İKİNCİ (2) BÖLÜM – İDARE HUKUKUNUN ÖZELLİKLERİ – İDARE HUKUKU DERS NOTLARI
Bu bölüm, idare hukukunun hukuki sistem içindeki yerini ve diğer hukuk dallarından farklarını açıklar. İdare hukukunun kamu hukuku karakteri, kamu yararı ilkesine dayanması, re’sen uygulanabilirliği, idarenin üstün yetkileri (imtiyazları) ve özel hukuk ilişkilerinden ayrıldığı noktalar detaylandırılır.
Ayrıca idare hukukunun tek taraflı işlemlere dayanması, yargısal denetime açık olması, idarenin sorumluluğunu esas alması, ve devamlılık – değişkenlik – kamu hizmeti ilkeleriyle iç içe olması ele alınır.
Bu kapsamda öğrenci; idare hukukunun kaynaklarını, uygulama alanını, idari işlemlerin hukuka uygunluk denetimini ve idarenin yetki sınırlarını kavrar. Ders notu, Danıştay kararlarından örneklerle zenginleştirilmiş, güncel mevzuat esas alınarak hazırlanmıştır.
İKİNCİ BÖLÜM – İDARE HUKUKUNUN ÖZELLİKLERİ
İdare hukuku, devletin kamu yararını sağlamak amacıyla yürüttüğü idari faaliyetleri düzenleyen genç ve gelişime açık bir hukuk dalıdır.
Diğer hukuk alanlarından farklı olarak, hem devletin üstün gücünü hem de bireylerin haklarını aynı sistem içinde dengelemeye çalışır.
Bu yönüyle idare hukuku, hem “kamu yararını koruyan” hem de “hak arama özgürlüğünü güvence altına alan” bir yapıya sahiptir.
İdare Hukukunun Genel Özellikleri
1. Genç Bir Hukuk Dalıdır
İdare hukuku, hukuk tarihi açısından görece yeni bir alandır.
1800’lü yılların sonlarına doğru, özellikle Fransa’da Conseil d’État (Devlet Konseyi) kararlarıyla bağımsız bir hukuk disiplini olarak ortaya çıkmıştır.
Modern anlamda idare hukuku, sanayi devrimi sonrası devletin toplum yaşamına aktif müdahalesinin artmasıyla gelişmiş ve zamanla tüm medeni hukuk sistemlerinde yerleşmiştir.
💡 Bilgi Notu:
Osmanlı Devleti’nde “Şuray-ı Devlet” kurumu, Türkiye’de idari yargının temellerini atan ilk örneklerden biridir. Bu kurum, günümüzdeki Danıştay’ın tarihsel öncülüdür.
2. Tedvin Edilmemiş (Kodifiye Olmamış) Bir Hukuk Dalıdır
İdare hukuku, medeni hukuk veya ceza hukuku gibi tek bir kanun metninde toplanmış değildir.
Yani bir “İdare Kanunu” yoktur.
Bu alan, farklı yasal düzenlemelere, yönetmeliklere ve özellikle yargı içtihatlarına dayalı olarak gelişmiştir.
Bu yüzden idare hukuku dağınık ve içtihat temelli bir hukuk dalı olarak kabul edilir.
Bu yapısı nedeniyle, idare hukukunda uygulayıcılar yalnızca kanuna değil, aynı zamanda Danıştay ve diğer idari yargı organlarının kararlarına da başvurmak zorundadır.
3. İdari İşlemler Devletin Tek Taraflı İradesiyle Gerçekleşir
İdare, kamu yararını gerçekleştirmek amacıyla tek taraflı işlemler yapabilir.
Bu işlemler, özel kişilerin rızasına bağlı olmaksızın hukuki sonuç doğurur.
Bu durum, idareye “kamu gücü ayrıcalığı” sağlar.
Örneğin, bir taşınmazın kamulaştırılması işlemi, malikin onayı aranmaksızın sadece kamu yararı gerekçesiyle yapılabilir.
Bu yönüyle idare, özel hukuk kişilerine kıyasla üstün konumdadır.
⚖️ Örnek Olay:
Belediyenin imar planı değişikliği yapması, o bölgede taşınmaz sahibi olan kişilerin rızası olmasa dahi bağlayıcıdır. Çünkü bu işlem kamu yararına dayanır.
4. İçtihat Hukukudur (Yargısal Kararlara Dayanır)
İdare hukukunda pek çok temel ilke ve kural, kanun koyucu tarafından değil, idari yargı organları tarafından verilmiş kararlardan doğmuştur.
Bu nedenle idare hukuku, “içtihadi hukuk dalı” olarak tanımlanır.
Danıştay’ın kararları, idarenin nasıl hareket etmesi gerektiğini belirleyen önemli kaynaklardır.
Bu durum, idare hukukunu esnek ve gelişmeye açık bir hale getirir.
Çünkü toplumsal ihtiyaçlar değiştikçe içtihatlar da buna paralel biçimde yenilenir.
5. Kamu Hukukunun Bir Dalıdır
İdare hukuku, kamu hukukuna dahildir; çünkü kamu yararını sağlamak amacıyla kamu gücü kullanan devlet organlarının faaliyetlerini düzenler.
Bu nedenle özel hukukta görülen “taraf eşitliği” ilkesi burada uygulanmaz.
İdare, bireylerle ilişkilerinde üstün konumdadır ve bu üstünlük, kamu yararı gerekçesiyle meşrudur.
6. Uyuşmazlıklar İdari Yargıda Çözülür
İdare hukukundan doğan uyuşmazlıklar, genel mahkemelerde değil, idari yargı mercilerinde çözülür.
Türkiye’de bu yargı sistemi Danıştay, Bölge İdare Mahkemeleri, İdare Mahkemeleri ve Vergi Mahkemeleri’nden oluşur.
Bu özel yargı düzeni, idarenin eylem ve işlemlerinin hukuka uygunluğunu denetler.
💬 Uygulama Örneği:
Bir belediyenin ruhsat iptali kararına karşı açılan dava, adli yargıda değil idare mahkemesinde görülür.
7. Bağımsız Bir Hukuk Dalıdır
İdare hukuku, özel hukuk kurallarından tamamen ayrı, kendine özgü kavramlar ve ilkeler içeren bağımsız bir sistemdir.
Örneğin, “kamu gücü”, “idari işlem”, “kamulaştırma”, “idari vesayet” gibi kavramlar sadece idare hukukuna özgüdür.
Bu kavramlar, özel hukukta benzerine rastlanmayan hukuki yetkiler ve sınırları tanımlar.
8. Statüler Hukukudur
İdare hukukunda bireylerle devlet arasındaki ilişkiler, önceden belirlenmiş statüler üzerinden yürür.
Bu statüler, tarafların serbest iradesiyle belirlenmez; kanun tarafından öngörülmüştür.
Örneğin vatandaşlık, memurluk veya öğrenci statüleri kanunla belirlenmiş olup, idare tarafından tek taraflı olarak uygulanır.
9. Dinamik Bir Hukuk Dalıdır
İdare hukuku, değişen toplumsal, ekonomik ve teknolojik koşullara hızla uyum sağlayan dinamik bir yapıya sahiptir.
Kamu yönetimi sürekli geliştiği için idare hukuku da aynı şekilde evrilir.
Yeni hizmet alanları, dijital idare, e-devlet uygulamaları gibi yenilikler, bu hukukun kapsamını her geçen gün genişletmektedir.
📘 Not:
“İdare hukukunun özelliklerinden değildir” tarzındaki sınav sorularında, bu özellikler dikkatle hatırlanmalıdır.
Özellikle “tedvin edilmemiştir” ve “içtihat hukukudur” nitelikleri sıkça sorulur.
Bölüm Sonu Geçişi
🔹 Bir Önceki Bölüm: BİRİNCİ (1) BÖLÜM – GİRİŞ (İdare Hukukunun Tanımı, Konusu ve Görevleri)
🔹 Bir Sonraki Bölüm: ÜÇÜNCÜ (3) BÖLÜM – İDARE HUKUKUNA HÂKİM OLAN İLKELER
Avukat Gökhan Yağmur Kimdir?
Av. Gökhan Yağmur, İstanbul merkezli olarak faaliyet gösteren, ceza hukuku, aile hukuku, ticaret hukuku ve fikri mülkiyet hukuku alanlarında uzmanlaşmış bir avukattır. Uzun yıllara dayanan mesleki deneyimiyle birlikte yalnızca dava ve uyuşmazlıkların çözümünde değil, aynı zamanda önleyici hukuk danışmanlığı, sözleşme yönetimi ve şirketlere stratejik hukuki destek sunmaktadır.
Ceza yargılamaları, boşanma ve velayet davaları, ticari uyuşmazlıklar ve marka–patent süreçlerinde müvekkillerine etkin savunma ve çözüm odaklı yaklaşımıyla hizmet vermektedir. Ayrıca TÜRKPATENT, USPTO ve EUIPO nezdinde marka tescili ve fikri mülkiyet koruması konularında hem yerli hem de yabancı müvekkillere danışmanlık sağlamaktadır. – Turkey Brand Law
Kurucusu olduğu Hukuk Plus, HukukBankasi.net ve diğer dijital projeleriyle hukuk öğrencileri, stajyer avukatlar ve meslektaşlara yönelik özgün bir ekosistem geliştirmiştir. Bu sayede hukuk bilgisinin paylaşımı, güncel içtihatların takibi ve mesleki dayanışmanın güçlenmesine katkı sunmaktadır.
Av. Gökhan Yağmur, girişimci vizyonu ile yalnızca klasik avukatlık hizmeti sunmakla kalmayıp; marka yönetimi, e-ticaret hukuku, uluslararası şirket danışmanlığı ve dijital hukuk çözümleri alanlarında da fark yaratan çalışmalara imza atmaktadır.
Daha fazla bilgi için:
📌 www.gokhanyagmur.com
📌 www.gokhanyagmur.com.tr
📞 0542 157 06 34
Yolculuk Süresini Hesaplayın
Yakındaki yerler için seyahat süresini ve yol tariflerini görün
