Bilgi BankasıCeza Hukuku

Muhafaza (Yedieminlik) Görevini Kötüye Kullanma Suçu (TCK m.289)

Muhafaza görevini kötüye kullanma, diğer adıyla yedieminlik görevini suistimal, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 289. maddesinde “Adliyeye Karşı Suçlar” başlığı altında düzenlenmiştir. Bu suç, hukuken kendisine korunması amacıyla teslim edilen rehinli, hacizli veya elkonulmuş mallar üzerinde, kanunda belirtilen amacın dışında tasarrufta bulunulmasını veya özen yükümlülüğünün ihlali ile zarara yol açılmasını kapsar.

TCK m.289’un hükmü

  1. Teslim amacı dışında tasarruf: Resmen muhafaza edilmek üzere kendisine verilen rehinli, hacizli veya elkonulmuş malı, teslim amacı dışında kullanan kişi 3 aydan 2 yıla kadar hapis ve 3.000 güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır. Malın sahibi bu fiili işlerse, ceza yarı oranında indirilir.
  2. Kovuşturma öncesi iade veya bedelin ödenmesi: Suç konusu eşyayı kovuşturma başlamadan önce iade eden veya mümkün değilse bedelini ödeyen kişi hakkında verilecek ceza beşte dört oranında indirilir.
  3. Dikkat ve özen yükümlülüğünün ihlali: Kendisine teslim edilen malın dikkat ve özen eksikliği sebebiyle kaybolmasına ya da bozulmasına neden olan kişi adli para cezası ile cezalandırılır.
  4. Elkonulan eşyayı amacı dışında kullanma: Bir soruşturma veya kovuşturma kapsamında elkonulan eşyayı amacı dışında kullanan kişi 1 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

Bu düzenleme, özellikle icra takipleri, haciz işlemleri ve adli soruşturmalar sırasında görevli kişilerin veya yediemin sıfatını taşıyan kimselerin, kendilerine emanet edilen mallar üzerindeki hukuka aykırı fiillerini önlemeyi amaçlar.

Muhafaza (Yedieminlik) Görevini Kötüye Kullanma Suçunun Unsurları

5237 sayılı TCK m.289/1 hükmünde tanımlanan muhafaza görevini kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için bazı maddi ve manevi unsurların birlikte gerçekleşmesi gerekir. Bu suç, yediemin olarak atanan kişinin, kendisine resmen teslim edilen rehinli, hacizli veya herhangi bir nedenle elkonulmuş mal üzerinde teslim amacı dışında tasarrufta bulunmasını konu edinir.


1. Suçun Konusu

  • Maddi Konu: Rehinli, hacizli veya elkonulmuş taşınır ya da taşınmaz mallar.
  • Haciz veya rehin işlemi kamu idaresince yapılmalıdır.
  • İcra ve İflas Kanunu’na göre yapılan ilamlı/ilamsız hacizler, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’a göre uygulanan hacizler bu kapsamdadır.
  • Özel hukuk ilişkilerinden doğan rehinler bu suçun konusunu oluşturmaz.

2. Fail

  • Sadece yediemin olarak atanan kişi bu suçun faili olabilir.
  • Yediemin, hukuken “muhafaza edilmek üzere kendisine resmen mal teslim edilen kişi” olarak tanımlanır.
  • Dolayısıyla bu suç mahsus (özge) suç niteliğindedir; herkes tarafından işlenemez.

3. Resmen ve Usulüne Uygun Teslim Şartı

  • Teslim, yetkili merci tarafından yapılmalı, yedieminlik sorumlulukları ve cezai sonuçlar hatırlatılarak ihtarat yapılmalı, beyanlar tutanağa geçirilmelidir.
  • Usulüne uygun teslim yapılmamışsa suçun unsurları oluşmaz.
  • Teslim, fiili zilyetliğin de devredilmesini kapsar.

4. Hukuka Aykırılık

  • Yedieminliğin dayanağı olan işlem hukuka uygun olmalı ve suç tarihi itibarıyla yedieminlik görevi hukuken devam etmelidir.
  • Haczin kalkması veya düşmesi halinde hukuka aykırılık unsuru ortadan kalkar ve suç oluşmaz.
  • Örneğin:
    • İİK m.78 uyarınca haciz isteme süresi (1 yıl) dolmuşsa,
    • İİK m.110 uyarınca satış isteme süresi (1 yıl) geçmişse,
      haciz hükümsüz hale gelir ve suçun hukuka aykırılık öğesi ortadan kalkar.

5. Maddi Unsur – Teslim Amacı Dışında Tasarruf

  • Suçun maddi hareketi, teslim amacı dışında tasarrufta bulunmaktır.
  • Örnek fiiller: Satmak, başkasına devretmek, tüketmek, yok etmek, kaybetmek, amacı dışında kullanmak.
  • Serbest hareketli bir suçtur; hem icrai hem ihmali hareketlerle işlenebilir.

6. Manevi Unsur

  • TCK m.289/1: Kasten işlenir.
  • TCK m.289/3: Dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırılık sonucu taksirle işlenebilir (malın kaybolması/bozulması).

7. Etkin Pişmanlık

  • TCK m.289/2: Kovuşturma başlamadan önce malın iadesi veya bedelinin ödenmesi halinde cezada 1/5 oranında indirim yapılır.

8. Özel Durumlar

  • Fail malın sahibi ise ceza yarı oranında indirilir.
  • Dördüncü fıkrada, soruşturma veya kovuşturma kapsamında elkonulan eşyayı amacı dışında kullanmak ayrı bir suç olarak düzenlenmiştir (1 yıla kadar hapis).

9. Korunan Hukuki Değer

  • Yargıtay’a göre bu suç ile korunan hukuki yarar, kamu otoritesinin güvenilirliği ve idarenin düzenli işleyişidir.
  • Yedieminlik, kamu idaresinin iradesine dayalı bir güven ilişkisi olduğundan, bu güvenin kötüye kullanılması hem adli düzeni hem kamu disiplinini zedeler.

Muhafaza Görevini Kötüye Kullanma Suçunda Etkin Pişmanlık (TCK m.289/2)

Ceza hukuku sisteminde etkin pişmanlık, failin işlediği suçtan sonra pişmanlık duyarak suçtan doğan doğrudan maddi zararı gidermesi halinde, cezasında belirli oranlarda indirim yapılmasını sağlayan bir kurumdur. Bu düzenleme, failin hukuka aykırı fiilin sonuçlarını ortadan kaldırma yönündeki iradesini teşvik eder.

TCK m.289/2 hükmüne göre:

“Birinci fıkrada tanımlanan suçun konusunu oluşturan eşyayı kovuşturma başlamadan önce geri veren veya bunun mümkün olmaması halinde bedelini ödeyen kişi hakkında verilecek cezaların beşte dördü indirilir.”

Bu düzenleme gereğince:

  • Zaman koşulu: İade veya bedelin ödenmesi, kovuşturma başlamadan önce gerçekleşmelidir.
  • İade: Suç konusu malın aynen geri verilmesi esastır.
  • Bedelin ödenmesi: Malın iadesi mümkün değilse, rayiç bedelinin ödenmesi gerekir.
  • Ceza indirimi oranı: Verilecek cezanın 5/4 oranında indirimi söz konusudur; bu indirim miktar olarak oldukça yüksektir.

Etkin pişmanlık, muhafaza görevini kötüye kullanma suçunda yalnızca TCK m.289/1 kapsamındaki kasten işlenen fiiller için uygulanır; taksirle işlenen hallerde (m.289/3) ise hüküm doğrudan uygulanmaz.

Yargıtay uygulamasında da, etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanabilmesi için malın tam ve eksiksiz iadesinin veya bedelinin ödenmesinin, ayrıca bu işlemin kovuşturma başlamadan önce yapılmasının zorunlu olduğu vurgulanmaktadır.

Muhafaza Görevini Kötüye Kullanma Suçunda Adli Para Cezası, Erteleme ve HAGB

Muhafaza görevini kötüye kullanma suçu bakımından mahkeme, hükmedeceği yaptırımı belirlerken TCK ve CMK hükümlerine göre bazı seçenekleri değerlendirebilir. Bu seçenekler arasında adli para cezasına çevirme, hükmün açıklanmasının geri bırakılması (HAGB) ve cezanın ertelenmesi yer alır.


1. Adli Para Cezası

  • Tanım: Hapis cezasının veya doğrudan verilen cezanın, belirli bir miktar para ödenmesi şeklinde infaz edilmesidir.
  • Uygulama Şartı: TCK m.50 uyarınca, muhafaza görevini kötüye kullanma suçu nedeniyle hükmedilen 1 yıl veya altında bir hapis cezası, adli para cezasına çevrilebilir.
  • Mahkeme, somut olayın koşullarını ve failin kişisel durumunu dikkate alarak bu dönüşümü yapar.

2. Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması (HAGB)

  • Tanım: Sanık hakkında verilen mahkûmiyet kararının, belirli bir denetim süresi içerisinde hukuki sonuç doğurmaması; bu sürede şartlara uyulması halinde kararın tüm sonuçlarıyla ortadan kaldırılmasıdır.
  • Şartlar:
    • Sanığa verilen ceza 2 yıl veya altında olmalıdır.
    • Sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkûm olmaması gerekir.
    • Mahkeme, sanığın yeniden suç işlemeyeceği kanaatine varmalıdır.
  • Muhafaza görevini kötüye kullanma suçu bakımından, hükmedilen hapis cezası bu şartları sağlıyorsa HAGB kararı verilebilir.

3. Erteleme

  • Tanım: Mahkemece verilen hapis cezasının, belirlenen denetim süresi içinde infaz edilmemesi ve sanığın koşullara uyması halinde cezanın infazından tamamen vazgeçilmesidir.
  • Şartlar: TCK m.51’e göre ceza 2 yıl veya altı olmalıdır (bazı durumlarda 3 yıl).
  • Ancak, muhafaza görevini kötüye kullanma suçunda cezanın ertelenmesi genel olarak uygulanmaz; kanunda özel olarak öngörülmediği sürece mahkeme bu yola gitmez.

Muhafaza Görevini Kötüye Kullanma Suçunda Şikayet Süresi ve Zamanaşımı

Muhafaza görevini kötüye kullanma suçu, şikayete tabi olmayan suçlardandır. Bu nedenle Cumhuriyet savcılığı tarafından resen soruşturulur ve mağdurun şikayetçi olup olmaması sürecin başlaması açısından önem taşımaz.


1. Şikayet Şartı

  • Şikayete bağlı olmadığından herhangi bir şikayet süresi yoktur.
  • Mağdurun şikayetten vazgeçmesi, ceza davasının düşmesine yol açmaz.
  • Yetkili makamlar, suçun işlendiğini öğrendiklerinde re’sen işlem yapar.

2. Dava Zamanaşımı

  • Olağan dava zamanaşımı süresi: TCK m.66’ya göre bu suç için 8 yıldır.
  • Zamanaşımı süresi, suçun işlendiği tarihten itibaren işlemeye başlar.
  • Bu süre içinde soruşturma ve kovuşturma yapılabilir; süre dolduğunda ceza davası düşer.

3. Uygulama

  • Suçun işlendiği tarihten itibaren 8 yıl geçmeden her zaman soruşturma açılabilir.
  • Zamanaşımı süresi dolmuşsa, artık dava açılamaz veya açılmış dava devam ediyorsa düşme kararı verilir.

Muhafaza Görevini Kötüye Kullanma Suçunda Uzlaşma, Görevli Mahkeme ve Usul Hükümleri


1. Uzlaşma

  • Uzlaşma, şüpheli ile mağdurun, araya giren uzlaştırmacı aracılığıyla iletişim kurarak anlaşmaya varmasıdır.
  • TCK m.289 kapsamında düzenlenen muhafaza görevini kötüye kullanma suçu, uzlaşma kapsamında yer almaz.
  • Bu nedenle tarafların anlaşması, ceza davasının düşmesine yol açmaz.

2. Görevli Mahkeme

  • Bu suçla ilgili yargılama görevi asliye ceza mahkemelerine aittir.
  • Suçun taksirle işlenmiş şekli de (TCK m.289/3) dahil olmak üzere tüm halleri için görevli mahkeme aynıdır.

3. Kamu Davasının Açılmasının Ertelenmesi (KDAE)

  • Soruşturma aşamasında, koşullar oluştuğunda Cumhuriyet savcısı tarafından kamu davasının açılmasının ertelenmesine karar verilebilir.
  • Özellikle hafif nitelikli hapis cezası gerektiren hallerde bu kurum devreye girebilir.

4. Önödeme

  • TCK m.289/3’te tanımlanan taksirle muhafaza görevini kötüye kullanma suçu, önödeme kapsamında yer alır.
  • Bu durumda failin, belirlenen para cezasını ödemesi halinde dava açılmaz veya açılmış dava düşer.

5. Basit Yargılama Usulü

  • Kovuşturma aşamasında, şartları mevcutsa CMK m.251 uyarınca basit yargılama usulü uygulanabilir.
  • Bu usulde duruşma yapılmadan dosya üzerinden karar verilebilir ve cezada indirim yapılır.

Muhafaza (Yedieminlik) Görevini Kötüye Kullanma Suçu – Yargıtay Kararlarından Örnekler

Yargıtay’ın kararlarında, muhafaza görevini kötüye kullanma suçunun unsurları, hukuka aykırılık koşulu, “resmen teslim” kavramı, yediemin yükümlülükleri ve fiilin niteliği konusunda önemli içtihatlar oluşturulmuştur. Kararlarda öne çıkan bazı ilkeler şunlardır:


1. Haczin Kalkması Halinde Suçun Unsuru Oluşmaz

  • İİK m.106 ve m.110 gereğince hacizli taşınır malların, hacizden itibaren yasal sürede satışının istenmemesi halinde haciz kendiliğinden kalkar.
  • Haciz kalktığında hukuka aykırılık unsuru oluşmaz, bu durumda muhafaza görevini kötüye kullanma suçu da oluşmaz.
  • (Yargıtay 8. CD, 2019/5206; 2019/4689; 2019/757)

2. Yedieminlik Sorumluluğunun Hatırlatılması Şarttır

  • Suçun oluşabilmesi için yedieminlik görev ve sorumluluklarının usulüne uygun şekilde ihtarat yapılarak teslimin gerçekleştirilmesi gerekir.
  • Teslime ilişkin tutanakta bu husus yer almıyorsa, suçun unsurları oluşmaz.
  • (Yargıtay 8. CD, 2018/10373)

3. Teslim Amacı Dışında Tasarruf Şartı

  • Yedieminin teslim aldığı malları saklama, koruma ve istendiğinde aynen iade yükümlülüğü vardır.
  • Malları satmak, tüketmek, yok etmek gibi fiiller teslim amacı dışında tasarruf sayılır.
  • Malları satış yerine götürmemek tek başına bu suçu oluşturmaz.
  • (Yargıtay 9. CD, 2014/9579)

4. Eksik Teslim ve Malın Kayıp Olması

  • Yediemin olarak teslim edilen malların eksik teslim edilmesi suçun oluşmasına yol açabilir.
  • Ancak bunun için teslim amacı dışında tasarruf unsurunun ispatı gerekir.
  • (Yargıtay 15. CD, 2019/7927)

5. Mühürlü Depodaki Malların Kullanılması

  • Mühürlenmiş depodaki malları kullanmak, teslim amacı dışında tasarruftur ve suçun oluşmasına neden olur.
  • (Yargıtay 8. CD, 2019/9515)

6. Taksirle Muhafaza Görevini Kötüye Kullanma

  • Dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırılık sonucu malın kaybolması veya bozulması halinde TCK m.289/3 uygulanır.
  • Bu fiil önödeme kapsamındadır.
  • (Yargıtay 16. CD, 2016/4634; Yargıtay 15. CD, 2019/6001)

7. “Resmen Teslim” Şartı

  • Suçun konusunu oluşturan malın resmen teslim edilmiş olması gerekir.
  • Özel hukuk kaynaklı rehin sözleşmeleri veya yedieminliği doğurmayan teslimler bu suçu oluşturmaz.
  • (Yargıtay 8. CD, 2019/1898; 2019/1937)

8. Haciz Öncesi Teslim ve Diğer Suçlar

  • Mal haczedilmeden önce teslim edilmişse, muhafaza görevini kötüye kullanma suçu oluşmaz.
  • Bu durumda fiil, İİK m.331 kapsamında alacaklıyı zarara sokma suçu olabilir.
  • (Yargıtay 8. CD, 2019/1467)

9. Alacaklıya Teslim ve Eksik İnceleme

  • Malların alacaklının bilgisi dahilinde üçüncü kişiye teslim edildiği savunması araştırılmadan karar verilemez.
  • Eksik inceleme, bozma sebebidir.
  • (Yargıtay 8. CD, 2019/3821)

10. Orman Kanunu Kapsamında Yedieminlik

  • Kanun ve yönetmelik hükümlerine aykırı olarak uzun süreli yedieminlik yükümlülüğü yüklenemez.
  • Bu gibi durumlarda suçun unsurları oluşmaz.
  • (Yargıtay 8. CD, 2019/2928)

Bu kararlar, muhafaza görevini kötüye kullanma suçunun uygulamada sıkça eksik inceleme, hukuka aykırılık şartı, resmen teslim ve teslim amacı dışında tasarruf unsurları yönünden tartışıldığını gösteriyor.

Avukat Gökhan Yağmur ile Hukuki Destek

Muhafaza (yedieminlik) görevini kötüye kullanma suçu ve diğer tüm ceza hukuku konularında, tecrübeli bir avukat olarak müvekkillerime etkin savunma ve danışmanlık hizmeti sunmaktayım. İcra, haciz ve yedieminlik süreçlerinde haklarınızı korumak, hukuki riskleri önceden tespit etmek ve en doğru stratejiyi belirlemek için profesyonel destek almak büyük önem taşır.

Ben Avukat Gökhan Yağmur, ceza hukuku ve icra hukuku alanındaki bilgi ve deneyimimle, her dosyayı titizlikle inceleyerek en iyi sonucu elde etmeye odaklanırım. Detaylı bilgi ve hukuki danışmanlık için 0542 157 06 34 numaralı telefondan bana ulaşabilir veya gokhanyagmur.com.tr adresini ziyaret edebilirsiniz.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu