Hukuk Ders Notları3. Sınıf Hukuk Ders NotlarıHMGS Ders NotlarıTicaret Hukuku (Ticari İşletme, Şirketler, Kıymetli Evrak)

Kıymetli Evrak Hukuku – Ticaret Hukuku Ders Notları Bölüm 3 Son – Av. Gökhan Yağmur

Ticaret Hukuku Ders Notlarından 3 bölümden oluşan son bölüm olan Kıymetli Evrak Hukuku – Bu bölümde kıymetli evrak hukukuna kısa bir giriş yapacak; kıymetli evraka benzeyen senetleri, kıymetli evrak teorilerini ve çeşitli ölçütlere göre kıymetli evrak sınıflandırmasını ele alacağız.

I. Giriş

6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu m.645’e göre: “Kıymetli evrak; içindeki hakkın, senetten ayrı ileri sürülemediği ve başkalarına devredilemediği senetlerdir.” Bu tanım üç temel unsuru gösterir:

  • Senet unsuru (maddi unsur): Kıymetli evrak bir senettir. Senet, kişinin kendi aleyhine delil olmak üzere düzenlediği yazılı belgedir. Kıymetli evrak, adi senetten farklı ve nitelikli bir senet türüdür: adi senette taraflar hem alacaklı hem borçlu konumunda olabilirken, kıymetli evrakta taraflardan biri borçludur; adi senetler sıkı şekil şartlarına tabi değilken, kıymetli evraklar sıkı şekil şartlarına bağlıdır; adi senetler TCK anlamında resmî evrak sayılmazken, kıymetli evraklar resmî evrak niteliği taşır. Adi senetlerde ödeme şarta bağlanabilir; kıymetli evrakta ödeme şarta bağlanamaz.
  • Hak unsuru (gayrimaddi unsur): Senedin içinde para veya parayla ölçülebilen ve devredilebilir bir hak bulunur.
  • Hak ile senedin ayrılmazlığı: İçerilen hak senetten ayrı devredilemez ve senetten bağımsız olarak ileri sürülemez. Nitekim TTK m.647, devrin geçerli olabilmesi için zilyetliğin devrini (teslimi) şart koşar. Adi senet, sadece bir hakkın sahibi olunduğunu ispat eder; ibraz edilmese de borç ödenebilir. Kıymetli evrakta ise ibraz zorunludur.

A. Kıymetli Evraka Benzeyen Senetler

  • İbraz senetleri: Borçlu, senet kendisine ibraz edilince ödeyeceğini taahhüt eder; ibraz edilmeden ödemekten kaçınabilir, fakat isterse ibrazı beklemeden de ödeyebilir. Banka hesap cüzdanı tipik ibraz senedidir. Kıymetli evraktan farkı: kıymetli evrakta ibraz yoksa borçlu ödeyemez.
  • Teşhis senetleri: Daha önce kazanılmış bir hakkın teşhisinde kullanılır. Senedi ibraz eden gerçek alacaklı olmasa bile, borçlu iyiniyetle yaptığı ödemeyle borcundan kurtulur. (Vestiyer fişi, otopark fişi, öğrenci kimliği, banka kartları gibi.)

B. Kıymetli Evrakla İlgili Teoriler

  • Kreasyon Teorisi: Keşidecinin imzasıyla hak doğar; ayrıca teslim şart değildir.
  • Sözleşme Teorisi: Sadece imza yetmez; keşideci–lehtar arasında sözleşme ve teslim gerekir.
  • Görünüşe İtimat Teorisi: İmza ve teslim gerekir; ancak senet iyiniyetli üçüncü kişinin eline geçerse hak yine doğar. Üçüncü kişinin hamilin rızası dışında senedin elinden çıktığını bilmesi beklenemez.

C. Borçlunun Kıymetli Evraktaki Konumu

TTK m.646’ya göre borçlu, senedin teslimi karşılığında ödemekle yükümlüdür. Hile veya ağır kusuru yoksa, vade geldiğinde senet gereği alacaklı sayılan kişiye ödeme yaparak borcundan kurtulur.

  • Vade öncesi ödeme riski borçluya aittir; yanlış kişiye ödeme, borcu kaldırmaz. Vade tarihinde hile/ağır kusur yoksa yanlış kişiye ödeme dahi borcu sona erdirebilir (ör. hamiline yazılı senedi çalan kişiye vadede ödeme).
  • Borçlu, senedi ve unsurlarını kontrol etmeden ödeme yaparsa ağır kusur doğabilir.
  • Ödeme yaparken senedi geri almalı, ikinci kez ödeme riskini önlemelidir.

D. Kıymetli Evrakın Tasnifi

1) Senedin İçindeki Hakka Göre

  • Alacak senetleri: Kambiyo senetleri (poliçe, bono, çek), tahvil, finansman bonosu, emre yazılı havale ve ödeme vaadi, sigorta poliçesi.
  • Emtia senetleri: TTK’daki nakil senedi, makbuz senedi, varant, konişmento; TMK’daki ipotekli borç senedi, irat senedi (aynî hak içerir).
  • Şirket (ortaklık) senetleri: Hisse senedi, ilmühaber ve sadece kâr/tasfiye payına katılma hakkı veren katılma senetleri.

2) Kamu Güvenine Dayanıp Dayanmamasına Göre

  • Kamu güvenine dayananlar: Emre yazılı ve hamiline yazılı kıymetli evrak, TMK’daki ipotekli borç ve irat senedi.
  • Kamu güvenine dayanmayanlar: Nama yazılı kıymetli evrak.

3) Hakkın Senede Bağlılığına Göre

  • İlli (bağlı) senetler: Senede sebep olan temel ilişki geçersizse hak da sona erer (ör. emtia senetleri, hisse senetleri).
  • Soyut (mücerret) senetler: Temel ilişki geçersiz olsa da hak varlığını sürdürür (ör. kambiyo senetleri).

4) Hakkın Önceden Var Olup Olmamasına Göre

  • Kurucu senetler: Hak, senedin düzenlenmesiyle doğar (kambiyo senetleri).
  • Bildirici senetler: Hak önceden vardır; senet sadece bildirir (pay senetleri).

5) Yatırım Amacına Göre

  • Yatırım amaçlı: Menkul kıymetler (hisse, ilmühaber, tahvil, banka bonoları, banka garantili bonolar, kâr-zarar ortaklığı belgeleri). Her menkul kıymet kıymetli evraktır; her kıymetli evrak menkul kıymet değildir.
  • Yatırım amaçlı olmayan: Kambiyo ve emtia senetleri.

6) İhraç Şekline Göre

  • Seri halde: Menkul kıymetler.
  • Tek tek: Kambiyo senetleri.

7) Devredilme Şekline Göre

  • Nama yazılı: Alacağın temliki + teslim ile devredilir. (Kural olarak tüm kıymetli evrak nama yazılı olabilir; banka/finansman bonoları hariç.)
  • Emre yazılı: Ciro + teslim ile devredilir. (Kambiyo senetleri, nama yazılı hisse senedi, makbuz senedi, varant kanunen emre yazılıdır.)
  • Hamiline yazılı: Sadece teslimle devredilir. (Bono, poliçe, makbuz senedi, varant ve nakil senedi hamiline düzenlenemez; diğerleri düzenlenebilir.)

a) Nama Yazılı Kıymetli Evrak

TTK m.654: “Belirli bir kişi adına yazılı olup ‘onun emrine’ kaydı içermeyen ve kanunen emre yazılı sayılmayan senet, nama yazılıdır.” Şartlar:

  1. Belli bir kişi adına düzenlenmesi,
  2. Menfi emre kaydı içermesi (“Emre değildir”, “Ciro edilemez” gibi),
  3. Kanunen emre yazılı olmaması.

Sadece isim yazmak yetmez; menfi emre kaydı şarttır. Örnek bonoda “Selin Serdar” adı tek başına bonoyu nama yapmaz; ikinci örnekte “emre değildir/ciro edilemez” ibaresiyle bono namaya çevrilir.

Devir biçimi: Alacağın temliki + teslim. Temlik, sadece senet hakkını değil, temel ilişkiden doğan tüm hakları da devrettiğinden, borçlu eski hamile karşı ileri sürebileceği tüm def’ileri yeni hamile karşı da ileri sürebilir. Bu nedenle nama senetler piyasada daha az tercih edilir ve devri en zor olandır.


b) Emre Yazılı Kıymetli Evrak

TTK m.824: “Emre yazılı olan veya kanunen böyle sayılan kıymetli evrak emre yazılı senetlerdendir.” Şartlar:

  1. Emre kaydı bulunması veya
  2. Kanunen emre sayılması.

Devir: Ciro + teslim. Ciro sadece senet hakkını devrettiğinden borçlu, yeni hamile karşı tüm def’ileri değil, yalnızca sınırlı bazı def’ileri ileri sürebilir.

b1) Senet Metninden Anlaşılan (Mutlak) Def’iler

Herkese karşı ileri sürülebilir:

  • Zorunlu unsurların eksikliği,
  • Zamanaşımı,
  • Sürelere uyulmaması,
  • Ciro zincirinde kopukluk,
  • Bedelin şarta bağlanması,
  • Senede konmaması gereken kayıtlar (ör. “ödememeden sorumsuzluk” kaydı).

b2) Taahhüdün Geçersizliğine İlişkin (Nispi) Def’iler

Senet dışındaki, taahhüdü geçersiz kılan hallerdir (ör. ayıplı mal). Ayrıca dört def’i vardır ki, ileri süreni sınırlı, ileri sürüleni sınırsızdır (Tamer BOZKURT’un ifadesiyle):

  • Temsil yetkisinin bulunmaması,
  • Ehliyetsizlik,
  • İmzanın cebren attırılması,
  • Sahte imza.
    Bu def’iler, imza sahibi tarafından herkese karşı ileri sürülebilir.

b3) Şahsi Def’iler

Taraflar arasındaki kişisel ilişkiden doğar (ör. kira alacağı mahsup savunması). Kural olarak üçüncü kişilere karşı ileri sürülemez; ancak yeni hamil borçlunun zararına bilerek hareket etmişse, borçlu şahsi def’iyi yeni hamile karşı da kullanabilir.


c) Hamiline Yazılı Kıymetli Evrak

TTK m.658: Metninden veya şeklinden hamili kim ise hak sahibi odur anlaşılan senet, hamiline yazılıdır. Devri teslimle olur. Def’i rejimi emre yazılı senetlerle paraleldir.


Eksik Nama Yazılı Senet

Nama senetlerde borçlu, hak sahibini araştırmak zorundadır. Bu yükü hafifletmek için TTK m.656, borçluya “her hamile ödeme yapma hakkını saklı tutma” imkânı tanır; borçlu iyiniyetli hamile ödeme yaparsa borcundan kurtulur, fakat ödeme zorunlu değildir.

Çeklerde eksik nama düzenleme mümkün değildir (TTK m.785/2: “X lehine veya hamiline” ibaresi çeki hamiline yapar). Bono ve poliçe ise eksik nama düzenlenebilir.


E. Kıymetli Evrakta Tür Değiştirme (Tahvil)

1) Kanuni Tür Değiştirme

Kanunun öngörmesiyle tür değişir. Örn. TTK m.690: Vade sonrası ciro, vade öncesi cironun hükümlerini doğurur; ancak ödenmeme protestosundan sonra veya protesto süresi geçtikten sonra yapılan ciro alacağın temliki hükümlerini doğurur. Çeklerde ibraz süresi geçtikten sonra ciro da alacağın temlikidir.

2) İradi Tür Değiştirme

Senedin imza sahiplerinin muvafakati ile tür değişir (TTK m.650). Nama/emre yazılı bir senet, tüm hak ve borç sahiplerinin senet üzerine yazılı muvafakati ile hamiline çevrilebilir; tersi de aynı şekilde mümkündür. Hamiline bir senet, taraflardan biri rıza vermezse yalnız rıza verenler açısından hüküm doğurur.


F. Kıymetli Evrakın Zıyaı ve İptali

Hak–senet bağı sıkıdır; senet olmadan hak ileri sürülemez. Ancak çalınma, yanma, kaybolma gibi hallerde hakkın tamamen kaybolmaması için iptal kurumu vardır. İptal kararı şekli etki doğurur; maddi hak bakımından senedin hamilinin istirdat (iade) veya sebepsiz zenginleşme davası açma imkânı korunur. TTK m.764/2 uyarınca iptal kararı, sadece asıl borçluya (poliçede muhatap–kabul eden; bonoda düzenleyen; varsa aval veren) başvuru imkânı sağlar; müracaat borçlularına başvuru hakkı vermez.

1) Emre Yazılı Senetlerin İptali (İki Aşama)

Aşama 1 – Ödemeden men: Ödeme yeri veya hamilin yerleşim yeri mahkemesinden ödemeden men kararı alınır. Hakim, senedin varlığına ve hamilin elinden rızası dışında çıktığına kanaat getirirse tedbir verir.

Aşama 2 – Dava:

  • Senedin kimin elinde olduğu biliniyorsa: İstirdat davası açılır; davacı meşru hamil olduğunu ve karşı tarafın kötü niyetini/ağır kusurunu ispatlar.
  • Bilinmiyorsa veya senet maddi olarak yok olmuşsa: İptal davası açılır; en az 3 ay en çok 1 yıl içinde 3 ilan yapılır. İlan süresinde senet sunulursa, davacıya istirdat davası açması için süre verilir; açılmazsa ödeme yasağı kalkar ve senet iade edilir. Sunulmazsa iptal kararı verilir.
    İptal kararı hak sahibini teşhis eder (olumlu işlev); senedin teşhis imkânını ortadan kaldırır (olumsuz işlev).

2) Hamiline Yazılı Senetlerin İptali

Doğrudan borçlunun yerleşim yerinde iptal davası açılır; mutlaka önceden ödemeden men kararı gerekmez (talep edilebilir). En az 6 ay, en çok 1 yıl içinde 3 ilan yapılır; senet sunulursa istirdat için süre verilir; açılmazsa senet sunana iade edilir; sunulmazsa iptal edilir.

3) Nama Yazılı Senetlerin İptali

  • Nama düzenlenen kambiyo senetleri (menfi emre kaydıyla nama çevrilenler): Emre yazılı senetlerin iptal usulü uygulanır.
  • Diğer nama senetler: Hamiline senetlerin iptal usulü uygulanır.

G. Kambiyo Senetleri

1) Genel Özellikler

  • Kambiyo senetleri poliçe, bono ve çekten ibarettir.
  • Kanunen emre yazılıdır; menfi emre kaydıyla nama yazılı yapılabilir. Çek ayrıca hamiline düzenlenebilir. Nama düzenlenen kambiyo senetleri kamu güvenine sahip değildir; emre/hamiline düzenlenenler kamu güvenine sahiptir.
  • Yatırım amacı taşımaz, tek tek çıkarılır, para alacağı içerir; kurucu ve mücerret niteliktedir.
  • Sıkı şekil şartlarına tabidir; zorunlu unsur eksikse kambiyo niteliği düşer.
  • Müteselsil sorumluluk esastır; senette imzası olan herkes bedelden birlikte sorumludur.
  • Uluslararası dolaşıma elverişlidir.

2) İmza, Temsil ve Ehliyet

a) İmza:

  • Islak imza gerekir; mühür/damga/parmak izi geçmez.
  • İmza atamayanlar temsilci ile taahhüt altına girer.
  • İmzaların bağımsızlığı ilkesi geçerlidir: bir imza geçersiz olsa da diğerleri geçerli kalır (emre senetlerdeki def’i rejiminin kaynağı).

b) Temsil:

  • Yetkili temsilcinin imzası, temsil olunanı bağlar.
  • Küçük, kanuni temsilcisiyle; kısıtlı, vesayet makamı izniyle kambiyo taahhüdüne girebilir.
  • Ticari temsilci, özel yetki olmasa da kambiyo düzenleyebilir; ticari vekil özel yetki olmadıkça düzenleyemez.
  • Yetkisiz temsil halinde senet temsilciyi bağlar; temsil olunan icazet verirse onu bağlar.

c) Ehliyet:

  • Özel bir ehliyet aranmaz; tam ehliyetliler düzenleyebilir. Küçük/kısıtlılar kanuni temsilci aracılığıyla düzenleyebilir.
  • MK m.193 uyarınca eşlerden her biri kural olarak tek başına işlem yapabilir; evli kadının izni aranmaz.
  • Tüzel kişiler zorunlu organlarını oluşturduktan sonra organları aracılığıyla düzenleyebilir.
  • Yasal danışmanlı kişiler, danışman onayıyla senet düzenleyebilir.

POLİÇE

Bu bölümde kambiyo senetlerinden poliçenin genel yapısı; kabul ve ödeme süreçleri; kabul edilmeme/ödenmeme hâllerinin sonuçları ile aval ve ciro işlemleri, hukuk öğrencilerine yönelik ders notu üslubuyla ele alınır.

I. Giriş

Poliçe, üç taraflı bir kambiyo senedidir: keşideci (senedi düzenleyen), lehtar (alacaklı) ve muhatap (ödeyecek kişi).

Örnek kurgu: K’nın L’ye 1.000 TL borcu, M’den de 1.000 TL alacağı vardır. K bir poliçe düzenler; muhatap olarak M’yi, lehtar olarak L’yi gösterir ve poliçeyi L’ye verir. L, poliçeyi M’ye ibraz ettiğinde M kabul ederse “asıl borçlu” sıfatını alır. M’nin kabul zorunluluğu yoktur; kabul etmezse L, K’ya müracaat ederek bedeli isteyebilir. M kabul edip vadesinde L’ye ödeme yaparsa tek işlemle K–L borcu ile M–K borcu tasfiye olur.

Üçlü yapı nedeniyle poliçe, nitelikli havale niteliği taşır: keşideci lehtara borcunu muhataba havale eder. Vadeye bağlanabildiği için ekonomik bakımdan kredi aracıdır. Taraf ilişkileri: keşideci–muhatap arasında karşılık ilişkisi, keşideci–lehtar arasında bedel ilişkisi, muhatap–lehtar arasında ödeme (havale) ilişkisi.


A. Poliçede Bulunması Zorunlu/Alternatif Unsurlar

TTK m. 671’e göre poliçede şu kayıtlar aranır:

  • “Poliçe” kelimesi (zorunlu)
  • Belirli bir bedelin kayıtsız ve şartsız ödenmesi talimatı (zorunlu)
  • Muhatabın adı/unvanı (zorunlu)
  • Vade (alternatif)
  • Ödeme yeri (alternatif)
  • Lehtar (kime/kim emrine ödenecek) (zorunlu)
  • Düzenleme tarihi (zorunlu) ve düzenleme yeri (alternatif)
  • Düzenleyenin imzası (zorunlu)

1) “Poliçe” ibaresi

Metinde “poliçe” kelimesi bulunmalıdır; senet başka dildeyse o dildeki karşılığı yazılır. Çok dilli metinde, “ödeyiniz” ibaresinin yazıldığı dilde “poliçe” kelimesi de yer almalıdır. Bu ibare yoksa belge emre yazılı havale niteliğine döner.

2) Kayıtsız şartsız ödeme talimatı

Ödeme şarta bağlanamaz. “Buzdolabı teslim edilirse 10.000 TL ödeyiniz” gibi kayıt, poliçeyi geçersiz kılar. Bedel TL veya yabancı para olabilir. “Efektif/aynen ödeme” kaydı yoksa TL karşılığı ödenebilir; gecikmede alacaklı, vade günündeki veya fiili ödeme günündeki kuru seçebilir. “Efektif/aynen” varsa yabancı para aynen ödenir.

Faiz: “Görüldüğünde” veya “görüldükten belirli süre sonra” vadelerde, düzenleyen faiz şartı koyabilir; oran poliçede yazmazsa faiz şartı yok sayılır (TTK m. 675).

Rakam–yazı farkı: Yazı ve rakam farklıysa yazı, yalnız yazıyla/yalnız rakamla birden fazla tutar varsa en düşük olan geçerlidir (TTK m. 676).

3) Muhatabın adı/unvanı

Gerçek kişide ad–soyad, tüzel kişide ticaret unvanı yazılır. Birden çok muhatap olabilir. Keşidecinin kendini muhatap göstermesi de mümkündür. Kabul zorunlu değildir; kabul edilirse muhatap asıl borçlu olur, edilmezse poliçede asıl borçlu oluşmaz.

4) Vade

Vade yazılmamışsa poliçe görüldüğünde ödenir. TTK m. 703’e göre dört vade tipi vardır:

  • Belirli bir günde,
  • Düzenleme tarihinden belirli süre sonra,
  • Görüldüğünde,
  • Görüldükten belirli süre sonra.

Belirli gün: “24.08.2014’te ödeyiniz” gibi; “2015 Kurban Bayramı’nın ilk günü” de belirli güne işaret eder.
Düzenlemeden süre: “Keşideden 45 gün sonra ödeyiniz.”
Görüldüğünde: İbrazla vade gelir; düzenlemeden itibaren 1 yıl içinde ödeme için ibraz şarttır. Keşideci bu süreyi uzatabilir/kısaltabilir; cirantalar yalnız kısaltabilir (TTK m. 704/2’de “belirli günden önce ibraz edilemez” şartı konulabilir ve ibraz süresi o günden başlar).
Görüldükten süre: Kabul için ibraz zorunludur; muhatap kabul tarihini poliçeye yazar ve süre o tarihten işler. Tarih yazılmamışsa tarih protestosu ile tespit edilir; protesto yoksa kabul, kabule ibraz süresinin son günü yapılmış sayılır (TTK m. 705/2).

Önemli: Birbiri ardına farklı vadeler veya “başka şekilde” vade yazılmış poliçeler batıldır (TTK m. 703/2).

5) Lehtar

Gerçek kişide ad–soyad, tüzel kişide unvan yazılır; birden çok lehtar olabilir; keşideci kendini lehtar gösterebilir. Lehtarın yazılması, senedi kendiliğinden nama çevirmez; “menfi emre” kaydı gerekir.

6) Düzenleme yeri ve tarihi

Düzenleme yeri yazılmamışsa imzanın yanındaki yer düzenleme yeri sayılır; birden çok yer poliçeyi geçersiz kılar.
Düzenleme tarihi zorunludur; açık olmalıdır. “29 Ekim 2023” gibi tek günü ifade eden bayram tarihlerine atıf yapılabilir; “Kurban Bayramı 2023” belirsizdir. Takvim dışı gün yazılırsa, o ayın son günü kabul edilir (TTK m. 706/3).

7) Ödeme yeri

Yazılmamışsa muhatabın adının yanındaki yer ödeme yeridir; birden fazla yer poliçeyi geçersiz kılar.

İkametgahlı poliçe: Ödeme, muhatabın yerleşim yerinden başka bir yer olarak gösterilmişse ve muhatap kabul şerhinde üçüncü kişiyi belirtmişse söz konusudur (TTK m. 697).

Adresli poliçe: Ödeme muhatabın yerinde, muhatabın kabul beyanında belirttiği adres (ör. banka şubesi) olarak gösterilmişse.

8) Keşidecinin imzası

Islak imza gerekir. “Bedeli malen alınmıştır” gibi bedel kaydı eklenebilir; bu, senedin soyutluğunu etkilemez, yalnızca temel ilişkide mal alındığını ifade eder.


B. Açık (Beyaz) Poliçe – Eksik Poliçe

Açık (beyaz) poliçe: Keşidecinin imzasını taşır; bazı unsurlar bilerek boş bırakılmıştır. Keşideci, bu boşlukları lehtara (veya sonraki hamile) doldurma yetkisi verir. Ciroyla devredildiğinde doldurma yetkisi de devredilir. Boşlukların anlaşmaya aykırı doldurulduğunu ispat yükü keşidecidedir. İyiniyetli üçüncü hamile karşı bu itiraz ileri sürülemez; kötü niyet varsa ileri sürülebilir (TTK m. 680).

Eksik poliçe: Bazı unsurlar boş bırakılmıştır, doldurma yetkisi verilmemiştir. Sonradan doldurulması resmî belgede sahtecilik doğurur.

Not: Açık poliçeden söz edebilmek için imza yeterli görülür; ancak zorunlu unsurlar tamamlanmadıkça geçerli poliçe doğmaz.


C. Poliçenin Kabulü – Ticaret Hukuku Ders Notları

1) Kabul beyanı

Kabul; muhatabın (veya yetkili temsilcisinin) poliçeyi vadesinde ödeyeceğini kayıtsız şartsız üstlenmesidir. Bu, yalnız poliçe için söz konusu olur; bonoda muhatap yok, çekte muhatap banka olduğundan kabul kurumu yoktur. Kabul zorunlu değildir; kabul ederse muhatap asıl borçlu, keşideci ve cirantalar müracaat borçlularıdır.

2) Kabulün şekli

TTK m. 695: Kabul, poliçe üzerine “kabul edilmiştir” veya eşdeğeri ibareyle yazılır ve muhatapça imzalanır. Ön yüze atılan yalın imza da kabul sayılır. Arka yüzde yalnız imza kabul sayılmaz; arka yüze kabul için ibare gerekir. Alonj üzerine kabul yapılamaz; nüshaya kabul yapılabilir.

Kabul tarihli olmak zorunda değildir; ancak görüldükten süreli veya kabule arz mecburiyetli poliçelerde tarih şarttır; tarih yoksa hamil protesto ile tespit ettirmelidir (TTK m. 695/2). Görüldükten süreli poliçede kabulde tarih yok ve protesto çekilmemişse, kabul, kabule ibraz süresinin son günü yapılmış sayılır (TTK m. 705/2).

Şartlı/aykırı kabul: Kabul kayıtsız şartsız olmalı; poliçe bedelinin bir kısmı için kabul mümkündür. Bunun dışındaki farklılıklar, kabul edilmemiş sayılmasına yol açar (TTK m. 696). Kısmi kabulde hamil, kabul edilen kısmı muhataptan tahsil eder; kabul edilmeyen kısım için kabul etmeme protestosu çekerek müracaat hakkını kullanır.

3) Kim, kime, nerede, ne zaman?

İbraz eden: Hamil (lehtar veya son ciro hamili).
Kabul eden: Muhatap (vekil/temsilci olabilir).
Yer: Muhatabın yerleşim yeri (TTK m. 691).
Zaman: Vadeye kadar her zaman; vade veya sonrasında yapılan kabul beyanı, muhatabı beyanı ölçüsünde bağlar.

4) Kabule arz edilmeyecek hâller

  • Görüldüğünde vadeli poliçeler: İbrazla ödenir; kabule arz söz konusu değildir.
  • Kabule arzı yasaklanan poliçeler: Yasağı yalnız keşideci koyabilir; cirantalar koyamaz.

5) Kabule arz yasağının konulamayacağı hâller

  • İkametgahlı ve adresli poliçeler: Süresiz kabule arz yasağı konulamaz.
  • Görüldükten süreli poliçeler: Vadenin belirlenmesi için kabul şarttır; kabule arz yasağı getirilemez.

6) Kabule arzın zorunlu olduğu hâller

  • Görüldükten belirli süre sonra vadeli poliçeler.
  • Keşideci (veya, keşideci yasaklamamışsa, ciranta) tarafından kabule arz mecburiyeti konulan poliçeler.
    Zorunluluğa uyulmazsa: Keşideci koymuşsa müracaat hakkı düşer; ciranta koymuşsa yalnız ona karşı müracaat hakkı düşer.

7) Kabul edilmemesi ve kayıt ihlalleri

Muhatap kabul etmezse hamil, kabul etmeme protestosu ile vadeden önce müracaat hakkını kullanabilir. Zorunlu haller dışındaki poliçelerde bu protestonun çekilmemesi, yalnızca vadeden önce başvurma imkânını ortadan kaldırır; hamil vade bekleyip ödememe protestosu ile müracaat edebilir. Kısmi kabulde kabul edilmeyen kısım için kabul etmeme protestosu gerekir.

Dikkat: Keşideci kabul edilmemeden sorumsuzluk kaydı koyabilir; ödememeden sorumsuzluk kaydı koyamaz. Cirantalar her iki yönde sorumsuzluk kaydı koyabilir.
Önemli: Muhatap, poliçeyi geri vermeden kabul şerhini çizmişse kabulden kaçınmış sayılır (TTK m. 699).


D. Ciro

1) Genel

TTK m. 681: Poliçe, açıkça emre yazılı olmasa dahi ciro ve zilyetliğin devri ile devredilebilir. Ciro, senetten doğan hakkı devreder; önceki hamile karşı ileri sürülebilecek defilerin tamamı yeni hamile karşı ileri sürülemez (kambiyo sorumluluğunun devri).

Keşideci “ciro edilemez” kaydı koyarsa senet nama yazılı hâle gelir. Cirantanın koyduğu “ciro edilemez” kaydı senedi nama çevirmez; yalnız o cirantanın sonraki hamillere karşı sorumluluğunu kaldırır.

2) Şekil

TTK m. 683: Ciro, poliçenin arkasına veya alonja yazılır ve ciranta imzalar. Ön yüze imzasız ciro yapılamaz; ön yüzde imza, kural olarak aval sayılır. Kısmi ciro geçersizdir; bedelin tamamı devredilir. Ciro kayıtsız–şartsızdır; şarta bağlanan kısım yazılmamış sayılır.

3) Süre

Vade geçtikten sonra yapılan ciro, vadeden önceki ciro hükümlerini doğurur; ancak ödememe protestosundan veya bu protesto süresi geçtikten sonra yapılan ciro, alacağın temliki hükümlerine tabidir (TTK m. 690). Tarihsiz ciro, aksi ispatlanıncaya kadar protesto süresi geçmeden yapılmış sayılır.

4) Ciro türleri

a) Temlik cirosu (temlik/teşhis/teminat işlevli temel ciro)

  • Tam ciro: “X’e ödeyiniz” + imza.
  • Beyaz ciro: “Ödeyiniz” + imza (hamiline ciro, beyaz ciro hükmündedir). Beyaz ciroyu alan kişi: (i) kendi/başkası adına doldurabilir, (ii) yeniden tam/beyaz ciro yapabilir, (iii) hiç ciro yapmadan teslimle devredebilir (senet hamiline gibi dolaşır; hukuken hamiline dönüşmez).
  • Teşhis karinesi: Bir beyaz ciroyu başka bir ciro izliyorsa, son ciroyu imzalayan, senedi beyaz ciroyla kazanmış sayılır.

b) Tahsil cirosu (vekâleten)
Tahsil içindir / bedeli tahsil içindir / vekâleten” kayıtlarıyla yapılır. Hamil, cirantanın temsilcisi olarak tüm tahsil işlemlerini yapar; yalnız tahsil cirosu ile devredebilir. Cirantaya karşı ileri sürülebilecek defiler, tahsil cirosu hamiline karşı da ileri sürülebilir; ancak hamile özgü şahsi defiler ileri sürülemez.

c) Rehin cirosu (teminat içindir)
Teminat içindir / rehin içindir” kayıtlarıyla yapılır. Hamil yalnız tahsil cirosu ile devredebilir. Rehin cirosunda, cirantaya karşı ileri sürülebilecek şahsi defiler hamile karşı ileri sürülemez (kötü niyet hariç). Teminat altındaki alacağa ilişkin fer’î defiler (alacağın düşmesi, bedel farkı vb.) ileri sürülebilir.

Çeklerde rehin cirosu yapılamaz.

d) Geriye dönüş cirosu
Senet üzerinde imzası bulunan bir kişiye yeniden cirodur. Geriye ciro ile senedi alan kişi, ilk durumda kime başvurabiliyorsa yine kendinden öncekilere başvurabilir.

Not: Poliçenin muhataba (kabul etmiş olsun/olmasın), düzenleyene veya borçlulardan birine cirosu mümkündür; bu kişiler de yeniden ciro edebilir (TTK m. 681/3). Hak donmaz; devri askıda kalır (öğreti).


E. Aval – Ticaret Hukuku Ders Notları

TTK m. 700: Poliçe bedeli tamamen veya kısmen aval ile teminat altına alınabilir. Aval, şeklen kefalete benzer; kambiyo hukukunda daha ağır bir sorumluluk doğurur.

  • Şekil: Poliçe veya alonj üzerine “aval içindir” veya eşdeğeri ibare ve avalistin imzası (TTK m. 701). Muhatap/düzenleyen imzaları hariç, ön yüze atılan her imza aval sayılabilir. Kimin lehine olduğu belirtilmezse keşideci lehine verilmiş sayılır.
  • Sorumluluk: Poliçeyi düzenleyen, kabul eden, ciro eden veya aval verenler müteselsil sorumludur (TTK m. 724). Hamil doğrudan avaliste gidebilir.
  • Avalistin konumu: “Kimin için aval verdiyse aynı gibi sorumludur” (TTK m. 702). Teminat altındaki borç şekil dışındaki sebeple batıl olsa bile avalistin taahhüdü geçerli; şekil noksanı varsa aval de düşer. Avalist, metinden anlaşılır mutlak defileri ya da kendine özgü şahsi defileri ileri sürebilir.

Kefaletten farklar (özet):

  • Aval, senet üzerinde; kefalet ayrı sözleşme.
  • Avalde sorumluluk müteselsil; kefalette kuralen adi.
  • Asıl borç şekil dışı sebeple düşse bile aval devam edebilir; kefalette asıl borç düşerse kefalet de düşer.
  • Avalde ödeme yapan, avalat ve ona borçlu olanlara karşı kambiyo haklarına halef olur; kefilde halefiyet genel borçlar hükümlerine tabidir.

F. Ödeme

1) İbraz ve vade kuralları

Poliçe, vadesinde yetkili hamil tarafından muhataba ibraz edilmelidir.

Vade hesabı (TTK m. 706):

  • Keşideden veya görüldükten ay üzerinden belirlenen vadede, karşılığı olan gün yoksa ayın son günü vade olur.
  • “Bir buçuk / birkaç / yarım ay” gibi vadelerde önce tam aylar, sonra yarım ay = 15 gün eklenir.
  • “Ay başı/ortası/sonu” sırasıyla 1/15/son gün demektir.
  • “Sekiz/onbeş gün” gerçek gün sayısıdır; hafta değil.

Görüldüğünde vadeli poliçe ibrazında ödenir; keşideden 1 yıl içinde ödeme için ibraz edilmelidir (TTK m. 704).

Ticaret Hukuku Ders Notları

Belirli gün/keşideden süre/görüldükten süre vadelerinde hamil, ödeme gününde veya onu izleyen 2 iş günü içinde ibraz eder (TTK m. 708).

Vade tatil gününe rastlarsa, izleyen ilk iş günü ibraz edilir. İbraz edilmezse borçlu, gider ve risk hamile ait olmak üzere bedeli bankaya tevdi edebilir. Muhatap ödeme yaparken imzaların geçerliliğini araştırmak zorunda değildir (TTK m. 710).

2) Tam/kısmi ödeme

Muhatap tamamını ödeyince poliçenin iadesini isteyebilir (ikinci kez ödeme riskine karşı). Hamil, kısmi ödemeyi reddedemez; reddederse reddettiği kısım için müracaat hakkı düşer (TTK m. 709/2).


G. Müracaat (Başvuru) Hakkı

Poliçe kabul edilmez veya ödenmezse, poliçeye imza koyan herkes kendinden sonrakilere karşı sorumludur.

Asıl borçlular: Kabul eden muhatap ve ona aval verenler.
Müracaat borçluları: Keşideci, cirantalar (ilk ciranta lehtardır) ve bunların avalistleri.

1) Şartlar

Maddî şart: Vadesinde ibraz–ödememe ve ödememe protestosu. Şu hâllerde vadeden önce müracaat mümkündür:

  • Muhatap tamamen/kısmen kabuli reddederse,
  • Muhatap (kabul etsin/etmesin) iflas etmiş, aleyhine takip semeresiz kalmış veya ödemelerini tatil etmişse,
  • Kabule arzı yasaklı poliçede keşideci iflas etmişse.

Şeklî şart: Protesto (noter) ile tespit. Kuralen kabul etmeme protestosu zorunlu değildir; yapılmazsa yalnız vadeden önce müracaat imkânı kaybolur. Zorunlu olduğu hâller: görüldükten süreli ve kabule arz mecburiyetli poliçelerde kabul edilmemesi.

Ödememe protestosu:

  • Belirli gün/keşideden süre/görüldükten süre vadelerinde, ödemeyi izleyen 2 iş günü içinde.
  • Görüldüğünde vadede, 1 yıl içinde.

Protesto istisnaları:

  • İflas ilamı ibraz edilirse (muhatap veya kabule arzı yasaklı poliçede keşideci),
  • Mücbir sebep: Poliçe/bono için 30 günden fazla, çek için 15 günden fazla sürerse protestosuz müracaat (TTK m. 731/4; çek m. 811),
  • Franko kaydı (“protestosuz/masrafsız iade/frankodur”) konulmuşsa: Keşideci koymuşsa herkes hakkında; ciranta/avalist koymuşsa yalnız onlar hakkında geçerli (TTK m. 722).

2) İhbar

Hamil, protesto gününü (veya “gidersiz” kayıt varsa ibraz gününü) izleyen 4 iş günü içinde kendi cirantasına ve keşideciye ihbar eder (TTK m. 723). Her ciranta, aldığı ihbarı 2 iş günü içinde kendi cirantasına iletir; düzenleyene kadar zincir sürer. İhbar yapılmaması müracaat hakkını düşürmez; yalnız zararın tazmini gündeme gelir.

3) Müracaat kapsamı

Hamil, borçluların sırasına bakılmaksızın birine/birkaçına/tamamına başvurabilir; ödeyen müracaat borçlusu kendinden öncekilere müracaat eder. Talep edilebilecekler:

  • Kabul edilmemiş/ödenmemiş poliçe bedeli,
  • Vade tarihinden itibaren faiz,
  • Protesto ve ihbar giderleri ile diğer giderler,
  • Komisyon (poliçe bedelinin binde 3’ünü aşmamak üzere).

Ödeyen müracaat borçlusu, öncekilerden:

  • Ödedigi tüm tutarı,
  • Komisyon (binde 2’ye kadar),
  • İşleyen faizi talep edebilir.

H. Araya Girme (Kabul/Ödeme)

Müracaatın ticari itibara etkisini sınırlamak ve bedelin şişmesini önlemek amacıyla araya girme öngörülmüştür.

  • Gösterenler: Keşideci, cirantalar, avalistler, poliçeyi gereğinde kabul/ödeyecek bir kişiyi gösterebilir (TTK m. 734).
  • Kim araya girebilir: Poliçeye imza atanlar veya üçüncü kişiler; muhatap kabul etmemişse üçüncü kişi sayılır ve araya girebilir; kabul etmişse artık asıl borçludur, lehine araya girilemez.
  • Araya girerek kabul: Poliçe üzerine yazılır, imzalanır; kimin lehine olduğu yazılı değilse keşideci lehine sayılır (TTK m. 736). Hamil, araya girerek kabulü reddedebilir; kabul ederse vade gelmeden lehine girilen kişiye ve ondan sonrakilere müracaat imkânı doğmaz.
  • Araya girerek ödeme: Vade geldiğinde veya vadeden önce müracaat mümkün olan her hâlde yapılabilir; tamamını kapsar; en geç ödememe protestosu süresinin ertesi günü yapılmalıdır (TTK m. 738). Ödeyen, lehine ödediği kişinin kambiyo haklarına halef olur; o kişiden sonra gelen borçlular borçtan kurtulur. Hamil, araya girme ödeme teklifini reddederse, ödeme hâlinde borçtan kurtulacak kişilere karşı müracaat hakkını kaybeder. Araya girerek ödeyen, durumu 2 iş günü içinde ihbar eder; aksi hâlde zarardan poliçe bedelini aşmamak üzere sorumludur. Araya girerek ödeyen kişi yeniden ciro yapamaz.

I. Nüsha ve Suret

Nüsha: Poliçe birden çok nüsha olarak düzenlenebilir (TTK m. 743). Her nüsha aynı hüküm ve etkiye sahiptir; genellikle denizaşırı işlemler için tarihsel bir kurumdur. Nüshaları yalnız keşideci düzenler; tek nüsha olarak düzenlendiği kaydı yoksa hamil, gideri kendine ait olmak üzere ek nüsha talep edebilir ve bu amaçla ciro zincirini izleyerek keşideciye gider; cirantalar cirolarını yeni nüshalara yeniler. Nüshalara sıra numarası konur; aksi hâlde her biri ayrı poliçe sayılabilir. Muhatap bir nüshaya kabul şerhi yazdıktan sonra diğer nüshalara kabul yazmak zorunda değildir. Nüshalardan biri üzerine ödeme yapılması, poliçeden doğan tüm hakları düşürür; ancak üzerinde kabul şerhi bulunan ve iade edilmemiş nüshalardan dolayı muhatabın sorumluluğu devam edebilir.

Suret: Her hamil suret çıkarabilir (TTK m. 746). Suret, asıldaki cirolar ve kayıtları aynen içerir; asıl senedin kimde olduğunu göstermelidir. “Buradan itibaren yalnız surete yazılan cirolar geçerlidir” kaydı varsa, asla bundan sonra atılacak cirolar geçersiz olur. Suret ciro ve aval konusu olabilir; kabul yapılamaz. Suret hamili, asıl senedi elinde bulunduran kişiden aslı teslim talep edebilir; teslim edilmezse protesto ile tespit edip suret cirantaları ve suret üzerindeki avalistlere karşı müracaat eder.

Karşılaştırma özeti:

  • Poliçe: Nüsha (+), Suret (+)
  • Bono: Nüsha (–), Suret (+)
  • Çek: Nüsha (+), Suret (–)

J. Zamanaşımı

TTK m. 749–751’e göre:

  • Hamilin kabul edene (muhataba) karşı istemleri, vade tarihinden 3 yıl.
  • Hamilin cirantalar ve keşideciye karşı istemleri, süresinde çekilmiş protesto tarihinden 1 yıl.
  • Bir cirantanın diğer cirantalar ve keşideciye karşı istemleri, ödeme gününden itibaren 6 ay.

Zamanaşımı; dava, takip talebi, davanın ihbarı veya iflas masasına kayıt ile kesilir. Kesen işlem kimin hakkında yapılmışsa yalnız ona karşı hüküm ifade eder; kesilince aynı süre yeniden işlemeye başlar.


BONO

Bu bölümde kambiyo senetlerinden biri olan bononun temel özellikleri ele alınacaktır.


I. GİRİŞ

Bonoda iki taraf bulunmaktadır: keşideci ve lehtar. Bonoyu düzenleyen ve senette yazılı bedeli ödemekle yükümlü olan kişi keşidecidir. Keşideci, bononun asli borçlusu konumundadır. Bononun alacaklısı ise lehtardır. Bu açıdan, bonodaki keşideci, poliçeyi kabul etmiş muhatapla aynı konumdadır.

Bono, hukuki nitelikte bir ödeme vaadi içermektedir. Vade taşıması sebebiyle ekonomik yönden bir kredi aracı olarak işlev görür. Bonoda muhatabın bulunmaması, kabul işlemlerinin söz konusu olmaması sonucunu doğurur.

Vade tarihinde bono bedeli ödenmezse, ödememe protestosu düzenlenerek müracaat borçlularına başvurulur. Ancak protesto çekilmemesi halinde hamilin müracaat hakkı düşer.


A. Bonoda Bulunması Gereken Unsurlar

6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 776. maddesi, bonoda bulunması gereken unsurları düzenlemiştir:

  • “Bono” veya “emre yazılı senet” ibaresi (zorunlu unsur),
  • Kayıtsız ve şartsız belirli bir bedeli ödeme vaadi (zorunlu unsur),
  • Vade (alternatif unsur),
  • Ödeme yeri (alternatif unsur),
  • Lehtarın adı (zorunlu unsur),
  • Düzenlenme tarihi (zorunlu unsur),
  • Düzenleme yeri (alternatif unsur),
  • Keşidecinin imzası (zorunlu unsur).

1. Bono Kelimesi

Senet metninde mutlaka “bono” kelimesi veya yabancı dilde karşılığı yazılmalıdır. Birden fazla dil kullanılmışsa, bu kelimenin “ödeyiniz” ifadesinin bulunduğu dilde yazılması gerekir. Yazılmadığı takdirde senet, bono değil emre yazılı ödeme vaadi sayılır.

2. Bedelin Kayıtsız Şartsız Ödenmesi

Bono bedeli Türk Lirası ile ya da yabancı para üzerinden gösterilebilir. Eğer “efektif ödeme” kaydı yoksa, borç TL olarak ödenebilir. Ancak gecikme halinde alacaklı, vadedeki ya da ödeme günündeki kur üzerinden ödeme yapılmasını talep edebilir.

“Efektif ödeme” veya “aynen ödeme” kaydı bulunuyorsa, yabancı para cinsinden düzenlenen bono aynı şekilde ödenmelidir.

  • Bedel hem yazıyla hem rakamla yazılmışsa ve farklılık varsa yazıyla belirtilen tutar geçerli olur.
  • Bedel yalnız yazıyla veya yalnız rakamla birden çok kez yazılıp farklılık varsa en düşük tutar esas alınır.

3. Vade

Vade bononun alternatif unsurlarındandır. Yazılmamışsa, bono görüldüğünde ödenecek sayılır. Poliçede olduğu gibi bonoda da dört çeşit vade vardır.

4. Ödeme Yeri

Ödeme yeri yazılmamışsa, düzenleme yeri ödeme yeri olarak kabul edilir.

5. Lehtarın Adı

Bono, belirli bir kişiye veya emrine ödenecek şekilde düzenlenmelidir. Lehtar gerçek kişi ise adı ve soyadı, tüzel kişi ise ticaret unvanı yazılır. Birden fazla lehtar da gösterilebilir.

Lehtarın adının yazılması, senedi nama yazılı hale getirmez. Bononun nama yazılı olabilmesi için, belirli bir kişiye hitaben düzenlenmesinin yanı sıra, “menfi emre kaydı” içermesi gerekir.

6. Düzenleme Yeri ve Tarihi

  • Düzenleme yeri yazılmamışsa, keşidecinin adının yanında yazılı olan yer düzenleme yeri sayılır.
  • Düzenleme tarihi zorunlu unsurdur. Tarih yazılmamışsa bono geçersiz olur.

7. Keşidecinin İmzası

İmza bononun zorunlu unsurlarındandır. Keşidecinin ıslak imzası bulunmalıdır.


B. Bonoda Zamanaşımı

Türk Ticaret Kanunu’na göre bonoda zamanaşımı süreleri şöyledir:

  • Hamilin keşideciye karşı talepleri, vade tarihinden itibaren 3 yıl içinde zamanaşımına uğrar.
  • Hamilin cirantalara karşı talepleri, süresinde çekilen protesto tarihinden itibaren 1 yıl içinde zamanaşımına uğrar.
  • Bir cirantanın, diğer cirantalar veya keşideciye karşı talepleri, bonoyu ödediği tarihten itibaren 6 ay içinde zamanaşımına uğrar.

ÇEK

Bu bölümde kambiyo senetlerinin üçüncüsü olan çekin genel çerçevesi, çek türleri, ödeme süreci ile karşılıksız çek ve buna bağlanan yaptırımlar ele alınır.

I. GİRİŞ

Çek ilişkisinde üç aktör bulunur: keşideci (çeki düzenleyen), lehtar (alacaklı) ve muhatap (ödeyecek kişi). Muhatap yalnızca bankadır; gerçek kişi veya banka dışındaki bir kurum muhatap gösterilirse belge çek değil, adi havale sayılır. Çekte kabul beyanı yoktur; zira muhatap banka olduğundan kabul kurumu uygulanmaz. Bu nedenle çek üzerine yazılan kabul kaydı hükümsüzdür (TTK m. 784).
Çek düzenlenebilmesi, düzenleyen ile muhatap banka arasında çek hesabına ilişkin bir anlaşmanın varlığını gerektirir. İbraz edildiğinde ödemenin yapılabilmesi için keşidecinin muhatap bankadaki hesabında yeterli karşılık bulunmalıdır.
Hukuken çek bir havale; iktisaden ise ödeme aracıdır ve piyasada para yerine kullanılabilir. Çekte araya girme olmaz; suret çıkarılamaz, ancak nüsha düzenlenebilir. Kambiyo senetleri içinde hamiline yazılabilen tek senet çek olup çek; emre, nama veya hamiline yazılabilir.

A. Çekte Bulunması Gereken Unsurlar

TTK m. 780 uyarınca çekin zorunlu/alternatifli unsurları şunlardır:

  • “Çek” ibaresi (zorunlu)
  • Kayıtsız-şartsız belirli bir bedelin ödenmesi talimatı (zorunlu)
  • Muhatabın (bankanın) ticaret unvanı (zorunlu)
  • Ödeme yeri (alternatifli)
  • Düzenlenme tarihi (zorunlu) ve düzenleme yeri (alternatifli)
  • Düzenleyenin imzası (zorunlu)
  • Karekod (zorunlu)
  • Seri numarası (zorunlu)

1) “Çek” İbaresinin Varlığı
Metinde “çek” kelimesi yer almalı; senet başka dildeyse o dildeki karşılığı kullanılmalıdır. Birden çok dil kullanılmışsa “ödeyiniz” ibaresinin bulunduğu dilde “çek” yazılmalıdır. Bu unsurun yokluğunda senedin hukuki akıbeti kanunda açıkça düzenlenmemiştir.

2) Kayıtsız-Şartsız Ödeme Talimatı
Çek bedelinin ödenmesi şarta bağlanamaz; “araba teslim edilirse 20.000 TL ödeyiniz” gibi kayıtlar çeki geçersiz kılar. Bedel TL veya yabancı para olabilir. “Efektif/aynen ödeme” kaydı yoksa ödeme günü kuru üzerinden TL karşılığı istenebilir; ödenmeme halinde hamil, ibraz veya fiili ödeme günündeki kurdan birini seçebilir. “Efektif/aynen ödeme” kaydı varsa yabancı para aynen ödenir. Çeke faiz kaydı konulamaz; konulursa yazılmamış sayılır, senet geçerliliğini korur.

3) Muhatabın Ticaret Unvanı
Muhatap yalnız bankadır ve çek üzerinde bankanın ticaret unvanı bulunmalıdır. Banka dışı muhatap yazılmışsa belge çek niteliği taşımaz; adi havale sayılır.

4) Ödeme Yeri
Alternatif unsurdur. Ödeme yeri yazılmamışsa muhatabın unvanı yanında yazılı yer, ödeme yeri sayılır. Muhatabın unvanı yanında birden fazla yer varsa ilk gösterilen yer esas alınır; kayıt yoksa muhatabın merkezinin bulunduğu yerde ödenir (TTK m. 781/2).

5) Düzenleme Yeri ve Tarihi
Düzenleme yeri alternatif unsurdur; yoksa keşidecinin ad/imdza yanında yazılı yer esas alınır. Düzenleme tarihi zorunlu unsurdur; yokluğu çeki geçersiz kılar. Çekte vade değil, ibraz süresi vardır; süre düzenleme tarihini izleyen günden başlar.

6) Düzenleyenin İmzası
Zorunlu unsurdur ve ıslak imza ile atılmalıdır.

7) Karekod
01.01.2017’den itibaren basılan çeklerde karekod zorunludur. Karekod ile çek hesabı sahibine dair verilere erişim sağlanabilir. Yabancı banka çeklerinde karekod yokluğu çek niteliğini etkilemez.

8) Seri Numarası
01.01.2017’den sonra basılan çeklerde seri numarası zorunludur. Yabancı banka çeklerinde bankaca verilen seri numarası yokluğu da çekin geçerliliğini etkilemez.

B. Çek Tipleri

1) Garantili Çek
Banka, müşteri çeklerinin belirli bir kısmını, hesapta karşılık olmasa dahi ödemeyi taahhüt eder; garanti verdiği tutar yönünden ödeme yapılır.

2) Teyitli/Bloke Çek
Keşideci talebiyle banka “blokedir/teyit edilmiştir/karşılığı vardır/karşılığı hamilin emrindedir” kaydı düşer ve bedel ibraz süresince hamile yararına bloke edilir. Bu çeklerde karşılıksızlık söz konusu olmaz; keşideci de blokeye dokunamaz.

3) Vizeli Çek
Muhataptan karşılık durumu sorulur; ancak bedel bloke edilmez. İbraz süresinde karşılıksız çıkma riski mevcuttur.

4) “Hesaba Geçirilmek Üzere” Çek (Mahsup Çeki)
Ön yüze “hesaba geçirilecektir” veya benzeri kayıt konulursa nakden ödeme engellenir; muhatap yalnız kayden ödeme yapar (TTK m. 805).

5) Çekte Aval
Çek bedeli kısmen veya tamamen avalle teminat altına alınabilir. Aval, muhatap dışında üçüncü kişi veya çekte imzası bulunanlarca verilebilir; muhatap banka aval veremez (TTK m. 794).

6) Çizgili Çek
Ön yüze paralel iki çizgi çekilmesiyle genel çizgili; iki çizgi arasına belirli bir bankanın unvanı yazılırsa özel çizgili çek doğar (TTK m. 803). Genel çizgili çek, muhatapça yalnız bir bankaya veya muhatabın müşterisine; özel çizgili çek ise yalnız çizgide yazılı bankaya veya (muhatap o banka ise) onun müşterisine ödenir (TTK m. 804). Genel çizgi özel çizgiye dönüştürülebilir; tersi mümkün değildir.

C. Çekin Devri

Çek, nama, emre veya hamiline yazılabilir.

  • Nama yazılı: Menfi emre kaydı içerir; alacağın temliki ve teslimle devredilir; ciro edilemez.
  • Emre yazılı: Kanunen emre yazılıdır; ciro ve teslimle devredilir. Muhatabın cirosu batıldır (istisna: şubeler arası ciro); muhataba yapılan ciro makbuz hükmündedir (TTK m. 789).
  • Hamiline yazılı: Teslimle devredilir; ciro yapılması “topal ciro” olarak adlandırılır ve teminat işlevi görür; senedi emre yazılı hâle getirmez. Ciro edilmiş hamiline çeklerde yetkili hamil, senedi elinde bulundurandır; ciro zinciri aranmaz (Yarg. 12. HD., 28.03.1995, E.1559, K.2668; aksi görüş: Bozer/Göle).
    Rehin cirosu çekin ödeme aracı niteliği nedeniyle yapılamaz; temlik/tahsil cirosu mümkündür. Ciro, ibraz süresi içinde yapılmalıdır; sonrasında yapılan ciro “gecikmiş ciro” olup temlike tabidir.

D. İbraz Süreleri ve Çekten Cayma

İbraz Süreleri (TTK m. 796)

  • Düzenlendiği yerde ödenecek çek: 10 gün
  • Aynı kıta içinde, başka yerde ödenecek çek: 1 ay
  • Farklı kıtada ödenecek çek: 3 ay
  • Avrupa’da düzenlenip Akdeniz’e kıyısı olan ülkede ödenecek veya tersi: 1 ay
    Süreler hak düşürücüdür ve emredicidir; düzenleme tarihini izleyen gün başlar (TTK m. 796/3). İbraz/protesto yalnız iş gününde yapılabilir; son gün tatilse ilk iş gününe uzar (TTK m. 816).
    Örnek (düzenleme yeri İzmir, tarih 16.09.2022):
  • İzmir’de ödenecekse son gün: 26.09.2022 (10 gün)
  • Ankara’da ödenecekse son gün: 17.10.2022 (1 ay)
  • New York’ta ödenecekse son gün: 17.12.2022 (3 ay)
  • Kahire’de ödenecekse son gün: 17.10.2022 (1 ay – özel kural)

Çekten Cayma (TTK m. 799)
Cayma beyanı ibraz süresi geçtikten sonra hüküm doğurur. İbraz süresi geçse de cayma yoksa muhatap ödeyebilir; cayılmışsa ödeme yapılamaz. Hamil, ibraz süresinde ibraz etmezse keşideci, cirantalar ve (varsa) avaliste müracaat hakkını kaybeder; ancak TTK m. 732 uyarınca sebepsiz zenginleşme veya temel ilişkiye dayanarak tahsil davası açabilir.

E. Çekin Ödenmesi

1) Genel Esaslar
Çek, ibraz süresi içinde muhatap bankaya (hesabın bulunduğu şube veya aynı bankanın başka şubesi) sunulur. Takas odasına ibraz, ödeme için ibraz sayılır. Farklı şubeye ibraz sürenin niteliğini değiştirmez. Kısmi karşılık varsa muhatap banka bunu ödemek zorundadır; hamil kabul etmeme hakkına sahiptir ve bu durum müracaat hakkını ortadan kaldırmaz. İbraz süresi geçtikten sonra cayılmışsa muhatap ödeme yapamaz; cayma yoksa ödeme serbestisi vardır.

2) Muhatap Bankanın Kontrolü
Emre yazılı çeklerde ciro zinciri, nama yazılıda temlik devri; hamiline yazılıda ibraz edenin niteliği kontrol edilir. Banka, imzaların doğruluğunu genel olarak araştırmakla yükümlü değildir; ancak keşideci imzasına dair şüphede keşideciye haber vermelidir. Bankalar tacir olduğundan basiretli davranma yükümlülüğü altındadır. Sahte/tahrif çekte zarar kural olarak muhataba aittir; ancak çek defterinin korunmamasından doğan kusur keşideciye aitse bankanın sorumluluğu kalkar (TTK m. 812).

3) Ödenmeme ve Müracaat
TTK’ya göre ödenmeme (tam/kısmi) tespiti şu yollardan biriyle yapılır:

  • Protesto (ibraz süresi bitmeden; son gün ibraz edilmişse ertesi iş günü)
  • Muhatap bankanın beyanı
  • Takas odası beyanı
    Müracaatta istenebilecekler:
  • Ödenmeyen çek bedeli
  • İbraz gününden itibaren faiz
  • Protesto/ihbar ve diğer giderler
  • Komisyon (çek bedelinin binde 3’üne kadar)
    Ödeyen müracaat borçlusu, kendinden önce gelenlerden ödediği tutar, faiz ve binde 2’yi aşmayan komisyonu talep edebilir. Ayrıca TTK m. 783/3 gereği, muhatap nezdinde kısmen/tamamen karşılığı bulunmayan çek düzenleyen keşideci, karşılıksız kalan tutarın %10’unu ve hamilin zararını tazminle yükümlüdür (bu talep yalnız keşideciye yöneltilebilir).

Çek Kanunu (5941) Uygulaması – “Karşılıksızdır” İşlemi

  • Kısmi karşılık var, hamil kabul etti: Bankanın yasal ödemesi dâhil kısmi ödeme yapılır; çekin ön/arka yüz onaylı fotokopisi hamile ücretsiz verilir; bu fotokopi takip ve şikâyette delil olarak kullanılabilir.
  • Kısmi karşılık var, hamil reddetti / Tamamen karşılıksız: İbraz tarihi ve ödememe sebebi çekin üzerine yazılır; imza alınarak çek hamile iade edilir; fotokopi bankada saklanır.
  • “Karşılıksızdır” şerhi usulü: Hamilin talebi üzerine çekin arkasına ibraz tarihi, hesap durumu, bankanın yasal ödediği tutar, ibraz edenin kimliği yazılır; hamil ve banka yetkilisi imzalar; kalan karşılıksız tutar açıkça belirtilir.

F. Karşılıksız Çek (5941 sayılı Kanun)

Karşılıksız çek şikâyetleri icra mahkemesinde görülür. Hamil, karşılıksızlığın tespitinden itibaren 3 ay içinde şikâyet etmelidir. Yetkili mahkeme; ibrazın yapıldığı yer, çek hesabının bulunduğu şube, hesap sahibinin veya şikâyetçinin yerleşim yeri icra mahkemesidir.
Kanuni ibraz süresi içinde ibraz edilen çek yönünden “karşılıksızdır” işlemi yapılmasına sebebiyet veren kişi hakkında, şikâyet üzerine her bir çek için 1500 güne kadar adli para cezası verilir; ceza, karşılıksız kalan miktardan az olamaz. Ayrıca çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağına karar verilir; yargılama sırasında da re’sen bu yasak uygulanır (ÇekK m. 5). Yasak; hesap sahibi gerçek/tüzel kişi, tüzel kişi adına çek keşide edenler ve sermaye şirketlerinde ayrıca yönetim organı ve tescilli yetkililere yöneliktir. Yasaklılar süre boyunca sermaye şirketlerinde yönetici olamaz (mevcut üyelikler süre sonuna kadar sürer).
Hesap sahibi gerçek kişi adına temsilci/vekil çek düzenleyemez; düzenlenirse hukuki/cezai sorumluluk hesap sahibine aittir. Yasaklı kişi elindeki tüm çek yapraklarını bankaya iade etmek ve 10 gün içinde henüz tahsil edilmemiş çekleri listelemekle yükümlüdür; aksi halde, bildirilmeyen çeklerin yasağa rağmen düzenlendiği kabul edilerek 1–3 yıl hapis (ÇekK m. 7/6) yaptırımı gündeme gelir.
Adli para cezası ödenmezse doğrudan hapse çevrilir. Karşılıksız tutarın ve yasal faizin ödenmesiyle etkin pişmanlık hükümleri uygulanır: yargılamada davanın düşmesi; kesinleşme sonrası hükmün tüm sonuçlarıyla kaldırılması mümkündür. Şikayetten vazgeçme de aynı sonuçları doğurur. Yasak, cezanın tamamen infazından itibaren 3 yıl, her hâlükârda yasak tarihinden 10 yıl sonra kaldırılabilir.

Dikkat – Erken İbraz Yasağı
ÇekK m. 3/8: Düzenleme tarihinden önce ibraz edilip kısmen/tamamen ödenmemiş çek hakkında hukukî takip yapılamaz.
Geçici m. 3/5: 31.12.2023 tarihine kadar düzenleme tarihinden önce ödenmek üzere ibraz geçersizdir.
Bu nedenle, düzenleme tarihinden önce ibraz edilen veya düzenleme tarihine göre ibraz süresi içinde bankaya sunulmayan çeklerde “karşılıksızdır” işlemi yapılamaz. Müracaat ve yaptırımlar için düzenleme tarihine göre süre içinde ibraz ve usulüne uygun tespit şarttır.

G. Zamanaşımı

Hamilin keşideci, cirantalar ve diğer borçlulara karşı müracaat hakları, ibraz süresinin bitiminden itibaren 3 yıl içinde zamanaşımına uğrar. Bir çek borçlusunun diğerlerine karşı rücu hakları, ödemeyi yaptığı tarihten başlayarak 3 yıl içinde zamanaşımına tabidir.

H. Sebepsiz Zenginleşme Davası (TTK m. 732)

Hamil, senedi süresinde ibraz etmez, protesto/denk belirleme yapmaz veya takibi zamanında başlatmazsa müracaat haklarını kaybeder; buna rağmen TTK m. 732 uyarınca sebepsiz zenginleşmeye dayanabilir.

  • Davacı: Müracaat hakları düşen hamil
  • Davalı: Çek ve bonoda keşideci; poliçede keşideci, kabul eden muhatap; ikametgahlı poliçede ödeme yükümlüsü veya hesabına poliçe düzenlenmiş olan kişi (cirantalara açılamaz)
  • Görevli/Yer: Ödeme yerindeki Asliye Ticaret Mahkemesi
  • Zamanaşımı: Senedin zamanaşımına uğradığı günü izleyen günden itibaren 1 yıl
  • İspat: Haksız zenginleşme karinedir; aksini ispat yükü davalıdadır.

Ticaret Hukuku Ders Notları – Ticari İşletme Hukuku – Bölüm 1

Ticaret Hukuku Ders Notları – Şirketler Hukuku– Bölüm 2

Avukat Gökhan Yağmur Kimdir?

Av. Gökhan Yağmur, İstanbul merkezli olarak faaliyet gösteren, ceza hukuku, aile hukuku, ticaret hukuku ve fikri mülkiyet hukuku alanlarında uzmanlaşmış bir avukattır. Uzun yıllara dayanan mesleki deneyimiyle birlikte yalnızca dava ve uyuşmazlıkların çözümünde değil, aynı zamanda önleyici hukuk danışmanlığı, sözleşme yönetimi ve şirketlere stratejik hukuki destek sunmaktadır.

Ceza yargılamaları, boşanma ve velayet davaları, ticari uyuşmazlıklar ve marka–patent süreçlerinde müvekkillerine etkin savunma ve çözüm odaklı yaklaşımıyla hizmet vermektedir. Ayrıca TÜRKPATENT, USPTO ve EUIPO nezdinde marka tescili ve fikri mülkiyet koruması konularında hem yerli hem de yabancı müvekkillere danışmanlık sağlamaktadır. – Turkey Brand Law

Kurucusu olduğu Hukuk Plus, HukukBankasi.net ve diğer dijital projeleriyle hukuk öğrencileri, stajyer avukatlar ve meslektaşlara yönelik özgün bir ekosistem geliştirmiştir. Bu sayede hukuk bilgisinin paylaşımı, güncel içtihatların takibi ve mesleki dayanışmanın güçlenmesine katkı sunmaktadır.

Av. Gökhan Yağmur, girişimci vizyonu ile yalnızca klasik avukatlık hizmeti sunmakla kalmayıp; marka yönetimi, e-ticaret hukuku, uluslararası şirket danışmanlığı ve dijital hukuk çözümleri alanlarında da fark yaratan çalışmalara imza atmaktadır.

Daha fazla bilgi için:
📌 www.gokhanyagmur.com
📌 www.gokhanyagmur.com.tr
📞 0542 157 06 34

Commutes and Destinations Map

Yolculuk Süresini Hesaplayın

Yakındaki yerler için seyahat süresini ve yol tariflerini görün


İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu