Bilgi BankasıCeza Hukuku

İddianamenin İadesi Sebepleri Nelerdir?

İddianamenin iadesi, iddianamenin Ceza Muhakemesi Kanunu’nda öngörülen zorunlu unsurları taşımaması halinde mahkemece dosyanın Cumhuriyet savcılığına geri gönderilmesidir. Bu aşama, kamu davasının usulüne uygun açılması ve yargılamanın sağlıklı yürütülmesi için filtre işlevi görür. Aşağıdaki bölümlerde, iddianamenin iadesi ile doğrudan ilişkili kavramlar, koşullar ve iddianamenin zorunlu içerik başlıkları özgün bir anlatımla sıralanmaktadır.

İçindekiler

İddianame Nedir? (CMK 170–174)

İddianame, soruşturma sonunda elde edilen deliller ışığında suç işlendiğine dair yeterli şüpheye ulaşıldığında Cumhuriyet savcısı tarafından düzenlenen ve görevli-yetkili ceza mahkemesine hitaben yazılan metindir. İddianamenin iadesi söz konusu olmaksızın, mahkemece iddianamenin kabulü kamu davasını başlatır; bu kabul ile soruşturma biter, kovuşturma aşaması ve duruşma hazırlıkları (tensip) başlar. Ceza yargılamasında mahkemenin kendiliğinden harekete geçmesi mümkün değildir; kamu davası açma mecburiyeti ilkesi gereği savcılık, yeterli şüphe hâlinde iddianame düzenleyerek davayı açmak ve takip etmekle yükümlüdür.

İddianamenin İşlevi ve Bağlayıcılığı

İddianame, yargılamanın sınırlarını belirler; mahkeme, iddianamede anlatılmayan fiil üzerinden hüküm kuramaz. Bu, iddianameyle bağlılık veya yargılamanın sınırlılığı ilkesidir. Örneğin, TCK m.141 uyarınca hırsızlık suçuna ilişkin iddianame varken, duruşmada sanığın mağduru tehdit ettiği anlaşılırsa, iddianame kapsamı dışında kalan tehdit fiili için hüküm kurulamaz; bu yeni fiil için ayrıca suç duyurusu ve yeni iddianame gerekir. İddianamenin iadesi aşaması, işte bu sınırları hukuka uygun biçimde çizildiğinden emin olmayı da amaçlar.

İddianame Düzenlenmesinin Şartları

Bu başlık, iddianamenin iadesi riskini azaltmak için iddianame öncesi yerine getirilmesi gereken temel koşulları özetler. Her koşul, soruşturmanın hukuka uygunluğu ve delil değerlendirmesinin yeterliliği bakımından önem taşır.

Kısa Özet: İddianame için usulüne uygun bir soruşturma yürütülmeli, gerekli deliller toplanmalı, şüphelinin kimliği tespit edilmeli ve eldeki delillere göre yeterli şüphe bulunmalıdır.

1) Soruşturma Şartı

Cumhuriyet savcısı, ihbar veya şikâyetle bir suç işlendiği izlenimini edinir edinmez soruşturma açmakla yükümlüdür. Soruşturma yapılmaksızın iddianame düzenlenmesi hukuka aykırıdır; örneğin yalnızca şikâyet dilekçesi esas alınarak hiçbir işlem yapılmadan iddianame hazırlanamaz. Bu eksiklik, iddianamenin iadesi sonucunu doğurabilir.

2) Delillerin Toplanması Şartı

Suçun ispatına doğrudan tesir eden delillerin savcılıkça toplanması gerekir; aksi hâlde iddianame CMK m.174/1-b uyarınca iade edilir. Sınırlı bazı durumlarda bilirkişi ya da hekim raporları gibi belgeler dava açıldıktan sonra sunulabilir; ancak bu istisnalar, iddianamenin iadesi ölçütlerini karşılayacak asgari delil seviyesini ortadan kaldırmaz.

3) Şüphelinin Kimliğinin Tespiti Şartı

Soruşturma, şüpheli henüz belirlenmemiş olsa da yürütülebilir; fakat şüphelinin kimliği tespit edilmeden kamu davası açılamaz. Tüm aramalara rağmen kimlik belirlenemiyorsa daimi arama kararıyla zamanaşımı süresince soruşturmaya devam edilir. Kimlik kesinleşmeden iddianame düzenlenmesi iddianamenin iadesi sebebidir.

4) Yeterli Şüphe Şartı

Toplanan deliller, suç işlendiği yönünde “yeterli şüphe” oluşturmalıdır. Bu eşik; hukuka uygun delillerle mahkûmiyet ihtimalinin beraat ihtimalinden yüksek olduğu düzeydir (CMK m.170/2; YCGK-K.2025/264). Yeterli delile dayanmayan iddia, iddianamenin iadesi nedenidir.

İddianamenin Unsurları (CMK 170)

İddianame, isnat edilen maddi fiilleri, yerini ve zamanını açıkça göstermeli; hukuki nitelendirme ile uygulanacak kanun hükümlerini içermelidir (Y18CD-2017/2799). Aşağıdaki alt başlıklar, iddianamenin iadesi ile ilişkili zorunlu içerik unsurlarını gösterir.

Kısa Özet: CMK m.170’e göre iddianamede mahkeme bilgisi, şüpheli ve müdafii, mağdur ve temsilcileri, ihbar/şikâyet bilgileri, suç ve sevk maddeleri, yer-tarih-zaman, deliller, yakalama-gözaltı-tutuklama bilgileri ile sonuç talebi eksiksiz bulunmalıdır.

Görevli ve Yetkili Mahkeme

İddianame, hem görev hem yetki yönünden doğru mahkemeye hitaben düzenlenmelidir (CMK m.170/3). Görevli mahkeme yanlış yazılmışsa dahi iade sebebi değil; mahkeme görevsizlik kararı verip dosyayı görevli mahkemeye gönderir (Y3CD-K.2007/5291). Yetkisiz mahkemeye açılmış davada da iade değil, yetkisizlik kararı söz konusudur (Y7CD-K.2011/26400). Bu yönüyle, eksik ya da hatalı mahkeme bilgisi tek başına iddianamenin iadesi sonucunu doğurmaz.

Şüphelinin Kimliği

CMK m.170/3-a uyarınca şüphelinin kimliği iddianamede yer almalıdır. Resmî belgeyle ispat zorunlu değildir; çelişki yoksa şüphelinin tutarlı beyanları ve dosya kayıtları yeterlidir (Y11CD-K.2015/23188). Kimlik bilgileri dosyada ehliyet/pasaport sureti, parmak izi, fotoğraf formu gibi belgelerden anlaşılabiliyorsa, sırf iddianame başlığında eksik diye iddianamenin iadesi yoluna gidilemez (Y2CD-K.2023/2000). Şüphelinin adres bilgilerinin temin edilmemesi de CMK m.174’te sayılan iade nedenlerinden değildir (Y2CD-K.2021/13647).

Şüphelinin Müdafii (Avukatı)

Soruşturma sırasında müdafi görevlendirilmişse, müdafi bilgileri iddianamede belirtilmelidir. Müdafiin yazılmaması tek başına iddianamenin iadesi nedeni sayılmaz; mahkeme dosyadaki vekâlet veya görevlendirme evrakına göre tebligat yapar.

Maktul, Mağdur veya Suçtan Zarar Görenin Kimliği

Maktul (ölü), mağdur (suçun konusu ile bağlantılı kişi) ve suçtan zarar gören (doğrudan zarara uğrayan) bilgileri, duruşmaya çağrı ve hakların kullanımı için iddianamede gösterilmelidir. Bu alanlardaki belirsizlikler, iddianamenin iadesi ihtimalini artırır.

Mağdurun/Suçtan Zarar Görenin Vekili veya Kanunî Temsilcisi

Vekil (avukat) veya kanuni temsilci (veli/kayyım/vasî) varsa iddianamede yer almalıdır. Bu kayıtlar, duruşma sürecindeki tebligat ve katılım bakımından iddianamenin iadesi riskini azaltır.

İhbarda Bulunan Kişinin Kimliği

Kuralen açıklanmaz; fakat açıklanmasında sakınca yoksa ihbarcının kimliğine yer verilebilir. Can güvenliği veya benzeri hassasiyetler bulunuyorsa kimlik bilgisi iddianamede yazılmaz.

Şikâyette Bulunan Kişinin Kimliği

Müşteki/şikâyetçi bilgisi iddianamede gösterilmelidir. Başlıkta müşteki bilgisi eksik olsa bile iddianame fiil ve fail ile unsurları içeriyorsa sanık hakkında CMK m.223 hükümlerinden biri uygulanır; bu eksiklik mahkemeyi hüküm kurmaktan alıkoymaz (Y1CD-K.2022/1081). Ancak yine de bu alanlardaki eksiklik, iddianamenin iadesi tartışmasını gündeme getirebilir.

Şikâyetin Yapıldığı Tarih

Şikâyet tarihi, süresinde başvuru yapılıp yapılmadığının tespiti için zorunludur. Süre yönünden engel varsa yargılamaya devam edilemez; davanın düşmesi gündeme gelebilir. Bu bilgi eksikliği, iddianamenin iadesi bakımından önem taşır.

Yüklenen Suç ve Uygulanacak Kanun Hükümleri

Suçun açık anlatımı, vasfı ve sevk maddeleri iddianamede yer almalıdır. Örnek: “01.01.2025 saat 13.00’te şüphelinin mağdura ait eve gizlice girip 1 adet bilgisayarı aldığı, TCK m.142/2-h kapsamındaki nitelikli hırsızlık suçunu işlediği…” Bu çerçevede farklı bir hükmün uygulanabilmesi için sanığa CMK m.226 uyarınca ek savunma hakkı tanınmalıdır. Bu bölümdeki belirsizlikler iddianamenin iadesi nedenleri arasındadır.

Suçun İşlendiği Yer, Tarih ve Zaman Dilimi

Yer, tarih ve zaman dilimi; suçun nitelikli hâllerinin belirlenmesi (ör. TCK m.142/1-a; kamu kurumunda hırsızlık) ve yetkili mahkemenin tespiti açısından zorunludur. Zaman dilimi, TCK m.149/1-h uyarınca gece vakti gibi nitelikli hâlleri etkileyebilir. Bu alanlardaki eksiklik, iddianamenin iadesi sonucunu doğurabilir.

Suçun Delilleri

Deliller tek tek gösterilmeli ve olay anlatımı ile ilişkilendirilmelidir. Uygulamada deliller hem anlatım içinde hem de ayrı başlık altında listelenir. Delil-olay irtibatı kurulmamış iddianameler iddianamenin iadesi kapsamına girer (CMK m.174/1-b ile bağlantılı değerlendirme).

Gözaltı ve Tutuklama Bilgileri

Yakalama, gözaltı, tutuklama tarih ve süreleri iddianamede yer almalıdır. Mahkûmiyette mahsup (TCK m.63) ve beraatte tazminat talebi (CMK m.141) bakımından bu bilgiler gereklidir. Eksikliği, iddianamenin iadesi tartışmasına neden olabilir.

Olay-Delil İlişkilendirmesi

CMK m.170/4 uyarınca isnat edilen olaylar, mevcut delillerle bağ kurularak açıklanmalıdır; ilgisiz bilgilere yer verilmemelidir. İlişkilendirme yapılmaması iddianamenin iadesi sonucunu doğurabilir.

Şüphelinin Lehine Olan Hususlar

CMK m.170/5 gereği sonuç bölümünde lehe olgular da gösterilmelidir. Amaç maddi gerçeğe ulaşmaktır; yalnızca aleyhe delillerle sınırlı anlatım, iddianamenin iadesi yönünden sorun teşkil eder.

Uygulanması İstenen Ceza ve Güvenlik Tedbirleri

Sonuç kısmında istenen ceza türü (hapis/adli para) ve güvenlik tedbirleri açıkça belirtilmelidir (CMK m.170/6). Suç tüzel kişinin faaliyeti kapsamında ise tüzel kişiye yönelik güvenlik tedbiri de talep edilmelidir. Güvenlik tedbiri kalemleri, TCK m.53 (belli hakları kullanmaktan yoksun bırakma), m.54-55 (eşya ve kazanç müsaderesi), m.56 (çocuklara özgü tedbirler), m.57 (akıl hastalarına özgü tedbirler), m.58 (tekerrür ve özel tehlikeli suçlular), m.59 (sınır dışı edilme) ve m.60 (tüzel kişiler hakkında tedbirler) olarak düzenlenmiştir. Bu bölümün eksikliği, iddianamenin iadesi sebebi olabilir.

İddianamenin İadesi ve Kabulü: Usulî Sonuçlar

Mahkeme, iddianamenin iadesi kararı verirse savcılık eksiklikleri gidererek yeniden iddianame sunar. İddianame kanuna uygunsa “kabul” edilir ve yargılama başlar; tensip zaptı ile duruşma hazırlıkları yürütülür. Böylece iddianamenin iadesi, yargılamanın maddi gerçeğe uygun delil temeli ve doğru kapsamla yürütülmesini güvence altına alan bir denetim aşaması işlevi görür.


İddianamenin iadesi

İddianamenin İadesi Şartları

Bu bölümde iddianamenin iadesi kurumunun hangi koşullarda ve nasıl uygulandığı, sürelere bağlı usulî çerçeve ve tarafların başvuru imkânları ele alınır. Amaç, eksik veya hatalı düzenlenen iddianamelerin filtrelenerek yargılamanın sağlıklı bir zeminde ilerlemesini temin etmektir.

İddianamenin İadesinin Usulü ve Süresi

Savcılık tarafından düzenlenen iddianamede eksiklik veya hata bulunduğunda, ceza davasının açıldığı mahkeme soruşturma evresine ait tüm belgeleri inceleyip iddianamenin iadesi kararı verebilir. İade kararı, iddianamenin ve soruşturma evrakının mahkemeye verildiği tarihten itibaren 15 gün içinde verilebilir (CMK m.174/1). Bu sürenin geçmesi halinde mahkemenin iade kararı vermesi artık mümkün değildir. Cumhuriyet savcısı, iade kararında gösterilen eksiklik ve hataları tamamladıktan; kovuşturmaya yer olmadığı kararı gerektiren bir durum da yoksa, yeniden iddianame düzenleyip dosyayı mahkemeye gönderebilir (CMK m.174/4).

İddianamenin İadesinin Amacı

İddianamenin iadesi kurumu; kanunî şartları taşımayan, yeterli bilgi içermeyen veya hatalı düzenlenen iddianameleri süzerek yargının hızlandırılmasını, makul sürede yargılama yapılmasını, gereksiz davaların önlenmesini ve lekelenmeme hakkının korunmasını hedefler (Y4CD-K.2022/23369).

İtiraz ve Kanun Yararına Bozma

Cumhuriyet savcısı, mahkemenin verdiği iddianamenin iadesi kararına itiraz edebilir. İtiraz reddedilirse, savcılık iade kararına karşı kanun yararına bozma yoluna da başvurabilir. İtiraz edilmemesi veya itirazın reddi hâlinde, savcılık iade kararında gösterilen eksik veya hatalı hususları gidererek yeniden iddianame düzenler.

Birden Fazla Kez İade ve İlk Gerekçeyle Bağlılık

Mahkemenin iddianameyi birden çok kez iade etmesi mümkündür. Ancak ilk iade kararında belirtilmeyen nedenlere dayanılarak tekrar iddianamenin iadesi yoluna gidilemez (CMK m.174/4).

Tarafların İade Talebi

Sanık veya müşteki vekilleri de, iddianame mahkemeye sunulduktan sonra dilekçeyle iddianamenin iadesi talebinde bulunabilir.


İddianamenin İadesi Nedenleri (CMK m.174/1)

Bu başlık, iddianamenin iadesi bakımından kanunda açıkça sayılan nedenleri ve uygulamadaki örnekleri içerir. Her bir neden, iddianamenin kanuna uygunluk denetiminde temel dayanak teşkil eder.

1) CMK m.170/3’teki Zorunlu Unsurların Eksikliği

“İddianamenin düzenlenmesi ve unsurları” bölümünde yer alan, CMK m.170/3’te sayılı unsurların iddianamede gösterilmemesi iddianamenin iadesi sebebidir.

2) Delillerin Toplanmaması

Suçun sübûtuna doğrudan etki edecek mevcut bir delil toplanmadan iddianame düzenlenmişse iade edilmelidir. “Mevcut delil”, delil yasaklarıyla sınırlı olup hukuken temin edilebilir ve fiilen ele geçirilebilir nitelikte olmalıdır. Savcının tüm gayretine rağmen toplanamayan delil nedeniyle iade mümkün değildir (Y4CD-K.2024/5281).

2.a) Müşteki Beyanının Alınmamış Olması

Müştekinin ifadesinin alınmaması, CMK m.174/1’de sayılı iddianamenin iadesi sebepleri arasında değildir; müşteki beyanı alınmadan da iddianame düzenlenebilir (Y2CD-K.2021/13654).

2.b) Onaylı Belge Fotokopisi Sorunu

Jandarma Kriminal Laboratuvar Amirliği’nin 27.01.2021 tarihli rapor fotokopisinin “aslı gibidir” şerhi bulunmasına rağmen, kimin/hangi kurumun onayladığı anlaşılmıyorsa ve belge bu haliyle yargısal denetime elverişli değilse, bu durum iddianamenin iadesi gerekçesi yapılabilir (Y8CD-K.2024/9188).

2.c) Şüpheli İfadesi “Mutlak Delil” Değildir

CMK m.174/1-b uyarınca “suçun sübûtuna etki edeceği mutlak sayılan mevcut bir delil” toplanmadan düzenlenen iddianame iade edilebilir; ancak şüphelinin ifadesi susma hakkı ve doğruyu söyleme zorunluluğu bulunmadığı için bu kapsamda mutlak delil sayılamaz. Bu nedenle ifadenin alınmaması iddianamenin iadesi nedeni değildir (Y10CD-K.2007/5170).

2.d) Nüfus Kaydının Temin Edilmemesi

Nüfus kaydının dosyada bulunmaması CMK m.174/1’de sayılı iade sebepleri arasında değildir; ayrıca bu kayıt suçun sübûtuna etki edecek delillerden de değildir ve yargılama sırasında mahkemece temini mümkündür. Bu durumda iade kararına itirazın kabulü gerekir (Y2CD-K.2018/8781).

3) Uzlaşma Hükümlerinin Uygulanmaması

Uzlaşmaya tabi olduğu soruşturma dosyasından açıkça anlaşılan hallerde uzlaştırma uygulanmaksızın iddianame düzenlenmişse, iddianamenin iadesi gerekir (CMK m.174/1-c; Y4CD-K.2020/11740).

4) Önödeme Hükümlerinin Uygulanmaması

Önödeme kapsamına giren suçlarda önödeme usulü uygulanmadan iddianame tanzim edilmesi iddianamenin iadesi nedenidir.

5) Kamu Davasının Açılmasının Ertelenmesi (KDAE)

Kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı verilmişse, denetim süresi içinde yeniden suç işlenmesi kovuşturma şartıdır. Bu şart gerçekleşmeden iddianame düzenlenmişse iade edilmelidir (Y10CD-K.2023/7532). Ancak CMK m.171/2 şartları oluşmasına rağmen KDAE’ye başvurulmamasının gerekçesinin iddianamede gösterilmemesi, iddianamenin iadesi sebebi değildir (Y4CD-K.2021/1191).

6) Talep/İzin Şartının Yerine Getirilmemesi

Soruşturma veya kovuşturması talebe/izne bağlı suçlarda gerekli izin veya talep alınmadan iddianame düzenlenmişse iddianamenin iadesi kararı verilir (CMK m.174/1-d). Örneğin bazı meslek mensupları hakkında meslekî faaliyetleri nedeniyle soruşturma izni alınmadan işlem yapılamaz.

7) Seri Muhakeme Usulünün Uygulanmaması

Seri muhakeme kapsamındaki suçlarda, usul soruşturma evresinin sonunda şüpheliye teklif edilmeden iddianame düzenlenmişse iddianamenin iadesi gerekir.

8) Etkin Pişmanlık (Özel Haller)

Genel olarak etkin pişmanlığın uygulanmaması veya bildirim yapılmaması iddianamenin iadesi sebebi değildir. Ancak;

  • Karşılıksız yararlanma bakımından TCK m.168/5 uyarınca kurum zararının vergisiyle birlikte belirlenen tutarının ödenmesi imkânı sanığa bildirilmeden kamu davası açılması, iade sebebidir (Y6CD-K.2022/9060).
  • İmar kirliliğine neden olma suçunda TCK m.184/5’e göre yapının ruhsat ve plana uygun hale getirilmesi olanağının şüpheliye bildirilmemesi, iade nedenidir (Y4CD-K.2018/21801).

Yukarıdaki hâllerden biri mevcutsa, davanın açıldığı mahkeme iddianamenin Cumhuriyet Başsavcılığına iadesine karar verir.


İddianamenin İade Edilemeyeceği Haller

Bu bölüm, kanun ve içtihat uyarınca iddianamenin iadesi yoluna gidilemeyecek durumları açıklar. Bu istisnalar, iade kurumunun sınırlarını belirler.

1) Suçun Vasfı (Hukukî Nitelendirme)

Suçun hukukî nitelendirilmesi nedeniyle iddianamenin iadesi yapılamaz (CMK m.174/2). Cumhuriyet savcısı, soruşturma sonucunda fiilin hangi madde kapsamına girdiğini gösterir; hâkim ise bu nitelendirmeyle bağlı değildir ve CMK m.225/1’e göre fiil ve fail üzerinden hüküm kurar. Sevk maddesinde yer alan maddi hata/çelişkiler de iade sebebi değildir; mahkemece düzeltilebilir (Y4CD-K.2022/9821; Y11CD-K.2022/20930).

2) Sürenin Geçirilmiş Olması

İddianame 15 gün içinde iade edilmezse kabul edilmiş sayılır ve artık iade edilemez (CMK m.174/3; Y4CD-K.2015/1859).

3) Görev

Suçun niteliği değiştiği için davanın görevsiz mahkemede açılması, tek başına iddianamenin iadesi sebebi değildir. İddianamenin kabulünden sonra kovuşturma evresinde görevsizlik kararı verilerek eksiklik giderilebilir.

4) Yetki

Yetki yönünden de iddianamenin iadesi mümkün değildir; kamu davası açıldıktan sonra yetkisizlik kararı verilerek dosya yetkili mahkemeye gönderilir.

5) Mağdur Zararının Giderilmemesi

Mağdur zararının soruşturmada giderilmemesi iddianamenin iadesi nedeni değildir (Y5CD-K.2023/11932). Ancak karşılıksız yararlanma suçunda özel etkin pişmanlık bulunduğundan, zarar giderme imkânının tanınmaması iade gerekçesi olabilir (Y13CD-K.2020/560).

6) Yeterli Delil/Şüphe Bulunmaması

Kanunda iddianamenin iadesi sebepleri arasında sayılmadığından, soruşturma dosyasında yeterli delil ve şüphe bulunmaması gerekçesiyle iade edilemez. Mahkeme iddianameyi kabul edip yargılamaya başlamak zorundadır; delil yetersizliği yargılama sonunda beraat sebebi olabilir (Y4CD-K.2022/23369).

7) Sanığın Savunmasının Alınmamış Olması

Sanığın savunması alınmadan da, diğer şartlar mevcutsa iddianame düzenlenebilir; bu durum iddianamenin iadesi nedeni değildir (Y4CD-K.2023/24781). CMK m.170 ve m.174’te savunmanın alınmasını zorunlu kılan açık hüküm yoktur. CMK m.247/3 uyarınca kaçak sanık hakkında kovuşturma yapılabilir; ancak sorgusu yoksa mahkûmiyet veya ceza verilmesine yer olmadığı kararı verilemez. Somut olay savunmayı zorunlu kılıyorsa, imkân varken savunma alınarak iddianame düzenlenmelidir; buna rağmen, ulaşılamayan şüpheli yönünden yeterli şüphe varsa ifade alınmadan da kamu davası açılabilir.

8) Bilirkişi Raporu Alınmamış Olması

Soruşturma aşamasında alınması gereken bilirkişi raporu bulunmaması iddianamenin iadesi nedeni değildir; bu eksiklik kovuşturma evresinde mahkemece tamamlanabilir (YCD-K.2012/25578).

9) Keşif Yaptırılmaması

CMK m.170/3 ve m.174/1’de keşif/bilirkişi yaptırılmaması iade sebebi olarak sayılmamıştır. Keşif kural olarak hâkim/mahkemece yapılır (CMK m.83/1); gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde savcı da yapabilir. Soruşturmada bilirkişi incelemesi yaptırılması zorunlu değildir; savcının takdirindedir (CMK m.63/3; Y2CD-K.2010/604).

10) Adlî Raporun Düzenlenmemiş Olması

Adlî raporlar sonradan tamamlanabilir; bu nedenle yokluğu iddianamenin iadesi sebebi değildir. Örneğin şikâyetçinin kesin raporu alınmadan iddianame düzenlenmiş olması, suçun sübûtuna mutlak etkili delil niteliği taşımadığından iade nedeni oluşturmaz; mahkemece ikmali mümkündür (Y1CD-K.2023/1542). TCK m.32 kapsamındaki akıl hastalığına ilişkin rapor alınmaması da CMK m.174/1’de sayılmadığından iade sebebi yapılamaz (Y2CD-K.2014/564).

11) Sosyal İnceleme Raporu (SİR) Alınmamış Olması

Çocuk yönünden sosyal inceleme raporu alınmamış olması iddianamenin iadesi nedeni değildir (Y2CD-K.2015/3710). 12–15 yaş grubundaki çocukta fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama/irade yeteneğine dair rapor alınmaması da CMK m.174/1 kapsamında değildir (Y12CD-K.2022/15974).

12) Yakalama Müzekkeresinin İnfazının Beklenmesi

Soruşturmada çıkarılan yakalama müzekkeresinin infazı beklenmeden dava açılması, iddianamenin iadesi nedeni sayılmamıştır; CMK m.170 ve m.174, iade sebepleri arasında böyle bir şart öngörmez (Y16CD-K.2011/9017).

13) Aynı Fiil Nedeniyle İkinci Kez İddianame

Aynı eylem hakkında yeniden iddianame düzenlenmesi iddianamenin iadesi sebebi değildir. CMK m.223/7 uyarınca aynı fiil, aynı sanık için önceden hüküm ya da açılmış dava varsa davanın reddi veya dosyaların birleştirilmesi gündeme gelebilir (Y20CD-K.2019/957).


İddianame Düzenlenmesinin Sonuçları Nelerdir?

Bu bölüm, iddianamenin kabulü ile birlikte ceza yargılamasında hangi usulî ve maddî sonuçların doğduğunu açıklar. Mahkemenin iddianamenin kabulü kararıyla soruşturma evresi kapanır, kovuşturma başlar ve yargılama artık iddia olunan fiil ve faille sınırlı şekilde yürütülür.

İddianamenin kabulü kararı ve kovuşturmanın başlaması

İddianamenin kabulü, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’na uygun şekilde düzenlenen iddianameler hakkında mahkemenin verdiği kararla duruşma hazırlıklarının başlaması anlamına gelir. Bu kabul ile savcılıkça yürütülen soruşturma sona erer, mahkemece yürütülecek kovuşturma evresi başlar; şüpheli sıfatı sanığa dönüşür. Mahkeme ayrıca açık bir kabul kararı vermese dahi tensip zaptı ile iddianamenin kabulü gerçekleşebilir; mahkeme hiçbir karar almazsa 15 günün geçmesiyle iddianame kabul edilmiş sayılır. Kabul edilen iddianame sanığa tebliğ edilerek savunmasını hazırlama olanağı sağlanır (CMK m.176). İddianamenin kabulü sonrasında mahkeme yargılamayı sürdürerek CMK m.223/1’de sayılan hüküm türlerinden biriyle dosyayı sonuçlandırmak zorundadır. Nitekim, iade sonrası savcılık itirazının mercii tarafından kesin kabulüne karar verildiğinde dosya yargılama mahkemesinde çözümlenmeli; “karar verilmesine yer olmadığı” şeklindeki kanunda öngörülmeyen bir hüküm kurulması hukuka aykırıdır (Y19CD-K.2020/10088).

İddianame yargılamanın sınırlarını belirler

Savcılığın iddianamede ortaya koyduğu olay anlatımı, yargılamanın çerçevesini çizer; mahkeme, iddianamede konu edilmeyen fiil veya olay üzerinden hüküm kuramaz. Ceza davası, yalnızca iddianame ile usulüne uygun biçimde açılır ve hüküm, ancak iddianamede unsurları gösterilen suça ilişkin fiil ve fail hakkında verilir; hâkim, fiilin hukukî nitelendirmesinde iddia ve savunmayla bağlı değildir (CMK m.225). Dolayısıyla hangi fail ve fiil için iddianamenin kabulü gerçekleşmişse yargılama yalnızca o sınırlar içinde yürütülür. Olay aynı kalmakla birlikte suç vasfı farklı görüldüğünde sanığa CMK m.226 uyarınca ek savunma hakkı tanınarak yeni nitelendirmeye göre hüküm kurulabilir. Buna karşılık, iddianamede yer almayan başka fail veya fiiller yönünden yargılama yapılamaz; gerekirse suç duyurusuyla yeni bir iddianame düzenlenir ve uygun görülürse davalar birleştirilebilir (YCGK-K.2012/31).

İddianame ile hukuki kesinti oluşur

İddianamenin kabulü ile şüphelinin isnat edilen fiili bakımından “hukukî kesinti” meydana gelir. Bu kesinti nedeniyle, iddianamenin düzenlenmesinden sonra aynı mahiyette gerçekleşen eylemler ayrı suç sayılır ve zincirleme suç hükümleri uygulanmaz. Örneğin, 10.01.2018’de sahte para sürüp 11.01.2018’de hakkında iddianame düzenlenen kişinin 12.01.2018’de yeniden sahte para sürmesi, iddianamenin kabulü sonrasında yeni ve bağımsız bir suç olarak değerlendirilir; oysa iddianame öncesi iki ayrı tarihli eylem zincirleme suç kapsamında tek ceza ile karşılanabilir.


Cumhuriyet Savcısının Delilleri Değerlendirme Yetkisi

Savcı, soruşturma sonunda kamu davası açılıp açılmayacağına karar verirken delilleri değerlendirmekle yükümlüdür. Bu değerlendirme, iddianamenin kabulü eşiğine ulaşacak “yeterli şüphe”nin varlığını araştırmaya yöneliktir.

Kısa özet: Soruşturmada deliller “yeterli şüphe” açısından, kovuşturmada ise mahkûmiyete elverişlilik ve vicdanî kanaat ölçütleriyle değerlendirilir.

Yeterli şüphe ve değerlendirme ölçütü

CMK m.170/2’ye göre kamu davası açılabilmesi için soruşturmada toplanan delillerin suçun işlendiğine dair yeterli şüphe oluşturması gerekir. Suç ihbar veya şikâyeti üzerine maddi gerçeğe ulaşma ödevi bulunan savcı, elde edilen delilleri bu eşik bakımından inceleyerek iddianamenin kabulüne konu olabilecek bir iddia kurup kuramayacağını takdir eder. Kovuşturmada ise hâkim, isnat edilen suçun işlenip işlenmediği hususunda delillerin mahkûmiyet için yeterli olup olmadığını ve tam bir vicdanî kanaat oluşturup oluşturmadığını değerlendirir (Y8CD-K.2024/8866).


Cumhuriyet Savcısının İddianame Düzenleme Konusunda Takdir Yetkisi

Kural olarak, yeterli şüphe mevcutsa savcı iddianame düzenleyip kamu davası açmakla yükümlüdür. Bununla birlikte bazı özel hallerde savcı, iddianamenin kabulü yoluna gitmek yerine alternatif karar mekanizmalarını işletme takdirine sahiptir.

Kısa özet: Etkin pişmanlık veya şahsî cezasızlık sebeplerinin varlığı KYO (kovuşturmaya yer olmadığı) kararını, belirli suçlarda ise kamu davasının açılmasının ertelenmesini gündeme getirebilir.

Kovuşturmaya yer olmadığı kararı (KYO)

Cezayı ortadan kaldıran şahsî sebep olarak etkin pişmanlığın koşulları ya da şahsî cezasızlık sebebi mevcutsa savcı iddianamenin kabulü yoluna gitmeyip kovuşturmaya yer olmadığı kararı verebilir (CMK m.171/1).

Kamu davasının açılmasının ertelenmesi (KDAE)

Soruşturma sonucunda yeterli şüphe bulunsa dahi, üst sınırı üç yıl veya daha az süreli hapis cezasını gerektiren suçlarda savcı, iddianamenin kabulü yerine kamu davasının açılmasını beş yıl süreyle erteleyebilir (CMK m.171/2).


Yapısal Özet (H4)

  • İddianamenin kabulü ile soruşturma biter, kovuşturma başlar; sanığa tebliğ ve savunma süreci işler.
  • İddianamenin kabulü sonrasında yargılama, iddianamede anlatılan fiil ve faille sınırlıdır; nitelendirme değişebilir, ancak olay kapsamı dışına çıkılamaz.
  • İddianamenin kabulü hukuki kesinti doğurur; sonraki benzer eylemler ayrı suç teşkil edebilir.
  • Savcı, yeterli şüphe eşiğinde delilleri değerlendirir; iddianamenin kabulü eşiği aşılamıyorsa KYO veya KDAE gündeme gelebilir.

İddianame Ne Kadar Sürede Hazırlanır?

İddianamenin hazırlanma süresi; soruşturmanın kapsamı, delil durumu, keşif ve bilirkişi incelemeleri gibi işlemlerin yoğunluğuna göre değişiklik gösterir. Her soruşturmanın kendine özgü niteliği bulunduğundan, iddianame hazırlama süresi bakımından kesin bir yasal sınır öngörülmemiştir.

Ceza Muhakemesi Kanunu’nda Cumhuriyet savcısının iddianame düzenleme süresine ilişkin belirli bir süre sınırlaması yer almaz. Ancak, iddianamenin makul sürede hazırlanması gereklidir. Uygulamada basit yapılı soruşturmalarda iddianame ortalama 4 ila 9 ay içinde düzenlenirken, tutuklu dosyalarda bu süre çok daha kısadır. Savcılık, tutuklu şüphelilerin dosyalarını öncelikli ele almakla yükümlüdür.


İddianame Nasıl Hazırlanır / Yazılır?

İddianame, Cumhuriyet savcısı tarafından düzenlenir ve soruşturma sonunda toplanan deliller ışığında, hangi suçun, kim tarafından ve nasıl işlendiğini açıkça ortaya koyar. Savcı, iddianamede olayı anlaşılır biçimde anlatmalı, delillerle ilişkilendirmelidir.

Örnek Olay Anlatımı

“Şüpheli Ayşe Tan, 01.09.2024 tarihinde mağdura ait mağazada masa üzerindeki cep telefonunu alarak kaçmak suretiyle TCK m.142/2-h’de düzenlenen nitelikli hırsızlık suçunu işlemiştir.”

Bu örnekte, olay anlatımı açık, somut ve suçun vasfını belirtecek niteliktedir.

İddianamede Yer Alması Gereken Unsurlar

  • Suçun oluşumuna ilişkin olayların, mevcut delillerle bağlantılı biçimde açıklanması gerekir.
  • İddianamede suçla ilgisiz bilgilere yer verilmemelidir.
  • Sonuç bölümünde, sadece şüphelinin aleyhine değil, lehine olan hususlar da gösterilmelidir.
  • Ayrıca, işlenen suç dolayısıyla öngörülen ceza ve güvenlik tedbirleri açıkça belirtilmelidir (CMK m.170/4–6).
  • Suçun tüzel kişi faaliyeti kapsamında işlendiği durumlarda, tüzel kişiye uygulanacak güvenlik tedbirine de yer verilmelidir.

Sanık İddianameye İtiraz Edebilir mi?

Sanık veya müdafii, iddianameye her aşamada itiraz veya eleştiri getirebilir. Ancak bu, olağan bir kanun yolu niteliğinde olmayıp, savunmanın bir parçasıdır.

Mahkeme Öncesi İtiraz

İddianamenin mahkemeye sunulmasından sonra, mahkeme henüz iddianameyi kabul etmeden önce, iddianamenin şekil ve içerik yönünden hatalı olduğu gerekçesiyle iadesi talep edilebilir.

Yargılama Aşamasında İtiraz

Mahkeme iddianameyi kabul ettikten sonra, artık iddianamenin iadesi talep edilemez. Bununla birlikte, savunma aşamasında iddianamenin hukuki değerine yönelik itirazlar yapılabilir ve bu itirazlar savunma tezleriyle birlikte mahkemenin değerlendirmesine sunulur.


Mahkeme İddianameyi Kabul Etmezse Ne Olur?

Mahkeme, iddianameyi kabul etmezse, iddianamenin iadesine karar verir. Bu karar, iddianamenin mahkemeye verildiği tarihten itibaren 15 gün içinde verilmelidir (CMK m.174/4).

Süreç Nasıl İşler?

  • İddianamenin iadesine karar verildiğinde, savcı 2 hafta içinde bu karara itiraz edebilir.
  • İtiraz edilmez veya itiraz reddedilirse, iade kararı kesinleşir.
  • Cumhuriyet savcısı, mahkemenin belirttiği eksiklikleri giderip yeniden iddianame düzenler.
  • Gerekliyse yeni deliller toplanır, ek ifadeler alınır ve iddianame usulüne uygun biçimde yeniden hazırlanır.

Mahkeme İddianame ile Bağlı mıdır?

Mahkeme, iddianamede yer alan olay anlatımıyla bağlıdır, ancak olayın hukuki nitelendirmesiyle bağlı değildir (CMK m.225).

Yargılamanın Sınırları

  • Mahkeme yalnızca iddianamede açıklanan fiil ve fail hakkında yargılama yapabilir.
  • Örneğin, hırsızlık suçundan açılmış davada yargılama sırasında sanığın kişiyi hürriyetinden yoksun kılma eylemi ortaya çıksa bile, bu olay iddianame kapsamında olmadığından mahkeme o suçtan hüküm veremez.
  • Gerekli görülürse, bu yeni eylem için savcılığa suç duyurusunda bulunulur ve ayrı bir dava açılır.

Hukuki Nitelendirme Serbestliği

Mahkeme, olay anlatımına sadık kalmakla birlikte, suçun hangi kanun maddesine uyduğuna ilişkin nitelendirmede serbesttir.
Örneğin;

  • Savcılık, failin hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçu (TCK m.155/2) işlediği kanaatiyle iddianame düzenlese,
  • Mahkeme olayın zincirleme dolandırıcılık suçu (TCK m.157, m.43) kapsamında olduğunu değerlendirirse, sanığa ek savunma hakkı tanıyıp bu suçtan hüküm kurabilir.

Hakkımda Düzenlenen İddianameyi Nasıl Öğrenebilirim?

İddianame, sanığa mutlaka tebliğ edilir. Mahkeme, duruşma davetiyesiyle birlikte iddianameyi sanığa gönderir (CMK m.176).

Tebliğ ve Bildirim Yolları

  • Tebligat, posta, telgraf, faks, e-posta veya elektronik sistemler aracılığıyla yapılabilir.
  • Duruşma günü ile tebliğ tarihi arasında en az bir hafta olmalıdır (CMK m.176/4).
  • Ayrıca, dava dosyası e-Devlet üzerinden veya mahkeme kaleminde incelenebilir; iddianamenin bir örneği dosyadan alınabilir.

İddianame Kim Tarafından Hazırlanır?

Ceza yargılamasında kamu adına iddia görevini Cumhuriyet savcılığı yürütür. Her adliyede başsavcılık ve yeterli sayıda savcı bulunur. İddianameyi, soruşturmayı yürüten Cumhuriyet savcısı düzenler.

  • Bazı istisnai durumlarda başsavcı veya başsavcıvekilleri de iddianame düzenleyebilir.
  • Savcılık, topladığı deliller doğrultusunda kamu davasını açan belge olan iddianameyi mahkemeye sunar.

İddianame Hazırlandıktan Sonra Duruşma Ne Zaman Olur?

İddianamenin mahkemeye sunulmasından sonra, mahkeme iddianameyi kabul ederse duruşma hazırlıkları başlar.

Süreç Akışı

  • Mahkeme, tensip zaptı düzenleyerek duruşma tarihini belirler.
  • Duruşma günü belirlendiğinde taraflara derhal bildirim yapılır.
  • Uygulamada, tutuksuz dosyalarda duruşma günü genellikle 4–5 ay, tutuklu dosyalarda ise 2–3 ay içinde belirlenmektedir.
  • Bu süreler, mahkemenin iş yoğunluğuna göre değişebilir.

Özetle

  • İddianame hazırlama süresi her olayın özelliklerine göre değişir; ortalama 4–9 aydır.
  • İddianame, Cumhuriyet savcısı tarafından delillere dayanarak hazırlanır.
  • Sanık, iddianameye itiraz edebilir ancak bu bir kanun yolu değildir.
  • Mahkeme iddianameyi 15 gün içinde kabul etmezse iade eder; 15 gün sonunda sessiz kalırsa iddianame kabul edilmiş sayılır.
  • Mahkeme, iddianamede anlatılan fiille bağlıdır ancak suçun hukuki niteliğini değiştirebilir.
  • İddianame, sanığa tebliğ edilir ve duruşma hazırlığı buna göre yapılır.

İddianame Ne Kadar Sürede Hazırlanır?

İddianame düzenleme zamanı; delil toplama, keşif, ifade alma gibi soruşturma işlemlerinin sayısı ve yoğunluğuna göre değişir. Ceza Muhakemesi Kanunu’nda savcının iddianame hazırlama süresi için sabit bir süre bulunmaz; buna rağmen her dosya özelinde makul sürede işlem yapılması esastır. Uygulamada iddianame hazırlama süresi, dosyanın niteliğine göre farklılık gösterir.

İddianame hazırlama süresini etkileyen unsurlar

Soruşturmanın kapsamı, toplanması gereken delillerin sayısı, bilirkişi/keşif ihtiyacı ve taraf beyanlarının temini iddianame hazırlama süresi üzerinde belirleyicidir. Özellikle çok tanıklı, teknik incelemeli ya da çoklu fail-çoklu mağdur içeren dosyalarda süre uzayabilir. Basit yapılı dosyalarda ise süreç daha kısa seyreder.

Makul süre ilkesi ve yasal çerçeve

CMK, savcılık bakımından iddianame yazımına ilişkin düzenleyici bir azami süre öngörmemiştir. Bu nedenle iddianame hazırlama süresi, dosyanın özellikleri gözetilerek makul süre ilkesine uygun biçimde belirlenmelidir. Her somut olayda gecikmenin haklı sebeplere dayanması beklenir.

Uygulamadaki ortalama süreler

Karmaşık olmayan soruşturmalarda iddianame hazırlama süresi çoğu zaman 4 ila 9 ay aralığındadır. Tutuklu dosyalarda ise kişi özgürlüğüne etkisi nedeniyle savcılık dosyayı öncelikli ele alır ve süre daha kısalır. Tutuklu işler, iş akışında diğer dosyalara göre önce işleme alınır.


İddianame Nasıl Hazırlanır / Yazılır?

İddianame, soruşturma sonunda toplanan delillere dayanılarak hangi suçun, kim tarafından ve nasıl işlendiğinin açıkça ortaya konulduğu metindir. Savcılık, olay anlatımını açık-seçik kurmalı ve delillerle ilişkilendirmelidir. Bu kurgunun isabeti, yargılamanın çerçevesini etkiler.

Olay anlatımı örneği

“Şüpheli Ayşe Tan, 01.09.2024 tarihinde mağdura ait mağazada masa üstünde bulunan cep telefonunu hızlıca alarak kaçmak suretiyle TCK m.142/2-h’de düzenlenen nitelikli hırsızlık suçunu işlemiştir.”
Bu anlatımda tarih, yer, fiil ve suç vasfı birlikte gösterilmiştir.

Delil-olay ilişkilendirmesi ve sonuç kısmı

İddianamede yüklenen suçu oluşturan olaylar mevcut delillerle ilişkilendirilerek açıklanır; ilgisiz bilgilere yer verilmez. Sonuç bölümünde yalnız aleyhe değil, lehe hususlar da gösterilir. Ayrıca, işlenen suç nedeniyle kanunda öngörülen ceza ve güvenlik tedbirlerinin hangilerine hükmedilmesinin istendiği, suç tüzel kişi faaliyeti kapsamında ise tüzel kişiye uygulanabilecek güvenlik tedbiri açıkça belirtilir (CMK m.170/4-5-6).


Sanık İddianameye İtiraz Edebilir mi?

Sanık veya müdafii, iddianameye itirazlarını yargılamanın her safhasında savunmanın parçası olarak ileri sürebilir. Bu itiraz bir “kanun yolu” olmayıp, mahkemeye sunulan savunma içerikli beyanlardır. Zamanlama ve içerik, itirazın etkisini belirler.

Kabul öncesi iade talebi

İddianame mahkemeye sunulduktan sonra, mahkeme henüz kabul etmeden şekil ve içerik yönünden hatalar gösterilerek iade talep edilebilir. Bu, iddianamenin yeniden düzenlenmesini hedefler.

Kabulden sonra itirazın niteliği

Mahkeme iddianameyi kabul ettikten sonra iade talebi yoluyla sonuç almak mümkün değildir. Ancak iddianamenin hukuki değeri duruşma sırasında eleştirilip savunma tezleri hâkimin dikkatine sunulabilir.


Mahkeme İddianameyi Kabul Etmezse Ne Olur?

Mahkeme kabul etmezse iddianameyi savcılığa iade eder. Mahkeme, iddianame ve evrakın kendisine verildiği tarihten itibaren 15 gün içinde kabul veya iade yönünde karar verir; bu süre sonunda karar verilmemişse iddianame kabul edilmiş sayılır (CMK m.174/3).

İtiraz ve yeniden düzenleme süreci

İade halinde savcılık, 2 hafta içinde iade kararına itiraz edebilir. İtiraz edilmemesi veya reddiyle karar kesinleşirse, savcılık iade gerekçelerindeki eksikleri gidererek yeniden usulüne uygun iddianame düzenler. Gerekliyse ek soruşturma işlemleri yapılarak yeni deliller dosyaya kazandırılır.


Mahkeme İddianame ile Bağlı mıdır?

Mahkeme hükmünü, iddianamede unsurları gösterilen suça ilişkin fiil ve fail hakkında verir (CMK m.225/1). Yani yargılama, iddianamede yer alan olay anlatımı ile sınırlıdır; iddianame dışındaki fiil/olaydan hüküm kurulamaz.

Fiille bağlılık – nitelendirmede serbestlik

Mahkeme, olay anlatımıyla bağlı, ancak hukukî nitelendirmeyle bağlı değildir (CMK m.225/2). Savcılık hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma (TCK m.155/2) sevk maddesiyle iddianame düzenlese dahi, mahkeme olay aynı kalmak üzere sanığa ek savunma hakkı vererek nitelendirmeyi zincirleme dolandırıcılık (TCK m.157, m.43) olarak yapıp hüküm kurabilir.


Hakkımda Düzenlenen İddianameyi Nasıl Öğrenebilirim?

İddianame, duruşmaya çağrı kâğıdıyla birlikte sanığa tebliğ edilir (CMK m.176). Ayrıca dosyada yer alan iletişim bilgileri üzerinden; telefon, telgraf, faks veya e-posta gibi araçlarla da bildirim yapılabilir.

Tebliğ aralığı ve dosyadan erişim

Tebliğ günü ile duruşma günü arasında en az bir hafta bulunmalıdır (CMK m.176/4). İddianameye erişim, e-Devlet üzerinden dosya incelemesi veya mahkeme kalemine başvuru yoluyla da mümkündür; bir örneği dosyadan alınabilir.


İddianame Kim Tarafından Hazırlanır?

Kamusal iddia faaliyeti Cumhuriyet savcılığı tarafından yürütülür; her adliyede başsavcılık ve yeterli sayıda savcı bulunur. İddianameyi kural olarak soruşturmayı yürüten Cumhuriyet savcısı düzenler.

İstisnaî düzenleme yetkisi

İş yükü ve organizasyona bağlı olarak başsavcı veya başsavcıvekilleri de iddianame düzenleyebilir. Ancak esasen kamu davasını açan belge, soruşturmayı yürüten savcılıkça hazırlanır.


İddianame Hazırlandıktan Sonra Mahkeme (Duruşma) Ne Zaman Olur?

Mahkeme iddianameyi kabul edince duruşma hazırlığı başlar ve tensip zaptıyla duruşma günü belirlenir. Bildirimler taraflara derhâl yapılır.

Uygulamadaki zamanlama

Tutuksuz dosyalarda duruşma günü çoğunlukla 4–5 ay içinde, tutuklu dosyalarda ise 2–3 ay içinde belirlenir. Bu takvim, mahkemenin iş yoğunluğu ve dosyanın niteliğine göre değişiklik gösterebilir.


Avukat Gökhan Yağmur Kimdir?

Av. Gökhan Yağmur, İstanbul merkezli olarak faaliyet gösteren, ceza hukuku, aile hukuku, ticaret hukuku ve fikri mülkiyet hukuku alanlarında uzmanlaşmış bir avukattır. Uzun yıllara dayanan mesleki deneyimiyle birlikte yalnızca dava ve uyuşmazlıkların çözümünde değil, aynı zamanda önleyici hukuk danışmanlığı, sözleşme yönetimi ve şirketlere stratejik hukuki destek sunmaktadır.

Ceza yargılamaları, boşanma ve velayet davaları, ticari uyuşmazlıklar ve marka–patent süreçlerinde müvekkillerine etkin savunma ve çözüm odaklı yaklaşımıyla hizmet vermektedir. Ayrıca TÜRKPATENT, USPTO ve EUIPO nezdinde marka tescili ve fikri mülkiyet koruması konularında hem yerli hem de yabancı müvekkillere danışmanlık sağlamaktadır. – Turkey Brand Law

Kurucusu olduğu Hukuk Plus, HukukBankasi.net ve diğer dijital projeleriyle hukuk öğrencileri, stajyer avukatlar ve meslektaşlara yönelik özgün bir ekosistem geliştirmiştir. Bu sayede hukuk bilgisinin paylaşımı, güncel içtihatların takibi ve mesleki dayanışmanın güçlenmesine katkı sunmaktadır.

Av. Gökhan Yağmur, girişimci vizyonu ile yalnızca klasik avukatlık hizmeti sunmakla kalmayıp; marka yönetimi, e-ticaret hukuku, uluslararası şirket danışmanlığı ve dijital hukuk çözümleri alanlarında da fark yaratan çalışmalara imza atmaktadır.

Daha fazla bilgi için:
📌 www.gokhanyagmur.com
📌 www.gokhanyagmur.com.tr
📞 0542 157 06 34

Commutes and Destinations Map

Yolculuk Süresini Hesaplayın

Yakındaki yerler için seyahat süresini ve yol tariflerini görün


İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu