eşlerden birisinin üzerinde olması gerektiğini kabul etmiştir.
YARGITAY 2. HUKUK DAİRESİ’nin E. 2008/894 K. 2008/2245 T. 25.2.2008 sayılı kararı şu şekildedir:
DAVA : Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; onanmasına dair Dairemizin 2.10.2007 gün ve 17890-13145 sayılı ilamiyle ilgili karar düzeltme isteminde bulunulmakla, evrak okundu, gereği düşünüldü:
KARAR : 1-Davalının nafakalara yönelik karar düzeltme isteğinin incelenmesinde;
Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 23.6.1996 gün 4146 sayılı kanun ile değişik 440/III-1 maddesi ile taşınır mal ve alacak davalarında karar düzeltme sınırı 1.1.1998 tarihinden itibaren 300.000.000 liraya 1.1.2000 tarihinden itibaren 600.000.000 liraya 21.7.2004 tarihinden itibaren 6.000.000.000 liraya çıkarılmıştır.
Hukuk Genel Kurulu; 30.03.2005 gün ve 196-239 sayılı kararında açıklanan gerekçelerle, temyiz ve karar düzeltmelerde, bağlanan yıllık nafaka miktarının gözetileceğini açıklamıştır. Benimsenen bu ilkeler doğrultusunda gerek temyiz, gerekse karar düzeltmeler de üst sınır yıllık nafaka miktarıyla belirlenmelidir.
Karar tarihi itibariyle yıllık nafaka miktarına göre karar düzeltilmesi istenemez. Bu nedenle karar düzeltme dilekçesinin reddi gerekmiştir.
2-Aile konutuna ilişkin karar düzeltme istemine gelince; Türk Medeni Kanununun 194. maddesi gereğince aile konutu olan taşınmazın tapu kaydına, aile konutu ile ilgili şerhin verilebilmesi için, o konutun eşlerden birine ait olması zorunludur. Mülkiyeti üçüncü kişiye ait bir taşınmaz eşlerce aile konutu olarak kullanılıyor olsa bile, hak sahibi olan üçüncü kişinin bu taşınmaz üzerindeki mülkiyet hakkını sınırlayıcı şekilde, tapu kütüğüne aile konutu şerhi verilemez.
Aile konutu şerhi konulması istenilen 10 no’lu bağımsız bölümün 1999 yılından bu yana üçüncü kişi durumdaki S.A.’e ait olduğu ve bu kişi adına tapuda kayıtlı bulunduğu davanın ise 26.9.2005 tarihinde açıldığı anlaşılmaktadır. Bu durumda davacının üçüncü kişiye ait bu taşınmazın tapu kaydına konutla ilgili şerh verilmesi yönündeki isteğinin reddi gerekirken, hükmün bu bölümü de sehven onanmış olmakla davalının bu yöne ilişkin karar düzeltme isteğinin kabulüne, dairemizin onama ilamının aile konutuna muhasır olarak kaldırılmasına, hükmün yukarıda gösterilen sebeple aile konutu yönünden bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir.
SONUÇ : Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 440/I-4. maddesi gereğince davalının karar düzeltme talebinin aile konutuyla ilgili bölüm yönünden kabulüne, dairemizin 2.10.2007 tarihli 2006/17890 esas ve 2007/13145 karar sayılı onama ilamının aile konutuna münhasır olarak kaldırılmasına, hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple aile konutu şerhi verilmesi yönünden BOZULMASINA, davalının nafakalara yönelik karar düzeltme isteğinin yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple REDDİNE, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, 25.02.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.