Bilgi BankasıCeza Hukuku

Cumhurbaşkanına Hakaret Suçu Nedir? (TCK 299)

Cumhurbaşkanına hakaret suçu, Türk Ceza Kanunu’nun 299. maddesinde özel olarak düzenlenmiş olup, genel hakaret suçundan ayrı bir nitelik taşır. Bu suç tipiyle, Cumhurbaşkanlığı makamına yönelik toplumun saygısını zedeleyen, makamın onur ve saygınlığını sarsıcı söz veya davranışların cezalandırılması amaçlanmaktadır.

Bu düzenlemenin temelinde, Cumhurbaşkanlığı makamının temsil ettiği devlet otoritesinin ve itibarının korunması fikri yer alır. Ancak, bu koruma Cumhurbaşkanının yürüttüğü görev veya işlevine değil, bir hukuki değer olarak kişisel “şeref ve saygınlığına” yöneliktir.

Uygulamada bu madde, kimi zaman eleştiri niteliği taşıyan ifadelerin de hakaret olarak değerlendirilmesine yol açtığından, ceza hukukunun temel ilkeleriyle bağdaştırılması tartışmalıdır. TCK m.125’te herkes için düzenlenen genel hakaret suçu bulunmasına rağmen, TCK m.299’da ayrıca Cumhurbaşkanına hakaret suçuna yer verilmesi birçok hukukçu tarafından orantısız bir düzenleme olarak değerlendirilmektedir.

Bu suç nedeniyle kovuşturma yapılabilmesi, kanun gereği Adalet Bakanı’nın iznine tabidir. İzin verilmediği takdirde yargılama süreci başlatılamaz.

Cumhurbaşkanına hakaret suçu

İçindekiler

TCK 299 Maddesinin İçeriği

5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 299. maddesi Cumhurbaşkanına hakaret suçunu şu şekilde tanımlar:

TCK m.299

(1) Cumhurbaşkanına hakaret eden kişi, bir yıldan dört yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
(2) Suçun alenen işlenmesi hâlinde ceza altıda biri oranında artırılır.
(3) Bu suçtan dolayı kovuşturma yapılması, Adalet Bakanının iznine bağlıdır.

Cumhurbaşkanına Hakaret Suçunun Unsurları

Cumhurbaşkanına hakaret suçunun unsurları, Yargıtay içtihatları ve kanun düzenlemesi ışığında belirlenmiştir. Bu suç, kişilere veya şerefe karşı değil, devlete karşı işlenen suçlar arasında yer alır. Burada korunmak istenen değer, Cumhurbaşkanlığı makamının saygınlığı ve devletin siyasal düzeninin itibarıdır.

Suçun Konusu ve Korunan Hukuki Değer

Her ne kadar eylem doğrudan Cumhurbaşkanı’na yönelmiş olsa da, korunan asıl hukuki yarar, devletin güçler ayrılığı yapısı ve siyasal iktidar düzenidir. Suçun mağduru Cumhurbaşkanı olmakla birlikte, devlet otoritesi daha üstün bir değer olarak kabul edilmiştir.

Fail ve Mağdur

Bu suçu herkes işleyebilir. Cumhurbaşkanlığı sıfatı, seçim sonucunda değil, and içme töreniyle başlar. Suçun, Cumhurbaşkanının görev süresi devam ederken işlenmiş olması gerekir.

Hakaret Kavramı

Hakaret, bir kişiye onur, haysiyet ve saygınlığını zedeleyici nitelikte fiil veya olgu isnat edilmesi ya da sövme fiiliyle gerçekleşir.
Eylemin, mağdurun yüzüne karşı veya yokluğunda yapılması arasında fark bulunmaz. Gıyapta hakaret için belirli sayıda kişinin öğrenmesi şartı aranmaz; bir kişinin dahi duyması yeterlidir.

Suçun İşlenme Biçimleri

Cumhurbaşkanına hakaret suçu serbest hareketli bir suçtur.
Aşağıdaki şekillerde işlenebilir:

  • Sözle, yazıyla, karikatür, resim veya jestlerle,
  • Telefon, mektup, sosyal medya veya basın-yayın yoluyla,
  • Dolaylı, ima içeren veya kinayeli ifadelerle.

Manevi Unsur

Bu suçun manevi unsuru genel kasttır. Failin, mağdurun Cumhurbaşkanı olduğunu bilerek hareket etmesi gerekir. Siyasi veya görevle ilgili özel bir saik aranmaz.


İfade Özgürlüğü ve Hakaret Arasındaki Denge

Cumhurbaşkanına hakaret suçu, ifade özgürlüğünü sınırlayan suç tiplerinden biridir.
İfade özgürlüğü; kişinin özgürce düşünce oluşturma, bu düşüncelerinden dolayı cezalandırılmama ve meşru yollarla açıklama hakkını içerir. Bu hak, Anayasa ve uluslararası insan hakları belgeleriyle güvence altındadır.

Ancak şu tür ifadeler ifade özgürlüğü kapsamında değildir:

  • Küfür, iftira veya küçük düşürücü sözler,
  • Şiddet, nefret, düşmanlık veya ayrımcılığa çağrı içeren açıklamalar,
  • Müstehcen, onur kırıcı veya savaş kışkırtıcılığı niteliğindeki ifadeler.

Bu tür fiiller TCK m.299 kapsamında suç oluşturur ve cezai yaptırıma bağlanmıştır.
Hakaretin varlığı, toplumun ortalama değer yargılarına göre belirlenir. Basit bir saygısızlık ya da kaba eleştiri hakaret olarak kabul edilmez.

Hukuka Uygunluk Sebepleri

Bir fiilin cezalandırılabilmesi için hukuka aykırı olması gerekir.
Basın özgürlüğü veya ifade hakkı çerçevesinde yapılan eleştiriler, hukuka uygunluk nedeni oluşturabilir.
Ancak bu hak, kişisel saldırı veya aşağılayıcı ifadeler şeklinde kullanılamaz. Eleştiri, ölçülü ve kamu yararına uygun olmalıdır.

Eleştiri ve Hakaret Arasındaki İnce Çizgi

Demokratik toplumlarda siyasetçiler ve kamu görevlileri, diğer bireylere kıyasla daha ağır eleştirilere katlanmak zorundadır.
Ancak hiçbir kimse hakarete maruz kalma yükümlülüğünde değildir.
Bu nedenle hâkim, ifade özgürlüğü ile bireyin şeref ve itibar hakkı arasında denge kurmalıdır.
Kaba sövme veya aşağılayıcı ifadeler hiçbir durumda eleştiri olarak değerlendirilemez (Yargıtay 16. CD, K.2017/4807).


Cumhurbaşkanına Hakaret Suçunun Cezası (TCK 299)

Cumhurbaşkanına hakaret suçu nedeniyle uygulanacak cezalar TCK m.299’da açıkça belirtilmiştir:

  1. Cumhurbaşkanına hakaret eden kişi, 1 yıldan 4 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
  2. Suçun alenen işlenmesi durumunda ceza altıda bir oranında artırılır.
  3. Kovuşturma yapılabilmesi için Adalet Bakanı’nın izni gereklidir.

Cumhurbaşkanına Hakaret Suçunda Aleniyet

Suçun aleniyet unsuru, fiilin kamuya açık biçimde işlenmesiyle gerçekleşir.
Bir eylem, belirlenemeyen sayıda kişinin görme veya duyma olasılığı varsa aleni sayılır.

Örnek olarak:

  • Sosyal medyada paylaşım yapmak,
  • Televizyon programında hakaret içeren sözler söylemek,
  • Caddede yüksek sesle bağırmak,

bu suçu aleni olarak işleme sonucunu doğurur.
Yalnızca birkaç kişinin bulunması yeterli değildir; eylemin herkesçe öğrenilme ihtimali bulunmalıdır.


Cumhurbaşkanına Gıyapta Hakaret Suçu

Genel hakaret suçunda mağdurun yokluğunda hakaret edilmesi için en az üç kişinin fiili duyması gerekir (TCK m.125).
Ancak Cumhurbaşkanına hakaret suçu bakımından bu şart aranmaz.
Bir kişinin dahi hakareti duyması suçun oluşması için yeterlidir.
Dolayısıyla bu suç, Cumhurbaşkanının yokluğunda işlense bile daha düşük bir delil eşiğine sahiptir.


Kovuşturma ve İzin Süreci

Cumhurbaşkanına hakaret suçu nedeniyle Adalet Bakanlığı’nın izni olmadan kamu davası açılamaz.
Bu izin, soruşturma aşamasında savcılık tarafından talep edilir ve Ceza İşleri Genel Müdürlüğü tarafından değerlendirilir.

  • İzin verilirse, savcılık iddianame düzenleyerek dava açar.
  • İzin verilmezse, savcılık bu kararı Cumhurbaşkanına bildirir.
    Cumhurbaşkanı, bu idari işleme karşı idari yargıda iptal davası açabilir.
    Dava açılmaz veya reddedilirse, savcılık kovuşturmaya yer olmadığına karar verir.

Yargıtay, kovuşturma izni verilmemesine ilişkin işlemlerin idari yargı denetimine tabi olduğunu belirtmiştir (Yargıtay 3. CD, K.2022/3204).


Şikayet Süresi, Dava Zamanaşımı ve Uzlaşma

Cumhurbaşkanına hakaret suçu şikayete tabi değildir.
Suçun işlenmesi hâlinde savcılık resen soruşturma başlatır.
Bu suça ilişkin dava zamanaşımı süresi 8 yıldır.

Ayrıca, uzlaşma hükümleri bu suç için uygulanmaz.
Yargılama, görevli mahkeme olarak asliye ceza mahkemesi tarafından yapılır.


Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması, Adli Para Cezası ve Cezanın Ertelenmesi

Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması (HAGB)

Cumhurbaşkanına hakaret suçu nedeniyle verilen hapis cezalarında, koşulları oluşmuşsa HAGB kararı verilebilir. Bu durumda hüküm, belirli bir denetim süresi sonunda hukuki sonuç doğurmadan düşer.

Adli Para Cezası

Mahkeme, bazı durumlarda hapis cezasını adli para cezasına çevirebilir.
Bu uygulama, failin geçmişi, pişmanlığı veya suçun niteliği dikkate alınarak takdir edilir.

Cezanın Ertelenmesi

Mahkeme, belirli koşulların varlığı hâlinde hükmedilen hapis cezasının ertelenmesine karar verebilir.
Bu durumda cezanın infazı, sanığın belirlenen süre içinde suç işlememesi koşuluna bağlanır.

Cumhurbaşkanına Hakaret Suçu (TCK 299) Yargıtay Kararları

Cumhurbaşkanına hakaret suçu, TCK 299 kapsamında korunan hukuki yarar olan onur, şeref ve saygınlığa yönelen saldırıları konu alır. Aşağıda, Yargıtay’ın cumhurbaşkanına hakaret suçu kararları, her bir somut olaydaki değerlendirme çerçevesi bozulmadan, bilgi içeriği aynı kalacak şekilde özgünleştirilmiştir.


“Yalancı Tayyip, Diktatör Tayyip” İfadesi ve Hakaret Değerlendirmesi

Bu bölümde cumhurbaşkanına hakaret suçu bakımından tahkir edici söz–eleştiri ayrımı ele alınmaktadır. Yargıtay, hakaret suçunda korunan değerin onur, şeref ve saygınlık olduğunu; sözlerin somut olgu isnadı ya da sövme düzeyine ulaşmaması halinde suçun unsurlarının oluşmayacağını vurgulamıştır.

Eleştiri–Hakaret Ayrımı (Y18CD, K.2017/9587)

Hakaret, kişiyi küçük düşürme amacına yönelmiş olmalıdır. Bir sözün aşağılayıcı olup olmadığı zaman, yer ve koşullara göre değişebilir; her ağır eleştiri cumhurbaşkanına hakaret suçu oluşturmaz. Somut olayda bir gazete yazısında yer alan “Diktatör Tayyip!”, “Yalancı Tayyip!” ve benzeri ifadeler, Yargıtay’a göre eleştiri sınırlarını aşmayan nitelikte görüldüğünden, hakaret suçunun unsurları oluşmadığı halde mahkûmiyet kurulması bozma sebebi sayılmıştır (Yargıtay 18. Ceza Dairesi, K.2017/9587).


“Hırsız, Katil, Yezit” İfadeleri Hakkında Yargıtay Yaklaşımı

Bu başlıkta, sloganik ve doğrudan aşağılayıcı nitelikteki sözlerin cumhurbaşkanına hakaret suçu kapsamında değerlendirilmesi aktarılmaktadır. Yargıtay, açıkça onur ve saygınlığı hedef alan, içerik derinliği bulunmayan aşağılayıcı paylaşımların hakaret teşkil edeceğini kabul etmektedir.

Facebook Paylaşımları ve Mahkûmiyet Gerekliliği (Y16CD, K.2017/4807)

Sanığın sosyal medyada “katil, yezit, teröristleri besleyen” şeklindeki sözleri, cumhurbaşkanına hakaret suçu kapsamında değerlendirilmiş; AİHS’in koruduğu ifade özgürlüğü sınırlarını aşan, sloganik ve küçük düşürücü paylaşımlar nedeniyle TCK 299/1-2 ve 43/1 uyarınca mahkûmiyet gerektiği ifade edilmiştir (Yargıtay 16. Ceza Dairesi, K.2017/4807).

“Hırsız, Katil …” İfadelerinin Hakaret Niteliği (Y16CD, K.2016/3618)

Sanıkların kullandığı “hırsız, katil …” sözleri, Yargıtay tarafından kişinin toplumdaki saygınlığını zedeleyen, incitici ve küçük düşürücü nitelikte görülmüştür. Bu nedenle beraat kararı yerine cumhurbaşkanına hakaret suçu yönünden mahkûmiyet değerlendirmesi yapılması gerektiği belirtilmiştir (Yargıtay 16. Ceza Dairesi, K.2016/3618).


“Paraları Çalmışlardır” Sözü ve Beraat Sonucu

Bu kısımda, eleştirinin sınırlarının genişliği ve siyasetçilere yönelik değerlendirmelerin cumhurbaşkanına hakaret suçu bağlamında ölçülülük yönünden nasıl incelendiği anlatılmaktadır. Yargıtay, siyasetçilere yönelik eleştiride yüksek eşiği gözetmiş, sözlerin onur ve saygınlığı rencide etme boyutuna ulaşmadığı durumlarda beraati benimsemiştir.

Ağır Eleştiri–Orantılılık İncelemesi (CGK, 2018/63 E., 2022/543 K.)

Sanığın dilekçesindeki ifadeler bir bütün olarak değerlendirilmiş; siyasetçilere ilişkin eleştirinin sınırlarının geniş olduğu ve sözlerin ağır eleştiri niteliğini aşmadığı kabul edilmiştir. Bu nedenle cumhurbaşkanına hakaret suçu unsurlarının oluşmadığı, beraatin isabetli olduğu sonucuna varılmıştır (Ceza Genel Kurulu, 2018/63 E., 2022/543 K.).


Aleniyet Unsuru ve Kapalı Alan Değerlendirmesi

Aleniyet, sınırsız sayıda kişinin görüp duyabileceği koşullarda söz veya davranışın açıklanmasıyla oluşur. Cumhurbaşkanına hakaret suçu bakımından aleniyetin varlığı, sadece başkalarının orada bulunmasıyla değil, herkesçe algılanabilirlik ihtimaliyle belirlenir.

Baro Odasında Söylenen Sözler (Y9CD, K.2014/8838)

Baro odasında sarf edilen ifadeler bakımından, aleniyet unsurunun gerçekleşmediği kabul edilmiştir. Bu nedenle TCK 299/2 uyarınca aleniyet artırımının uygulanması suretiyle fazla ceza tayini hukuka aykırı bulunmuştur (Yargıtay 9. Ceza Dairesi, K.2014/8838).


Zincirleme Suç Uygulaması

Aynı suç işleme kararının icrası kapsamında farklı zamanlarda tekrarlanan fiiller bakımından zincirleme suç hükümleri gündeme gelebilir. Cumhurbaşkanına hakaret suçu özelinde de TCK 43/1’in uygulanıp uygulanmayacağı, olayların akışı ve irade birliği çerçevesinde değerlendirilmektedir.

Farklı Aşamalarda Tekrarlanan Sözler (Y16CD, K.2017/4463)

Sanığın olay yerinde, araç içinde ve merkezde hakaret içerikli sözleri yinelemesi, aynı karar altında farklı zamanlarda işlenmiş fiiller olarak görülmüş; bu nedenle TCK 43/1 uyarınca zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiği belirtilmiştir (Yargıtay 16. Ceza Dairesi, K.2017/4463).

Kısa Aralıklı Tweet’ler Tek Suç (Y16CD, K.2016/3475)

Aynı gün kısa aralıklarla atılan, aynı konuya ilişkin tweet’lerin tek bir fiil kapsamında değerlendirilmesi gerektiği, bu nedenle zincirleme suç kabulüyle TCK 43 uygulanmasının hukuka aykırı olduğu ifade edilmiştir (Yargıtay 16. Ceza Dairesi, K.2016/3475).


Sosyal Medya Paylaşımları ve Aleniyet

Sosyal ağlarda herkese açık içerik paylaşımı, aleniyet unsurunu karşılayabilir. Cumhurbaşkanına hakaret suçu bakımından bu tür paylaşımlar, ifadenin içeriğine göre TCK 299 kapsamında değerlendirilir.

Facebook Üzerinden Aleni Paylaşım (Y16CD, K.2017/953)

Sanığın Facebook’ta “onbir yıldır hep çaldım yine çalarım” vb. ifadeleri herkese açık olarak paylaşması, cumhurbaşkanına hakaret suçu kapsamında kabul edilmiştir. TCK 299/1-2 uyarınca aleniyet artırımının uygulanması gerektiği belirtilmiştir (Yargıtay 16. Ceza Dairesi, K.2017/953).


Kaçakçılığa İzin Verildiği İddiası ve Eleştiri Sınırı

Hakaret–eleştiri ayrımı yapılırken, öfkeyle söylenen ve kamu otoritelerine yönelik ağır eleştiriler her durumda hakaret sayılmayabilir. Cumhurbaşkanına hakaret suçu açısından, ifade özgürlüğü ve hoşgörü ilkesi birlikte değerlendirilir.

Öfkeyle Söylenen Ağır Eleştiri (Y16CD, K.2017/3518)

Sanığın, kaçakçılıkla mücadele eden görevlileri hedef alarak cumhurbaşkanının kaçakçılığa izin verdiğine dair sözleri, demokratik toplumda hoşgörü sınırları içinde ağır eleştiri sayılmıştır. Bu nedenle cumhurbaşkanına hakaret suçu unsurlarının oluşmadığı belirtilerek mahkûmiyetin hukuka aykırı olduğu değerlendirilmiştir (Yargıtay 16. Ceza Dairesi, K.2017/3518).


Kovuşturma İzni Bulunmayan Eylemlerden Hüküm Kurulamaması

TCK 299/3 uyarınca kovuşturma izni, cumhurbaşkanına hakaret suçu bakımından zorunlu kovuşturma şartıdır. İzni olmayan eylemler zincirleme suç hesabına dahil edilemez.

İzin Kapsamı Dışındaki Paylaşımlar (Y16CD, K.2016/3847)

Kovuşturma izni yalnızca belirli sözler için verildiğinden, izin dışı paylaşımlar dikkate alınarak TCK 43/1 uygulanması suretiyle fazla ceza tayini hukuka aykırı bulunmuştur (Yargıtay 16. Ceza Dairesi, K.2016/3847).


Basın–Yayın Yoluyla Hakaret Değerlendirmesi

Gazetecilik faaliyeti kapsamında ifade özgürlüğünün sınırları geniştir; ancak aşağılayıcı ve zorunlu olmayan ifadeler koruma görmez. Cumhurbaşkanına hakaret suçu bakımından, yazıdaki ifadelerin zorunlu olup olmadığı ve kamu yararı ilişkisi önem taşır.

İfade Özgürlüğünün Sınırı (CGK, K.2009/253)

Yazının güncelliği ve kamu yararı kabul edilmekle birlikte, “S … kına yaksın otursun” ve “Çankaya’daki adam…” gibi ifadeler, düşünce açıklamasının zorunlu unsuru sayılmamış ve aşağılayıcı nitelikte bulunmuştur. Yazarın cumhurbaşkanına hakaret suçu işlediği kabul edilmiştir (Ceza Genel Kurulu, K.2009/253).


Emekli Cumhurbaşkanına Hakaret ve TCK 299’ın Uygulanamaması

TCK 299, yalnızca görevdeki cumhurbaşkanına yönelik eylemlere uygulanır. Görev sonrası hakaret iddialarında cumhurbaşkanına hakaret suçu değil, TCK 125 ve ilgili hükümler gündeme gelir.

Görev Süresi Dışındaki Eylemler (Y18CD, K.2017/987)

Suç tarihinde mağdurun kamu görevlisi olmadığı durumda, eylem TCK 125 kapsamında değerlendirilebilir ve şikâyete tabi hale gelir. Bu nedenle cumhurbaşkanına hakaret suçu kapsamında iddianamenin iadesi kararına itirazın reddi hukuka aykırıdır (Yargıtay 18. Ceza Dairesi, K.2017/987).


Matufiyet (Yönelmişlik) Şartı

Hakaretin belirli ve somut olarak cumhurbaşkanına yönelmiş olması gerekir. Cumhurbaşkanına hakaret suçu için matufiyet yoksa, TCK 299 uygulanmaz.

Cumhurbaşkanına Yönelmeyen Paylaşımlar (Y16CD, K.2017/4964)

Sanığın “tutuklu polisler” ve “paralel” içerikli paylaşımı doğrudan cumhurbaşkanına yönelmediğinden, cumhurbaşkanına hakaret suçu oluşmamıştır. Ancak içerik yönünden FETÖ/PDY propagandası ihtimali araştırılmalı; varsa dosyalar birleştirilmeli, yoksa dava açılıp sonucuna göre hüküm kurulmalıdır (Yargıtay 16. Ceza Dairesi, K.2017/4964).


Suçun Şartları ve Unsurları Üzerine Genel Çerçeve

Anayasa uyarınca cumhurbaşkanı devletin başıdır; Türkiye Cumhuriyeti’ni ve milletin birliğini temsil eder. Bu sebeple cumhurbaşkanına hakaret suçu, kişilere karşı suçlar arasında değil, devlete karşı suçlar bölümünde yer alır ve korunan yarar cumhurbaşkanlığı makamının saygınlığıdır.

Korunan Hukuki Değer ve Fail (Özek; Erem; CGK 02.04.1990, 84/106)

Suç, doğrudan cumhurbaşkanı kişisine yönelmekle birlikte, ihlal edilen değer devletin siyasal iktidar yapısıdır (Özek; Erem; Manzini). Fail herkes olabilir; cumhurbaşkanlığı sıfatı and içmeyle başlar ve eylemin görev devam ederken işlenmesi aranır (CGK, 02.04.1990, 84/106).

Hakaretin Tanımı ve İşleniş Şekilleri

Hakaret, onur, şeref ve saygınlığı zedeleyen somut fiil/olgu isnadı veya sövmedir; yüz yüze veya gıyapta işlenmesi arasında fark yoktur, gıyapta ihtilat koşulu aranmaz. Cumhurbaşkanına hakaret suçu, söz, yazı, resim, imalı şarkı, jest ve benzeri yollarla; ayrıca basın, mektup, telefon ve diğer iletişim araçlarıyla işlenebilir.

Manevi Unsur ve Hukuka Uygunluk

Manevi unsur genel kasttır; mağdurun sıfatı bilinmelidir, siyasi saik zorunlu değildir (Erem). Basın özgürlüğü, ifade hürriyeti, haber verme ve eleştiri hakkı gibi hukuka uygunluk nedenleri varsa cezalandırma söz konusu olmaz; ancak ölçüsüz, küçültücü, abartılı ifadeler bu korumadan yararlanamaz.

İfade Hürriyeti Sınırları ve Yasal Dayanak

İfade özgürlüğü Anayasa ve uluslararası metinlerde güvence altındadır (AİHS m.10/1; İHEB m.19; Anayasa m.25, m.26). Bununla birlikte, başkalarının şöhreti ve haklarının korunması amacıyla kanunla sınırlanabilir (AİHS m.10/2; Anayasa m.26/2). İftira, küfür, müstehcenlik, şiddet ve nefret çağrısı gibi ifadeler koruma görmez; cumhurbaşkanına hakaret suçu TCK 299’da yaptırıma bağlanmıştır. Hakaretin belirlenmesinde toplumun ortalama ölçütü esas alınır; basit saygısızlık hakaret sayılmaz (Erman, Hakaret ve Sövme Suçları, s.80 vd.).

Toplumsal Barış ve Orantılı Yaptırım (Y16CD, K.2020/3519)

Siyasetçiler, üst düzey bürokratlar ve kamuya mal olmuş kişiler daha ağır eleştirilere katlanmak zorundadır; ancak hiç kimse hakarete katlanmakla yükümlü değildir. Somut olayda, sözlerin bireyin kendini gerçekleştirmesine katkı sunmaması, yer–zaman–ortam itibarıyla kamu düzenini bozma riski ve açıkça cumhurbaşkanının şeref ve saygınlığına saldırı niteliği nedeniyle ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilemeyeceği; bu yüzden orantılı ceza verilmesi gerektiği kabul edilmiştir (Yargıtay 16. Ceza Dairesi, K.2020/3519).


Beddua Niteliğindeki İfadeler ve Hakaret Ayırımı

Bazı kaba, nezaket dışı sözler her zaman hakaret seviyesine ulaşmayabilir. Cumhurbaşkanına hakaret suçu bakımından, sözlerin onur ve saygınlığı rencide edici boyuta varıp varmadığı belirleyicidir.

BİMER Başvurusu Örneği (CGK, 2017/1154 E., 2022/247 K.)

Sanığın elektronik posta yoluyla cumhurbaşkanına yönelik beddua içerikli ifadeleri, kaba ve rahatsız edici olsa da onur ve saygınlığı rencide edecek düzeyde görülmemiş; bu nedenle cumhurbaşkanına hakaret suçu unsurlarının oluşmadığı kabul edilmiştir (Ceza Genel Kurulu, 2017/1154 E., 2022/247 K.).


“Hain” İfadesi ve Eyleme Yönelik Eleştiri

Eleştirinin kişiye değil eyleme yönelmesi durumunda cumhurbaşkanına hakaret suçu oluşmayabilir. Yargıtay, siyasetçilerin daha geniş eleştiri sınırlarına tabi olduğunu hatırlatmaktadır.

Sosyal Medyada Eleştirel Başlık (CGK, 2017/1152 E., 2022/28 K.)

“Abdullah Gül haininin yaptığı anlaşmalar” başlıklı paylaşımlar, olayın koşulları ve sanığın amacı birlikte değerlendirildiğinde, cumhurbaşkanının şahsını değil eylemlerini hedef alan eleştiri olarak görülmüştür. Bu nedenle cumhurbaşkanına hakaret suçu unsurlarının oluşmadığı kabul edilmiştir (Ceza Genel Kurulu, 2017/1152 E., 2022/28 K.).


Eleştiri Sınırı Aşılmayan Paylaşımlar

Nezaket dışı ve kaba ifadeler her zaman hakaret olarak nitelendirilmez. Cumhurbaşkanına hakaret suçu çerçevesinde, onur ve saygınlığı rencide edici eşiğin aşılması gerekir.

Çoklu Paylaşımların Değerlendirilmesi (Y4CD, 2023/2186 E., 2023/19046 K.)

“Enerjiye damat bakıyor…” vb. içerikler ile sağlık durumuna ilişkin kaba nitelemeler içeren paylaşımlar, Yargıtay tarafından nezaket dışı ve rahatsız edici olmakla birlikte, onur ve saygınlığı rencide edici eşik aşılmadığından cumhurbaşkanına hakaret suçu kapsamında görülmemiştir. Kanun yararına bozma talebi bu nedenle reddedilmiştir (Yargıtay 4. Ceza Dairesi, 2023/2186 E., 2023/19046 K.).

Avukat Gökhan Yağmur Kimdir?

Av. Gökhan Yağmur, İstanbul merkezli olarak faaliyet gösteren, ceza hukuku, aile hukuku, ticaret hukuku ve fikri mülkiyet hukuku alanlarında uzmanlaşmış bir avukattır. Uzun yıllara dayanan mesleki deneyimiyle birlikte yalnızca dava ve uyuşmazlıkların çözümünde değil, aynı zamanda önleyici hukuk danışmanlığı, sözleşme yönetimi ve şirketlere stratejik hukuki destek sunmaktadır.

Ceza yargılamaları, boşanma ve velayet davaları, ticari uyuşmazlıklar ve marka–patent süreçlerinde müvekkillerine etkin savunma ve çözüm odaklı yaklaşımıyla hizmet vermektedir. Ayrıca TÜRKPATENT, USPTO ve EUIPO nezdinde marka tescili ve fikri mülkiyet koruması konularında hem yerli hem de yabancı müvekkillere danışmanlık sağlamaktadır. – Turkey Brand Law

Kurucusu olduğu Hukuk Plus, HukukBankasi.net ve diğer dijital projeleriyle hukuk öğrencileri, stajyer avukatlar ve meslektaşlara yönelik özgün bir ekosistem geliştirmiştir. Bu sayede hukuk bilgisinin paylaşımı, güncel içtihatların takibi ve mesleki dayanışmanın güçlenmesine katkı sunmaktadır.

Av. Gökhan Yağmur, girişimci vizyonu ile yalnızca klasik avukatlık hizmeti sunmakla kalmayıp; marka yönetimi, e-ticaret hukuku, uluslararası şirket danışmanlığı ve dijital hukuk çözümleri alanlarında da fark yaratan çalışmalara imza atmaktadır.

Daha fazla bilgi için:
📌 www.gokhanyagmur.com
📌 www.gokhanyagmur.com.tr
📞 0542 157 06 34

Commutes and Destinations Map

Yolculuk Süresini Hesaplayın

Yakındaki yerler için seyahat süresini ve yol tariflerini görün


İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu