SEGBİS Nedir? CMK m.196/4, Yargıtay Kararları ve Duruşmada Hazır Bulunma Hakkının Sınırları
SEGBİS nedir, ne zaman uygulanır? CMK m.196/4 ve Yargıtay kararları ışığında duruşmada hazır bulunma, savunma hakkı ve ölçülülük ilkesi ayrıntılı incelendi.
SEGBİS Nedir?
SEGBİS, kovuşturma aşamasında duruşmada hazır bulunma hakkına sahip sanığın, istisnai veya zorunlu hallerde cezaevinden ya da mahkemeden uzakta bir yerden SEGBİS sistemi aracılığıyla görüntülü ve sesli biçimde duruşmaya katılmasını sağlayan teknolojik iletişim yöntemidir. 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 196. maddesinin 4. fıkrası, hâkim veya mahkemenin zorunlu gördüğü durumlarda aynı anda görüntülü ve sesli iletişim tekniği kullanılarak yurt içindeki sanığın sorgusunun yapılabileceğini veya duruşmalara katılmasına karar verilebileceğini düzenler. SEGBİS, böylece sanığın fiziken salonda bulunamadığı hallerde yargılamanın yürütülmesini mümkün kılar.
CMK m.196/4’ün Kapsamı ve SEGBİS’in Hukukî Dayanağı
CMK m.196/4, sanığın sorgusunun yapılması ve duruşmaya katılımının SEGBİS ile sağlanmasına, zorunluluk gerekçesi bulunması koşuluyla imkân tanır. Hâkim veya mahkeme, somut olaya dair gerekçesini açık ve yeterli şekilde ortaya koyarak bu yönteme başvurabilir. Bu çerçevede SEGBİS, istisnai ve gerekçeli durumlarda uygulanabilecek bir usul aracıdır.
SEGBİS Yoluyla Duruşmaya Katılmanın Şartları ve Duruşmada Hazır Bulunma Hakkı (Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2022/29446 E., 2023/218 K.)
Bu bölüm, SEGBİS uygulamasının sınırlarını ve sanığın duruşmada hazır bulunma hakkının kapsamını Yargıtay içtihatları ışığında açıklar. İlk ve son savunmanın yapıldığı veya esasa etkili delillerin toplandığı oturumlarda SEGBİS’e başvuru, sanığın açık kabulüne dayanmalıdır; aksi hâlde hakkın özüne müdahale gündeme gelir.
Duruşmada Hazır Bulunma Hakkının Esası
Türk Ceza Muhakemesi sisteminde, kanunun açıkça istisna tuttuğu hâller dışında sanık hazır olmaksızın duruşma yapılamaz (CMK m.193/1). Sanığın duruşmada bulunması yalnızca bir yükümlülük değil, aynı zamanda savunma hakkının etkin kullanımını sağlayan bir haktır. SEGBİS, bu hakkın yerine geçebilecek genel bir kural değil; ancak zorunluluk hâllerinde başvurulabilecek istisna niteliğindedir.
Çelişmeli Yargılama, Silahların Eşitliği ve SEGBİS
Sanığın duruşmada hazır bulunması, çelişmeli yargılama ve silahların eşitliği ilkelerine işlerlik kazandırır. Sanığın duruşma sürecini takip edebilmesi, tanıkları görebilmesi, beyanları duyabilmesi ve kendi anlatımının mahkeme ile diğer ilgililerce doğrudan algılanması esastır. SEGBİS kullanılması hâlinde, teknik engellerin bulunmaması ve sanığın yargılamaya etkili katılımının güvence altına alınması gerekir.
Video Konferansın Meşru Amaçları ve Sınırı
Video konferans uygulaması; tutuklu/hükümlü nakillerinde gecikmeleri azaltmak ve yargılamayı hızlandırmak gibi meşru amaçlar taşır. Bununla birlikte SEGBİS, duruşmada hazır bulunma hakkının hedefleriyle çelişmeyecek şekilde kullanılmalı; sanığın yargılamayı izlemesi, konuşanları görmesi ve duyabilmesi güvence altına alınmalıdır. Aksi hâlde, SEGBİS kullanımının ölçülülük ve orantılılık ilkeleri yönünden ayrıca değerlendirilmesi gerekir.
Zorunluluk, Gerekçe ve Orantılılık İncelemesi
Duruşmada hazır bulunma hakkını sınırlayan her tedbirde öncelikle zorunluluk gösterilmelidir. SEGBİS’e başvuru için sanığın fiziken hazır edilmemesini gerektiren somut olgu, genel ifadelerle değil, olaya özgü gerekçelerle ortaya konulmalıdır. Zorunluluk kabul edilse bile sanığın diğer tarafça ileri sürülen görüş ve delillerden haberdar olup olmadığı, bunlara cevap verip veremediği ve yokluğunda yapılan işlemin niteliği orantılılık bakımından ayrıca irdelenmelidir.
Somut Olay Değerlendirmesi (Bozma Gerekçesi)
Somut olayda, 25.08.2017 tarihli 694 sayılı KHK’nın 147. maddesiyle değişen CMK m.196/4 kapsamında zorunluluk hâlinin somut gerekçelerle gösterilmediği hâlde sanığın hüküm celsesinde SEGBİS ile dinlenmesi ve son sözünün bu yolla alınması savunma hakkının kısıtlanması sonucunu doğurmuştur. Bu nedenle CMK m.289/1-h uyarınca, SEGBİS’e başvuru koşullarının somut olay yönünden açıklanmaması bozma nedenidir.
SEGBİS ile Savunma Yapmaya Zorlama Hukuka Aykırıdır (Yargıtay 6. Ceza Dairesi E.2021/12028, K.2021/9993, 27.05.2021)
Bu bölüm, sanığın SEGBİS ile savunma yapmaya zorlanmasının, savunma hakkının ve adil yargılanma güvencelerinin ihlaline yol açabileceğini ortaya koyar. Özellikle sanığın duruşmada bizzat bulunmakta ısrar ettiği durumlarda SEGBİS’in zorunlu tutulması hukuka aykırılık teşkil eder.
Sanığın Israrı, Pandemi Gerekçesi ve Hukukî Sonuç
Kararda, sanığın bizzat duruşmaya katılma talebine rağmen SEGBİS ile savunmaya zorlanarak hüküm kurulmasının CMK m.289/1-h kapsamında savunma hakkının sınırlandırılması sayıldığı vurgulanır. İlk derece mahkemesinin COVID-19 gerekçesi, CMK m.196/4’te aranan “zorunluluk hâli”ni somut olay yönünden karşılamadığı değerlendirilmiştir. Bu yaklaşım, SEGBİS kullanımının istisnai ve gerekçeli olması gerektiğini tekrarlar.
Müdafi Yardımı, Tanık Dinlenmesi ve Çelişmeli Yargı
Sanık SEGBİS üzerinden savunma yaparken müdafi yardımından yoksun bırakılmış, tanıklar yokluğunda dinlenmiş veya doğrudan soru sorma imkânı sağlanmamışsa savunma hakkının kısıtlandığı kabul edilir. SEGBİS, müdafiinin hukuki yardımını, tanık sorgulama hakkını ve çelişmeli yargıyı teminat altına alacak biçimde kullanılmalıdır.
Ceza Miktarı Riski ve Yüzyüzelik İlkesi
Somut olayda sanığın 20 yılı aşan bir ceza riski altında olması, SEGBİS yerine bizzat duruşmada bulunma talebinin karşılanmasını gerekli kılar. Katılan ve mağdurların huzurda dinlenmesine karşın sanığın SEGBİS’e zorlanması, yüzyüzelik ve silahların eşitliği ilkeleriyle bağdaşmaz. Bu nedenle SEGBİS kullanımının, sanığın açık rızası ve ölçülülük çerçevesinde ele alınması zorunludur.
SEGBİS’e İtiraz Hâlinde Duruşmaya Getirme Zorunluluğu (Yargıtay 16. Ceza Dairesi, E.2015/7164, K.2016/6)
Bu bölüm, SEGBİS uygulamasına itiraz eden sanığın duruşmada hazır bulundurulması gerektiği yönündeki içtihadı özetler. Doğrudanlık ve yüzyüzelik ilkeleri, sanığın mahkeme huzurunda bizzat savunma yapma talebinin öncelikle karşılanmasını gerektirir.
Doğrudanlık–Yüzyüzelik İlkesi ve CMK Hükümleri
Ceza yargılamasında “doğrudan doğruyalık/vasıtasızlık” ilkesi gereğince CMK m.193/1 “sanık olmaksızın yargılama olmaz” kuralını benimser. İstisnalar ise sınırlı olarak CMK m.193/2, 194/2, 195, 196, 200/1 ve 204’te düzenlenmiştir. SEGBİS ile sorgu, CMK m.196/4 çerçevesinde mümkündür; ancak bu imkân sanığın açık karşı çıkışı varken kural hâline getirilemez.
AİHS ve İçtihatların Gösterdiği Çerçeve
AİHS m.6/1 uyarınca sanığın savunma, tanık sorgulama ve tercümandan yararlanma hakları, duruşmada hazır bulunmayı işlevsel kılar. SEGBİS ile yürütülen işlemler, bu güvenceleri zayıflatmamalı; daha az kısıtlayıcı önlemler varsa öncelikle onlar uygulanmalıdır. Haktan feragat ise ancak açık beyanla mümkündür.
İlk ve Son Savunma Oturumlarında Açık Kabul Şartı
Kovuşturma sürecinde;
- Genel kural, sanığın duruşmada hazır bulundurulmasıdır. Bu hak, ancak ciddi nedenlere dayalı mahkeme kararıyla sınırlanabilir.
- İlk ve son savunmanın yapıldığı, esasa ilişkin delillerin toplandığı oturumlarda SEGBİS’e başvuru, sanığın açık kabulüne dayanmalıdır.
- SEGBİS ile savunma alınırken müdafinin talebi üzerine sanığın yanında bulunma olanağı sağlanmalı; gerekli koşullar oluştuğunda savunma hakkının kısıtlanmadığı kabul edilebilir.
Bozma Sonucu ve Gerekçe
Somut olayda, sanık ve müdafilerinin tüm duruşmalardan önce SEGBİS’i kabul etmediklerini ve mahkemede hazır bulunmak istediklerini ısrarla beyan etmelerine rağmen SEGBİS ile yargılama yürütülerek mahkûmiyet kararı verilmesi, savunma hakkının kısıtlanması olarak değerlendirilmiştir. Bu nedenle hükümlerin, öncelikle bu sebeple bozulmasına karar verilmiştir.
Sonuç: SEGBİS’in İstisnai Niteliği ve Hakların Güvencesi
SEGBİS, yargılamada teknolojik kolaylık sağlayan bir araç olmakla birlikte duruşmada hazır bulunma hakkının yerine geçen genel bir yöntem değildir. İlk ve son savunma ile esasa etkili işlemlerin yapıldığı oturumlarda SEGBİS kullanımı, sanığın açık kabulüne dayanmalı; zorunluluk, somut ve ilgili gerekçelerle ortaya konulmalıdır. Aksi hâlde SEGBİS, savunma hakkı, yüzyüzelik ve silahların eşitliği ilkeleri yönünden hukuka aykırı sonuçlar doğurabilir.
Avukat Gökhan Yağmur Kimdir?
Av. Gökhan Yağmur, İstanbul merkezli olarak faaliyet gösteren, ceza hukuku, aile hukuku, ticaret hukuku ve fikri mülkiyet hukuku alanlarında uzmanlaşmış bir avukattır. Uzun yıllara dayanan mesleki deneyimiyle birlikte yalnızca dava ve uyuşmazlıkların çözümünde değil, aynı zamanda önleyici hukuk danışmanlığı, sözleşme yönetimi ve şirketlere stratejik hukuki destek sunmaktadır.
Ceza yargılamaları, boşanma ve velayet davaları, ticari uyuşmazlıklar ve marka–patent süreçlerinde müvekkillerine etkin savunma ve çözüm odaklı yaklaşımıyla hizmet vermektedir. Ayrıca TÜRKPATENT, USPTO ve EUIPO nezdinde marka tescili ve fikri mülkiyet koruması konularında hem yerli hem de yabancı müvekkillere danışmanlık sağlamaktadır. – Turkey Brand Law
Kurucusu olduğu Hukuk Plus, HukukBankasi.net ve diğer dijital projeleriyle hukuk öğrencileri, stajyer avukatlar ve meslektaşlara yönelik özgün bir ekosistem geliştirmiştir. Bu sayede hukuk bilgisinin paylaşımı, güncel içtihatların takibi ve mesleki dayanışmanın güçlenmesine katkı sunmaktadır.
Av. Gökhan Yağmur, girişimci vizyonu ile yalnızca klasik avukatlık hizmeti sunmakla kalmayıp; marka yönetimi, e-ticaret hukuku, uluslararası şirket danışmanlığı ve dijital hukuk çözümleri alanlarında da fark yaratan çalışmalara imza atmaktadır.
Daha fazla bilgi için:
📌 www.gokhanyagmur.com
📌 www.gokhanyagmur.com.tr
📞 0542 157 06 34
Yolculuk Süresini Hesaplayın
Yakındaki yerler için seyahat süresini ve yol tariflerini görün