Tüm Yazılar

Kötü Muamele Suçu Nedir? (TCK 232)

Kötü muamele suçu, aynı konutta birlikte yaşayan kişilerden birine karşı merhamet, şefkat ve insan onuruyla bağdaşmayacak biçimde kötü davranılması veya meslek, sanat ya da başka bir nedenle sahip olunan terbiye hakkından doğan disiplin yetkisinin kötüye kullanılması sonucu oluşan suçtur (TCK m.232).
Bu suç, Türk Ceza Kanunu’nun “Aile Düzenine Karşı Suçlar” bölümünde yer almaktadır. TCK m.232’de düzenlenen kötü muamele suçu, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 3. maddesindeki “kötü muamele” kavramıyla kısmen benzerlik gösterse de, AİHS m.3’teki kötü muamele kavramı genellikle kamu görevlilerinin görevleri nedeniyle işledikleri eylemleri ifade eder.


İçindekiler

Kötü Muamele Suçunun Kanuni Dayanağı

TCK m.232 şu hükümleri içermektedir:

  1. Birinci fıkra: Aynı konutta birlikte yaşadığı kişilere karşı kötü muamelede bulunan kişi, iki aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
  2. İkinci fıkra: İdaresi altında bulunan veya büyütmek, okutmak, bakmak, muhafaza etmek yahut bir meslek veya sanat öğretmekle yükümlü olduğu kişi üzerinde disiplin yetkisini kötüye kullanan kişi hakkında bir yıla kadar hapis cezası öngörülmüştür.

Kötü Muamele Suçunun Unsurları ve Şartları

Kötü muamele suçu, ailenin korunmasını ve aile bireylerinin fiziksel ile psikolojik bütünlüğünün sağlanmasını amaçlayan bir düzenlemedir. Aynı evde yaşayan bireylerden birine yönelik acımasız veya insanlık dışı davranışlar bu suç kapsamında cezalandırılır. Ancak her kötü davranış bu suçu oluşturmaz; suçun oluşabilmesi için merhamet, şefkat ve insan onuruyla bağdaşmayan fiillerin varlığı aranır.

Kötü muamele suçu

Suçun Oluştuğu Fiillerin Niteliği

TCK m.232, yaralama, tehdit, sövme gibi başka suç tipleri kapsamında değerlendirilen fiilleri kapsam dışı bırakır.
Ancak şu tür eylemler kötü muamele suçuna örnek teşkil eder:

  • Kişiyi aç veya susuz bırakmak,
  • Çıplak gezdirme, uykusuz bırakma,
  • Sürekli alay etme, korkutma veya psikolojik baskı uygulama.

Bu tür davranışlar şefkat ve merhamet duygularıyla bağdaşmayan eylemler olarak değerlendirilir.

Eğer kötü muamele sistematik bir hâl almışsa, fiilin niteliği değişerek eziyet suçu kapsamına girer.
Ayrıca, eylem mağdurun vücudunda basit tıbbi müdahaleyle giderilemeyecek bir etki bırakmışsa, fiil kasten yaralama suçu olarak değerlendirilmelidir.

Yargıtay Uygulamasından Örnekler

Yargıtay kararlarında kötü muamele suçuna örnek olarak;

  • Çocuğa mendil sattırmak,
  • Yeni doğum yapan eşini “defol git” diyerek evden kovmak
    gibi davranışlar gösterilmiştir.
    Bu fiiller, bireyin fiziksel veya ruhsal bütünlüğüne yönelmiş merhametsiz davranışlardır.

Disiplin Yetkisinin Kötüye Kullanılması

TCK m.232’nin ikinci fıkrası, fail ile mağdur arasında belirli bir ilişki bulunması hâlinde disiplin yetkisinin kötüye kullanılmasını ayrıca suç olarak tanımlar.
Bu durumda fail, büyütmek, okutmak, bakmak, muhafaza etmek veya öğretmekle yükümlü olduğu kişi üzerinde terbiye hakkını aşacak şekilde disiplin uyguladığında cezalandırılır.

Disiplin Yetkisinin Sınırları

  • Bu yetki, kişinin fiziksel veya ruhsal sağlığını bozacak şekilde kullanılmamalıdır.
  • Davranış basit tıbbi müdahaleyle giderilemeyecek bir etki yaratıyorsa, fiil artık kasten yaralama suçu kapsamına girer.
  • Hakaret içeren davranışlar kötü muamele değil, doğrudan hakaret suçu olarak değerlendirilir.

Eğitim hakkı, disiplin yetkisinin doğal bir sonucudur; ancak bu yetkinin sınırı, bireyin bedensel veya ruhsal zarar görmemesi gereğidir. (Bkz. Madde Gerekçesi)


Kötü Muamele Suçunun Cezası (TCK 232)

Kötü muamele suçunun cezaları şu şekildedir:

  • Aynı konutta birlikte yaşadığı kişiye kötü muamelede bulunan kimse hakkında 2 aydan 1 yıla kadar hapis cezası verilir (TCK m.232/1).
  • Disiplin yetkisini kötüye kullanan kişi hakkında 1 yıla kadar hapis cezası uygulanır (TCK m.232/2).

Bu hükümler, failin hem fiziksel hem psikolojik yönden mağdura zarar vermesini önlemeye yöneliktir.


Adli Para Cezasına Çevirme, Erteleme ve Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması (HAGB)

Adli Para Cezasına Çevirme

Kötü muamele suçu nedeniyle hükmolunan kısa süreli hapis cezaları, adli para cezasına çevrilebilir.

Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması (HAGB)

HAGB, sanık hakkında hükmolunan cezanın belirli bir denetim süresi boyunca sonuç doğurmaması ve şartların yerine getirilmesi hâlinde kararın hukuki sonuç doğurmadan ortadan kaldırılması anlamına gelir.
Kötü muamele suçlarında HAGB kararı verilmesi mümkündür.

Cezanın Ertelenmesi

Ceza ertelenmesi, mahkemece verilen hapis cezasının belirli şartlarla cezaevinde infaz edilmemesidir.
Bu suç bakımından da ceza ertelenmesi mümkündür.


Kötü Muamele Suçunda Şikâyet, Zamanaşımı ve Uzlaşma

Uzlaşma

Kötü muamele suçu, uzlaştırma kapsamında değildir.
Dolayısıyla fail ile mağdurun uzlaşması, ceza yargılamasını sona erdirmez.

Şikâyet

Bu suç şikâyete tabi değildir.
Savcılık, kötü muamele iddiasını resen soruşturur.
Mağdur şikâyetçi olmasa dahi devlet, kamu davası açabilir.
Şikâyetten vazgeçme, davanın düşmesine yol açmaz.

Zamanaşımı

Kötü muamele suçunda olağan dava zamanaşımı süresi 8 yıldır.
Bu süre içerisinde soruşturma veya kovuşturma yapılabilir.
Zamanaşımı süresinin dolması hâlinde ceza davası düşer.


Kötü Muamele Suçunda Görevli Mahkeme

Kötü muamele suçlarına ilişkin davalarda görevli mahkeme Asliye Ceza Mahkemesi’dir.
Bu mahkeme, suçun niteliği ve öngörülen ceza miktarı dikkate alınarak yargılama yapar.


Kötü Muamele Suçu Yargıtay Kararları – Genel Çerçeve

Bu bölüm, kötü muamele suçu hakkında Yargıtay’ın içtihatlarını konu başlıklarına göre derleyerek sunar. Kararlarda, kötü muamele suçu ile kasten yaralama ve eziyet gibi komşu suçlar arasındaki sınırlar titizlikle çizilmiş, ayrıca aile içi ve disiplin yetkisi bağlamındaki uygulamalar somut örneklerle açıklığa kavuşturulmuştur.


Konuta Girişin Engellenmesi ve Kötü Muamele Suçu

Kötü muamele suçu, aile içi yaşam alanında merhamet ve şefkatle bağdaşmayan muameleleri kapsar. Yargıtay, konuta girişin engellenmesini kötü muamele suçu kapsamında değerlendirmekte ve bu yöndeki eylemleri mahkûmiyet gerekçesi saymaktadır.

Kapı Kilidinin Değiştirilmesi (Y18CD, 2020/1752)

Resmî nikâhlı eşin evde olmadığı sırada kapı kilidinin değiştirilerek içeri alınmaması olgusunda, eylemin TCK 232/1 kapsamında kötü muamele suçu oluşturduğu vurgulanmış; buna rağmen beraat verilmesi bozma nedeni sayılmıştır (Yargıtay 18. Ceza Dairesi, 2020/1752).


Çocuğa “Mendil Sattırma” Uygulamaları ve Kötü Muamele

Yargıtay, çocukların mendil sattırılması gibi eylemleri, merhamet ve şefkatle bağdaşmayan davranışlar arasında görerek kötü muamele suçu olarak nitelendirmektedir. Ancak somut olayın delil yapısına göre farklı sonuçlar doğabilmektedir.

Birden Fazla Mağdur Açısından Hüküm (Y14CD, 2014/10613)

Sanığın 10 ve 11 yaşındaki öz çocuklarına mendil sattırması eyleminin TCK 232/1 kapsamında kötü muamele suçu olduğu; bu suçtan mağdur sayısınca hüküm kurulması gerekirken tek hüküm kurulmasının hukuka aykırı olduğu belirtilmiştir (Yargıtay 14. Ceza Dairesi, 2014/10613).

Öz Oğula Mendil Sattırma (Y14CD, 2014/6927)

Öz oğlu olan mağdura sokakta mendil sattırılması eyleminin kötü muamele suçu oluşturduğu kabul edilmiştir (Yargıtay 14. Ceza Dairesi, 2014/6927).

Delil Yetersizliği Nedeniyle Beraat (Y14CD, 2013/3621)

Mağdur çocuğun harçlık için mendil sattığını söylemesi ve annenin haberdar olmadığını savunması karşısında, sanığın bu işi yaptırdığına dair kesin kanıt bulunmaması nedeniyle beraat verilmesi gerektiği belirtilmiştir (Yargıtay 14. Ceza Dairesi, 2013/3621).


Kötü Muamele ile Kasten Yaralama Arasındaki Ayrım

Kötü muamele suçu ile kasten yaralama suçu çoğu kez aynı dosyada tartışılır. Yargıtay, kötü muamele suçu kapsamındaki sistematik ve merhametle bağdaşmayan davranışları yaralamadan ayırarak, yaralamanın bağımsız cezalandırılması gerektiğini vurgulamaktadır.

Aynı Dosyada Ayrı Suçlar (Y3CD, 2014/26907)

Mağdurenin balkonda kilitlenip aç bırakılması gibi süreklilik arz eden eylemler kötü muamele suçu; elle, terlikle, tabakla vurma eylemleri ise kasten yaralama olarak değerlendirilmiştir. Yaralama fiilleri kötü muamelenin unsuru sayılmayıp ayrıca hükme bağlanmalıdır denilmiştir (Yargıtay 3. Ceza Dairesi, 2014/26907).

Eşe Karşı Yaralama–Kötü Muamele Nitelendirmesi (Y14CD, 2013/3681)

Eşe yönelik basit tıbbi müdahaleyle giderilebilir nitelikte yaralama, TCK 86/2, 3-a kapsamında eşe karşı kasten yaralama olup, kötü muamele suçu (TCK 232/1) olarak nitelendirilmesi hukuka aykırıdır (Yargıtay 14. Ceza Dairesi, 2013/3681).

Yaralama Sabitse Kötü Muameleden Hüküm Kurulmamalı (Y4CD, 2010/6251)

Sanığın alkollü şekilde eşini darp ettiği olayda, fiilin kasten yaralama suçunu oluşturduğu, buna rağmen aile bireylerine kötü muamele suçundan mahkûmiyet verilmesinin hukuka aykırı olduğu belirtilmiştir (Yargıtay 4. Ceza Dairesi, 2010/6251).


Eziyet (TCK 96) ile Kötü Muamele (TCK 232) Sınırının Çizilmesi

Eziyet suçu, sistematik ve yoğun acı çektirme niteliği taşıyan eylemleri kapsar. Yargıtay, bu eşik aşılmadığında eylemlerin kötü muamele suçu kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini kabul etmektedir.

Eziyet Eşiği Aşılmadığında Kötü Muamele (Y8CD, 2012/28574)

Hakaret, basit yaralama ve evden atma eylemlerinin bir bütün olarak TCK 232 kapsamındaki kötü muamele suçunu oluşturduğu; buna karşın eziyet suçundan hüküm kurulmasının hukuka aykırı olduğu ifade edilmiştir (Yargıtay 8. Ceza Dairesi, 2012/28574).


Aynı Olayda En Ağır Suçtan Hüküm Kurma İlkesi

Birden fazla suç isnadı olduğunda, en ağır cezayı gerektiren suçtan hüküm kurulması gündeme gelebilir. Yargıtay, kötü muamele suçu ile eşe karşı kasten yaralama arasında bu prensibin doğru uygulanmasını aramaktadır.

En Ağır Suç Yerine Kötü Muameleden Hüküm (Y3CD, 2014/30746)

Eşe karşı kasten yaralama ile kötü muamele suçu birlikte isnat edildiğinde, TCK 44 uyarınca en ağır cezayı içeren suçtan hüküm kurulması gerekirken kötü muameleden hüküm kurulması hukuka aykırı bulunmuştur (Yargıtay 3. Ceza Dairesi, 2014/30746).


Tehdit ve Yaralama ile Birlikte Değerlendirme Sorunu

Kötü muamele suçu, yaralama ve tehdit gibi ayrı suçları kapsamaz; bu fiiller ayrıca cezalandırılmalıdır. Yargıtay, kötü muamele suçu ile bu suçların içtima ilişkisinde açık ölçütler koymaktadır.

Tehdit/Yaralama Ayrı Cezalandırılmışsa Kötü Muameleden Yeniden Hüküm Olmaz (Y4CD, 2015/24729)

Sanığın eşine ve çocuğuna yönelik tehdit ve yaralama fiillerinden ayrıca cezalandırıldığı hâlde, TCK 232/1 uyarınca ayrıca mahkûmiyet verilmesi hatalı bulunmuştur (Yargıtay 4. Ceza Dairesi, 2015/24729).

Hakaret ve Fiziksel Şiddet + Yaralama = Ayrı Suçlar (Y18CD, 2016/15093)

İddianamede uzun süreli hakaret ve fiziksel şiddet ile olay günkü basit tıbbi müdahaleyle giderilebilir yaralamanın birlikte isnat edildiği dosyada; önceki hakaret ve şiddet eylemleri ayrı suç oluşturduğundan ve ayrıca kötü muamele suçuna elverecek unsur iddianamede gösterilmediğinden, kötü muameleden beraat gerektiği ifade edilmiştir (Yargıtay 18. Ceza Dairesi, 2016/15093).


Aile İçi İlişkiler ve Velayet Bağlamında Kötü Muamele

Aile hukukundan doğan idare ve gözetim ilişkisi, kötü muamele suçu değerlendirmesinde belirleyici bir çerçeve sunar. Yargıtay, velayet altındaki çocuğun evden kovulması veya yeni doğum yapan eşin dışarı atılması gibi eylemleri bu kapsamda ele almaktadır.

Velayet Altındaki Çocuğu Evden Kovma (Y14CD, 2014/13117)

Velayeti altındaki sekiz yaşındaki çocuğu evden kovarak sekiz gün dışarıda kalmasına sebep olan sanığın eyleminin TCK 232 kapsamında kötü muamele suçu olduğu belirtilmiş; suç vasfının yanlış nitelendirilmesi bozma nedeni yapılmıştır (Yargıtay 14. Ceza Dairesi, 2014/13117).

Yeni Doğum Yapan Eşin Dışarı Atılması (Y4CD, 2011/2345)

Ailenin korunmasına dair tedbir kararı sürerken iki gün önce doğum yapan eşin “defol git” denilerek evden atılması, hem koruma kararına aykırılık hem de TCK 232/1 kapsamında kötü muamele suçu olarak kabul edilmiştir. Her iki norm yönünden ayrı mahkûmiyet gerektiği, buna karşın beraat verilmesinin hukuka aykırı olduğu belirtilmiştir (Yargıtay 4. Ceza Dairesi, 2011/2345).


Disiplin/Terbiye Yetkisinin Kötüye Kullanılması

Eğitim veya bakım yükümlülüğünden doğan disiplin yetkisi, kişiyi rencide eden, acı veren veya insan onuruyla bağdaşmayan işlemlere dönüştüğünde kötü muamele suçu gündeme gelir. Yargıtay, bu alanda somut sınırlar çizmiştir.

Bakıcının Çocuğa Kötü Davranması (Y8CD, 2014/9197)

Bakıcının çocuğa yönelik eyleminde “kötü davranma” unsuru gerçekleştiğinden, TCK 232 uyarınca cezalandırma gerektiği ifade edilmiştir. Dosya kapsamı ve mağdur raporu gözetilerek kötü muamele suçu yönünden mahkûmiyet uygun bulunmuştur (Yargıtay 8. Ceza Dairesi, 2014/9197).

Yurt Müdürünün Sigara Yedirmesi (Y8CD, 2018/7443)

Yetiştirme yurdu müdürünün, yurtta kalan katılana bir kez sigara yedirmesi eylemi, TCK 232/2’deki disiplin yetkisinin kötüye kullanılması kapsamında kötü muamele suçu sayılmış; beraat kararı bozma nedeni yapılmıştır (Yargıtay 8. Ceza Dairesi, 2018/7443).

Kamu Görevlisinin Nüfuzunu Kullanarak Yaralama (Y14CD, 2012/6328)

Okul müdürünün mağdura basit tıbbi müdahaleyle giderilebilir yaralanma oluşturacak biçimde nüfuzunu kullanması hâlinde, eylem kamu görevlisinin kasten yaralaması (TCK 86/2, 3-d) olarak nitelendirilmeli; kötü muamele suçu olarak beraat kararı verilmesi hukuka aykırıdır (Yargıtay 14. Ceza Dairesi, 2012/6328).


Özel Durumlar: Hamilelik, Kardeşler Arası Müdahale

Somut olayın özelliği, kötü muamele suçu ile yaralama ayrımında belirleyici olabilir. Hamilelik dönemindeki şiddet veya bedensel müdahaleler farklı hukuki sonuçlar doğurur.

Hamile Eşe Yönelik Şiddet (Y4CD, 2015/24253)

Hamilelik döneminde ve doğumdan kısa süre sonra eşe yönelik darp eylemleri yaralama suçunu oluşturur. Bu fiiller nedeniyle ayrıca kötü muamele suçundan mahkûmiyet kurulabilmesi için, kötü muameleye konu diğer eylemlerin somut ve denetime elverişli biçimde açıklanması gerekir; aksi hâlde hüküm isabetsizdir (Yargıtay 4. Ceza Dairesi, 2015/24253).

Kardeşin Saçını Makasla Kesme (YCGK, 2020/8)

Mağdurun saçlarının makasla rastgele kesilmesi olayında, acı verme veya ruh sağlığının/algılamanın bozulması söz konusu olmadığı için kasten yaralama oluşmadığı; buna karşılık, merhamet ve şefkatle bağdaştırılamayan bu yaptırımın sonuçlarının uzun süreye yayılması nedeniyle kötü muamele suçunun gerçekleştiği kabul edilmiştir (Yargıtay Ceza Genel Kurulu, 2020/8).


Avukat Gökhan Yağmur Kimdir?

Av. Gökhan Yağmur, İstanbul merkezli olarak faaliyet gösteren, ceza hukuku, aile hukuku, ticaret hukuku ve fikri mülkiyet hukuku alanlarında uzmanlaşmış bir avukattır. Uzun yıllara dayanan mesleki deneyimiyle birlikte yalnızca dava ve uyuşmazlıkların çözümünde değil, aynı zamanda önleyici hukuk danışmanlığı, sözleşme yönetimi ve şirketlere stratejik hukuki destek sunmaktadır.

Ceza yargılamaları, boşanma ve velayet davaları, ticari uyuşmazlıklar ve marka–patent süreçlerinde müvekkillerine etkin savunma ve çözüm odaklı yaklaşımıyla hizmet vermektedir. Ayrıca TÜRKPATENT, USPTO ve EUIPO nezdinde marka tescili ve fikri mülkiyet koruması konularında hem yerli hem de yabancı müvekkillere danışmanlık sağlamaktadır. – Turkey Brand Law

Kurucusu olduğu Hukuk Plus, HukukBankasi.net ve diğer dijital projeleriyle hukuk öğrencileri, stajyer avukatlar ve meslektaşlara yönelik özgün bir ekosistem geliştirmiştir. Bu sayede hukuk bilgisinin paylaşımı, güncel içtihatların takibi ve mesleki dayanışmanın güçlenmesine katkı sunmaktadır.

Av. Gökhan Yağmur, girişimci vizyonu ile yalnızca klasik avukatlık hizmeti sunmakla kalmayıp; marka yönetimi, e-ticaret hukuku, uluslararası şirket danışmanlığı ve dijital hukuk çözümleri alanlarında da fark yaratan çalışmalara imza atmaktadır.

Daha fazla bilgi için:
📌 www.gokhanyagmur.com
📌 www.gokhanyagmur.com.tr
📞 0542 157 06 34

Commutes and Destinations Map

Yolculuk Süresini Hesaplayın

Yakındaki yerler için seyahat süresini ve yol tariflerini görün


İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu