ONİKİNCİ (12) BÖLÜM TAHKİM – HMK DERS NOTLARI
Bu derste, devlet yargısı dışında uyuşmazlık çözümüne imkân tanıyan tahkim kurumunu inceleyeceğiz. Tahkim, tarafların aralarındaki özel hukuk uyuşmazlığını, devlet mahkemeleri yerine kendi belirledikleri hakem veya hakem heyeti önünde çözdürmelerini sağlayan alternatif bir yargılama yoludur.
Tahkim, HMK’nın 407 ilâ 444. maddeleri arasında düzenlenmiştir. Bu kurumun amacı, tarafların serbest iradeleriyle belirledikleri bir usul çerçevesinde uyuşmazlıklarını daha hızlı, gizli ve esnek şekilde çözmelerine olanak tanımaktır. Devlet yargısına alternatif değil, onun tamamlayıcısı niteliğindedir.
Tahkim süreci, tahkim anlaşmasının geçerli şekilde yapılmasıyla başlar. Uyuşmazlığın konusu tahkime elverişli olmalı, kamu düzenine ilişkin konular tahkimle çözülemez. Taraflar hakemleri belirleyebilir; aksi hâlde mahkemece atama yapılır. Hakem veya heyet, uyuşmazlığı karara bağladığında, verdiği karar mahkeme hükmüyle aynı etkiye sahiptir.
Tahkim kararına karşı iptal davası açılabilir; ancak bu dava kararın esasını değil, yalnızca usul ve kamu düzeni yönünden denetimi amaçlar. Tahkim kararının iptali, istinaf ve temyizden farklı olarak sınırlı bir yoldur.
Bu bölümde;
- Tahkim kavramı ve tahkimin amacı,
- Tahkim anlaşması (m.412–416),
- Hakemlerin atanması, reddi ve yetkileri,
- Tahkim yargılamasının yürütülmesi (m.423 vd.),
- Hakem kararının niteliği ve iptal davası (m.439–444)
konuları sistematik biçimde incelenecektir.
Ders notları, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu, mevzuat.gov.tr, resmigazete.gov.tr ve güncel Yargıtay ile Milletlerarası Tahkim kararları esas alınarak hazırlanmıştır. Amaç, hukuk fakültesi öğrencilerine ve Hukuk Mesleklerine Giriş Sınavı (HMGS) adaylarına, sade, anlaşılır ve uygulamaya dönük bir kaynak sunmaktır.
Tahkim (m. 407–444) – Genel Çerçeve
Tahkim, tarafların aralarındaki hukukî uyuşmazlığı devlet mahkemeleri yerine hakem veya hakem kuruluna götürmeyi kararlaştırdıkları bir uyuşmazlık çözüm yoludur. Bu bölüm, tahkim sözleşmesi, tahkim yargılaması ve hakem kararına karşı başvuru yolları dâhil olmak üzere sürecin tamamını HMK hükümleriyle çerçevelendirir. Tahkim, esasen mahkemelerin iş yükünü azaltmayı amaçlayan ve belirli koşullarda uygulanabilen bir yargılama yoludur.
Uygulanma Alanı (m. 407)
HMK’nın bu kısmındaki tahkim hükümleri, 4686 sayılı Milletlerarası Tahkim Kanunu anlamında yabancılık unsuru içermeyen ve tahkim yerinin Türkiye olarak belirlendiği uyuşmazlıklar için uygulanır. Milletlerarası nitelikli tahkim durumlarında MTK devreye girer; buna karşılık iç tahkimde HMK esas alınır.
Tahkim Sözleşmesinin Tanımı ve Şekli (m. 412)
Özet: Tahkim sözleşmesi, tarafların mevcut veya muhtemel bir uyuşmazlığın tamamını ya da bir kısmını hakem/hakem kuruluna bırakmalarına ilişkin irade beyanıdır. Tahkim, kural olarak ihtiyarîdir; ancak özel düzenlemelerle zorunlu tahkim öngörülen alanlar da mevcuttur.
Tanım ve kapsam:
Tahkim sözleşmesi, taşınmaz üzerindeki ayni haklar ve taraf iradesine tabi olmayan işler dışında, sözleşme veya sözleşme dışı bir hukukî ilişkiden doğan uyuşmazlıkların çözümünü hakeme bırakma anlaşmasıdır. Uygulamada, sözleşmeye konulan tahkim şartı ya da ayrı bir tahkim anlaşması biçiminde düzenlenir.
Şekil:
Tahkim sözleşmesi yazılı şekle tabidir. Yazılılık; imzalı bir metin, taraflar arasında teati edilen mektup, telgraf, teleks, faks, elektronik ortam kayıtları ile sağlanabilir. Ayrıca dava dilekçesinde tahkim anlaşmasının varlığı ileri sürülür ve cevap dilekçesinde itiraz edilmezse, yazılı şekil şartı sağlanmış sayılır. Asıl sözleşmeye tahkim şartı içeren belgeye yollama yapılması hâlinde de tahkim sözleşmesi kurulmuş olur.
Geçersizlik iddiası sınırı:
Tahkim sözleşmesine karşı, asıl sözleşmenin geçersizliği veya tahkim şartının henüz doğmamış bir uyuşmazlığa ilişkin olduğu itirazı ileri sürülemez. Yargılama sırasında taraflar tahkime gitme konusunda anlaşırsa, mahkeme dosyayı ilgili hakem/hakem kuruluna gönderir.
Uygulama notu: Tahkim “mahkemelerin iş yükünü azaltma” amacını taşır. Bununla birlikte Futbol Federasyonu Tahkim Kurulu, Toplu İş Uyuşmazlıkları/Yüksek Hakem Kurulu ve Tüketici Hakem Heyeti gibi örneklerde zorunlu nitelikte veya benzeri idari/kurumsal tahkim türleri düzenlenmiştir.
Tahkime Elverişlilik (m. 408)
Özet: Tahkime elverişlilik, uyuşmazlığın tahkimle çözülebilir olup olmadığını ifade eder. Bazı uyuşmazlıklar kamu düzeni ve kişilik hâlleri sebebiyle tahkime elverişli değildir.
Elverişli olmayanlar:
- Taşınmaz üzerindeki ayni haklara ilişkin uyuşmazlıklar,
- Taraf iradesine tabi olmayan işler (ör. boşanma, babalık/soybağı, tapu iptal ve tescil) tahkime elverişli değildir.
Ayrıca çekişmesiz yargı işlerinde de tahkim yoluna gidilemez.
İtiraz Hakkından Feragat (m. 409)
Özet: Taraflar, tahkim sözleşmesinde veya HMK’da aksine kararlaştırılabilir nitelikteki kurala uyulmadığında itiraz edebilir. Ancak süresi içinde itiraz edilmeksizin tahkime devam edilirse, itiraz hakkı düşer.
Kural: Aykırılık öğrenildikten sonra iki hafta içinde (veya hakemlerin belirlediği süre içinde) itiraz edilmez ve yargılamaya devam edilirse, itiraz hakkından feragat edilmiş sayılır.
Tahkimde Görevli ve Yetkili Mahkeme (m. 410)
Özet: HMK’nın mahkemeye bıraktığı işlemlerde görevli ve yetkili mahkeme, tahkim yeri ve uyuşmazlığın konusuna göre belirlenir.
- Görev: Tahkim yeri esas alınarak asliye hukuk veya asliye ticaret mahkemesi.
- Tahkim yeri belirlenmemişse: Görev yine konusuna göre asliye hukuk/asliye ticaret; yetki ise davalının Türkiye’deki yerleşim yeri/oturduğu yer/işyeri mahkemesi.
Mahkemenin Yardımı (m. 411)
Özet: Mahkeme, yalnızca HMK’da açıkça izin verilen hâllerde tahkim yargılamasına yardım edebilir. Bu, tahkimin özerkliğini koruyan sınırlı bir destektir.
Tahkim İtirazı (m. 413)
Özet: Tahkime tabi bir uyuşmazlık için mahkemede dava açılırsa, karşı taraf ilk itiraz olarak tahkim itirazı ileri sürebilir.
- Tahkim sözleşmesi hükümsüz, tesirsiz veya uygulanamaz değilse, mahkeme itirazı kabul eder ve davayı usulden reddeder.
- Tahkim itirazının ileri sürülmesi, tahkim yargılamasının yürütülmesine engel değildir.
İhtiyati Tedbir ve Delil Tespiti (m. 414)
Özet: Aksi kararlaştırılmadıkça hakem/hakem kurulu, yargılama sırasında ihtiyati tedbir veya delil tespiti kararı verebilir; ancak ihtiyati haciz kararı veremez.
- Hakem, tedbiri teminata bağlayabilir.
- Hakem tedbiri, geçerli bir tahkim sözleşmesi bulunması kaydıyla mahkemece icra edilebilir kılınır.
- Zamanında/etkin hareket edilememesi gibi istisnai hâllerde taraf, mahkemeden ihtiyati tedbir/delil tespiti isteyebilir. Diğer hâllerde mahkemeye başvuru için ya hakemden izin ya da tarafların yazılı anlaşması gerekir.
- Tahkim öncesi/sırasında mahkemece verilen tedbir, kural olarak hakem kararının icra edilebilir hâle gelmesiyle veya dava hakemce reddedilirse kendiliğinden sona erer.
- Mahkemenin verdiği tedbir, hakem tarafından değiştirilebilir veya kaldırılabilir.
Hakem Sayısı (m. 415)
Özet: Taraflar hakem sayısını serbestçe belirler; ancak sayı tek olmalıdır. Kararlaştırılmamışsa sayı üç olarak kabul edilir.
Hakemlerin Seçimi (m. 416)
Özet: Taraflar seçim usulünü belirlemekte serbesttir; aksi halde HMK’daki usul uygulanır.
- Hakem olabilecek kişi: Yalnızca gerçek kişiler.
- Tek hakem: Taraflar anlaşamazsa, taraflardan birinin talebiyle mahkeme hakemi seçer.
- Üç hakem: Her taraf birer hakem seçer; bu iki hakem üçüncü hakemi belirler (başkan). Bir taraf bir ay içinde hakem seçmez veya iki hakem bir ayda üçüncüyü belirleyemezse, mahkemece seçim yapılır.
- Üçten fazla hakem: Son hakemi seçecek olanlar, taraflarca eşit sayıda belirlenir; aynı usul uygulanır.
- Nitelik şartı: Birden çok hakem varsa, en az bir hakem, alanında en az beş yıl kıdemli bir hukukçu olmalıdır.
Sözleşmeli usulde aksama (mahkeme müdahalesi):
Tarafların öngördüğü seçim yöntemi işlemeyip taraf/suçlanan hakem/üçüncü kişi kurala uymazsa mahkeme hakem(leri) seçer. Mahkeme, taraf sözleşmesini ve bağımsızlık–tarafsızlık ilkelerini gözetir. Bu kararlara kanun yolu kapalıdır.
Ret Sebepleri (m. 417)
Özet: Hakemlik önerisini kabulden önce, aday hakem tarafsızlık/bağımsızlığı gölgeleyen durumları açıklamak zorundadır; sonradan ortaya çıkanlar da gecikmeksizin bildirilir.
- Hakem, taraflarca kararlaştırılan niteliklere sahip değilse, usulde öngörülen bir ret nedeni varsa ya da tarafsızlığa gölge düşüren sebepler mevcutsa reddedilebilir.
- Taraf, kendi atadığı hakemi ancak atanma tarihinden sonra öğrenilen ret sebeplerine dayanarak reddedebilir.
Hakemin Reddi Usulü (m. 418)
Özet: Taraflar reddin usulünü kararlaştırabilir. Aksi hâlde HMK’daki süre ve yöntem uygulanır.
- Ret, hakemin/kurulun seçimini veya ret sebebinin öğrenildiği tarihi izleyen iki hafta içinde ve yazılı bildirimle yapılır.
- Reddedilen hakem çekilmez veya diğer taraf reddi kabul etmezse, hakem kurulu ret hakkında karar verir.
- Bir veya birden çok hakemin reddine ilişkin olumsuz kurul kararına karşı, bildirimden itibaren bir ay içinde mahkemeye başvurulabilir.
- Kurul çoğunluğunu düşürecek retler için doğrudan mahkeme yetkilidir; bu kararlara kanun yolu kapalıdır.
- Mahkemece çoğunluğu düşüren ret kabul edilirse tahkim sona erer; ancak tahkim sözleşmesinde hakem isimleri belirtilmemişse yeniden seçim yoluna gidilir.
Hakemlerin Sorumluluğu (m. 419)
Özet: Aksi kararlaştırılmadıkça, görevi kabul eden hakem haklı neden olmaksızın görevini yerine getirmezse tarafların bu nedenle uğradığı zararı tazmin eder. Hakemlerin sorumluluğunda Devletin birinci derecede sorumluluğu yoktur; hakem şahsen sorumludur.
Görevin Yerine Getirilememesi (m. 420)
Özet: Hakem, hukukî/fiilî sebeplerle görevini hiç veya zamanında yerine getiremiyorsa, görev çekilme veya tarafların anlaşmasıyla sona erer. Çekilmeye ilişkin ihtilaf doğarsa taraf, mahkemeden hakemin yetkisinin sona erdirilmesini isteyebilir; karar kesindir. Çekilme veya muvafakat, ret sebeplerinin kabulü anlamına gelmez.
Yeni Hakem Seçilmesi (m. 421)
Özet: Herhangi bir nedenle hakem görevi sona ererse, ilk seçim usulü izlenerek yeni hakem seçilir. Bu değişim için geçen süre tahkim süresinden sayılmaz. Tahkim sözleşmesinde hakem(ler)in adı soyadı belirtilmişse ve görevleri sona ererse, tahkim sona erer.
Hakemin Kendi Yetkisi Hakkında Karar Vermesi (m. 422)
Özet: Hakem/kurul, tahkim sözleşmesinin varlığı/geçerliliği dâhil kendi yetkisi hakkında karar verebilir (kompetenz–kompetenz). Tahkim şartı, sözleşmenin diğer hükümlerinden bağımsız değerlendirilir; asıl sözleşme hükümsüz olsa da bu, tahkim şartını kendiliğinden hükümsüz kılmaz.
- Yetkisizlik itirazı: En geç cevap dilekçesinde ileri sürülür. Hakemi bizzat seçmiş olmak, yetki itirazı hakkını ortadan kaldırmaz.
- Yetkiyi aşma itirazı: Derhâl ileri sürülmelidir.
- Gecikme haklı sebebe dayanıyorsa, süresinde ileri sürülmeyen itiraz kabul edilebilir.
- Yetkisizlik ön sorun olarak incelenir; yetkili görülürse yargılama sürdürülür ve esas hakkında karar verilir.
Tarafların Eşitliği ve Hukuki Dinlenilme Hakkı (m. 423)
Taraflar eşit hak ve yetkilere sahiptir; hukuki dinlenilme hakkı tam olarak sağlanır. Bu, tahkim yargılamasının temel usul güvencesidir.
Yargılama Usulünün Belirlenmesi (m. 424)
Taraflar, emredici hükümler saklı kalmak kaydıyla, uygulanacak yargılama usulünü serbestçe kararlaştırabilir veya bir tahkim kuralına yollama yapabilir. Aksi hâlde usul, hakem/kurul tarafından HMK hükümleri gözetilerek belirlenir.
Tahkim Yeri (m. 425)
Tahkim yeri, taraflarca veya onların seçtiği tahkim kurumu tarafından serbestçe belirlenir; belirlenmemişse, olayın özelliklerine göre hakem/kurul tarafından tespit edilir. Gerekliyse, taraflara önceden bildirmek şartıyla başka yerde toplanılabilir, duruşma/keşif gibi işlemler orada yapılabilir.
Dava Tarihi (m. 426)
Taraflar aksini kararlaştırmadıkça tahkim davası,
- Hakem seçimi için mahkemeye veya sözleşmeye göre yetkili kişi/kuruma başvurulduğu;
- Hakemleri tarafların belirlediği sistemde davacının kendi hakemini seçip karşı tarafa bildirdiği;
- Hakem(ler) ad-soyadının sözleşmede belirtildiği hâllerde ise tahkim talebinin karşı tarafa ulaştığı tarihte açılmış sayılır.
Mahkemeden ihtiyati tedbir/haciz alınmışsa, iki hafta içinde tahkim davası açılmalıdır; aksi halde tedbir/haciz kendiliğinden kalkar.
Tahkim Süresi (m. 427)
Taraflar aksini kararlaştırmadıkça,
- Tek hakemde hakemin seçildiği;
- Kurulda ise ilk toplantı tutanağının düzenlendiği tarihten itibaren bir yıl içinde esas hakkında karar verilir.
Süre, tarafların anlaşmasıyla veya taraflardan birinin başvurusu üzerine mahkemece uzatılabilir; karar kesindir.
Dava ve Cevap Dilekçesi (m. 428)
Taraflarca kararlaştırılan veya hakemin belirlediği sürede:
- Davacı, tahkim şartı/sözleşmesi ve varsa esas sözleşme, iddia vakıaları ve talebini sunar.
- Davalı, savunmasını ve dayandığı vakıaları bildirir.
Taraflar yazılı delillerini ekleyebilir, ileride sunacakları delilleri gösterebilir. Aksine anlaşma yoksa, iddia ve savunmalar değiştirilebilir/genişletilebilir; ancak gecikme ve karşı taraf için haksız güçlük doğuruyorsa hakem izin vermeyebilir. Kapsam, tahkim sözleşmesini aşacak biçimde genişletilemez.
Duruşma veya Dosya Üzerinden İnceleme (m. 429)
Hakem/kurul, delil ikamesi, sözlü beyan, bilirkişi açıklaması gerekçeleriyle duruşma yapabilir; yahut dosya üzerinden yürütme kararı alabilir. Aksine anlaşma yoksa, taraflardan birinin talebi üzerine uygun aşamada duruşma yapılır. Keşif, bilirkişi ve diğer toplantı/duruşma tarihleri ile gelmemenin sonuçları taraflara önceden bildirilir; sunulan dilekçe ve belgeler diğer tarafa tebliğ edilir.
Taraflardan Birinin Yargılamaya Katılmaması (m. 430)
- Davacı, haklı neden olmadan dava dilekçesini süresinde vermez veya usulsüzlükleri hakemin verdiği sürede gidermesse, tahkim sona erer.
- Davalının cevap vermemesi, iddiaların ikrarı/kabulü sayılmaz; yargılama devam eder.
- Taraflardan biri duruşmaya gelmez veya delil sunmaktan kaçınırsa, yargılama devam eder ve mevcut delillere göre karar verilebilir.
Bilirkişi Seçimi (m. 431)
Hakem/kurul;
- Rapor almak için birden çok bilirkişi seçebilir,
- Tarafların bilirkişiye açıklama ve belge vermelerini isteyebilir,
- Keşfe karar verebilir.
Aksine anlaşma yoksa, bilirkişiler rapor sonrası duruşmaya çağrılır; taraflar soru sorabilir, kendi özel bilirkişilerini dinletebilir.
Delillerin Toplanması (m. 432)
Taraflardan biri, hakemin onayı ile mahkemeden delil toplanmasında yardım isteyebilir.
Hakem Kurulunun Karar Vermesi (m. 433)
Aksi kararlaştırılmadıkça kurul oy çokluğuyla karar verebilir. Kurul başkanı, yetkilendirildiyse usule ilişkin bazı konularda tek başına karar alabilir. Taraflar açık yetki verdiyse hakem/kurul hakkaniyet–nasafet ölçütleriyle veya dostane çözüm yoluyla karar verebilir.
Sulh (m. 434)
Taraflar uyuşmazlıkta sulh olursa yargılama sona erer. Talep ahlâka/kamu düzenine aykırı değil ve tahkime elverişli ise sulh, hakem kararı olarak tespit edilir.
Tahkim Yargılamasının Sona Ermesi (m. 435)
Tahkim, nihai hakem kararıyla ya da şu hâllerle sona erer:
- Davalının itirazı üzerine davacının davasını geri alması (davalının kesin çözümde hukuki yararı varsa istisna),
- Tarafların yargılamayı sona erdirmede anlaşması,
- Yargılamanın gereksiz/imsânsız görülmesi,
- 427/2 uyarınca süre uzatım talebinin mahkemece reddi,
- Kararın oybirliği ile verileceği öngörülmüşse ve kurul oybirliği sağlayamazsa,
- 442/2 uyarınca gider avansının yatırılmaması.
Not: 437. madde saklıdır; yargılama sona erince hakemin yetkisi biter.
Hakem Kararının Şekli, İçeriği ve Saklanması (m. 436)
Kararda;
- Hakem(ler)in ad-soyadı,
- Taraflar ve varsa vekillerinin kimlik/ünvan/adresleri,
- Hukukî sebepler ve gerekçe,
- Açık ve kesin şekilde hak–borçlar ve yargılama giderleri,
- İptal davası açılabileceği ve süresi,
- Tahkim yeri ve tarih,
- Hakem(ler)in imzaları ve varsa karşı oy bulunur.
Aksi kararlaştırılmadıkça kısmi karar verilebilir. Karar, hakem/başkan/kurum tarafından taraflara bildirilir; aslı mahkemeye gönderilir ve mahkemece saklanır.
Hakem Kararının Tavzihi, Düzeltilmesi ve Tamamlanması (m. 437)
Taraflar, bildirimden itibaren iki hafta içinde;
- Maddi hataların düzeltilmesini,
- Belirli bir konunun/karar bölümünün tavzihini isteyebilir.
Hakem, karşı tarafın görüşünü alıp talebi haklı bulursa bir ay içinde düzeltir/tavzih eder (süre uzatılabilir). Hakem, karar tarihini izleyen iki hafta içinde kendiliğinden maddi hatayı düzeltebilir. Taraflar, bildirimden itibaren bir ay içinde karara bağlanmamış konular için tamamlayıcı karar isteyebilir; hakem bir ayda verir (en fazla bir ay uzatılabilir). Bu kararlar bildirilir ve asıl kararın parçası olur.
Tebligat (m. 438)
Aksi kararlaştırılmadıkça tebligat, 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre yapılır.
İptal Davası (m. 439)
Özet: Hakem kararına karşı yalnızca iptal davası açılabilir; tahkim yeri BAM’da açılır ve ivedilikle görülür.
İptal sebepleri (özet başlıklar):
- Ehlîyetsizlik/geçersiz tahkim sözleşmesi,
- Hakem seçiminde usulsüzlük,
- Kararın süresi içinde verilmemesi,
- Yetki konusunda hukuka aykırı karar,
- Tahkim sözleşmesi dışına çıkma/eksik karar/yetkiyi aşma,
- Usule aykırılık ve bunun esasa etkisi,
- Eşitlik ve hukuki dinlenilme hakkının ihlali,
- Tahkime elverişsizlik,
- Kamu düzenine aykırılık.
Tahkim sözleşmesi kapsamı dışında kalan kısım ayrılabiliyorsa, sadece o bölüm iptal edilir. Süre: Bildirimden itibaren bir ay. İptal davası, kararın icrasını durdurmaz; ancak para/eşya değeri kadar teminatla durdurma istenebilir. Kuralen dosya üzerinden incelenir; karara karşı temyiz yolu açıktır ve temyiz de icrayı durdurmaz. İptal kabul edilirse ve belirtilen bazı hâllerde, taraflar aksini kararlaştırmadıkça hakemleri ve süreyi yeniden belirleyebilir; eski hakemler de yeniden atanabilir.
Not: Hakem kararlarının kesinleşmesi icra için şart değildir; ancak BAM/Yargıtay’dan teminat karşılığında icranın durdurulması istenebilir.
Hakem Ücreti (m. 440)
Aksi kararlaştırılmadıkça ücret; dava değeri, uyuşmazlığın niteliği ve yargılamanın süresi dikkate alınarak hakem(ler) ile taraflar arasında kararlaştırılır. Taraflar, yerleşik kurallar/kurumsal tahkim kurallarına yollama yapabilir. Anlaşma yoksa Adalet Bakanlığı’nca her yıl hazırlanan ücret tarifesi uygulanır. Başkanın ücreti, diğer her bir hakem ücretinin %10 fazlasıdır; düzeltilme/yorum/tamamlama hâllerinde ek ücret ödenmez (aksi kararlaştırılmadıkça). Kararda yargılama giderleri gösterilir.
Yargılama Giderleri (m. 441)
Giderler;
- Hakem ve sekretarya ücretleri,
- Seyahat ve diğer masraflar,
- Bilirkişi ve yardımcıların ücret/keşif giderleri,
- Tanıkların onaylanan ölçüde seyahat ve masrafları,
- Vekâlet ücreti (AAÜT’ye göre),
- Mahkeme harçları,
- Tebligat giderlerini kapsar.
Avans ve Giderlerin Ödenmesi (m. 442)
Hakem/kurul, gider avansı talep edebilir; aksi kararlaştırılmadıkça eşit ödenir. Avans, kararda öngörülen sürede ödenmezse yargılama durdurulabilir; bildirimden itibaren bir ay içinde ödenirse devam eder, aksi hâlde sona erer. Karar sonrasında, yatırılan avansın harcama yer ve miktarları belgelendirilir; kalan avans iade edilir. Aksi kararlaştırılmadıkça giderler haksız çıkan tarafa yükletilir; kısmi haklılıkta oranlanır. Sulh/sona erme kararında da giderler gösterilir.
Yargılamanın İadesi (m. 443)
Sekizinci Kısım Üçüncü Bölüm hükümleri tahkime uygun düştüğü ölçüde uygulanır. Tahkimde iade sebeplerinden 375/1 (b), (c), (e), (f), (g), (h), (ı), (i) bentleri geçerlidir; dava mahkemede görülür. Talep kabul edilirse, mahkeme hakem kararını iptal eder ve uyuşmazlığı yeniden karar verilmek üzere yeni hakeme/kurula gönderir; seçim 421. maddeye göre yapılır.
Uygulanmayacak Hükümler (m. 444)
Bu kısımda düzenlenen alanlarda, aksine hüküm olmadıkça HMK’nın diğer hükümleri uygulanmaz.
Son Hükümler
Elektronik İşlemler (m. 445)
Özet: UYAP, adalet hizmetlerinin elektronik ortamda yürütülmesi için oluşturulmuş bilişim sistemidir. Elektronik süreçlerde veriler kaydedilir/saklanır; süre gün sonunda biter.
- Güvenli elektronik imza ile dava açılabilir, harç/avans ödenebilir, dosyalar incelenebilir. Fizikî düzenlenmesi öngörülen tutanak ve belgeler elektronik hazırlanıp gönderilebilir; ayrıca fizikî gönderim/örnek aranmaz.
- Elektronik ortamdan fizikî örnek çıkarılması gerektiğinde, aslının aynı olduğu belirtilerek hâkim veya yazı işleri müdürü tarafından imzalanır ve mühürlenir.
- UYAP kullanımına ilişkin usul ve esaslar yönetmelikle düzenlenir; çekişmesiz yargı ve geçici hukukî koruma işlemleri dâhil tüm işlemlerde uygulanır.
Disiplin Para Cezası (m. 446)
Özet: Disiplin para cezası, yargılamanın düzenli işleyişini ve kamu düzenini korumak için derhâl infazı gereken, verildiği anda kesin olan bir yaptırımdır.
- Bu ceza seçenek yaptırımlara çevrilemez ve adli sicilde yer almaz.
- Tahsili, 6183 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılır.
- Tekrar hatırlatma: Disiplin para cezası, seçenek yaptırımlara çevrilemez; adli sicil kayıtlarında yer almaz.
Avukat Gökhan Yağmur Kimdir?
Av. Gökhan Yağmur, İstanbul merkezli olarak faaliyet gösteren, ceza hukuku, aile hukuku, ticaret hukuku ve fikri mülkiyet hukuku alanlarında uzmanlaşmış bir avukattır. Uzun yıllara dayanan mesleki deneyimiyle birlikte yalnızca dava ve uyuşmazlıkların çözümünde değil, aynı zamanda önleyici hukuk danışmanlığı, sözleşme yönetimi ve şirketlere stratejik hukuki destek sunmaktadır.
Ceza yargılamaları, boşanma ve velayet davaları, ticari uyuşmazlıklar ve marka–patent süreçlerinde müvekkillerine etkin savunma ve çözüm odaklı yaklaşımıyla hizmet vermektedir. Ayrıca TÜRKPATENT, USPTO ve EUIPO nezdinde marka tescili ve fikri mülkiyet koruması konularında hem yerli hem de yabancı müvekkillere danışmanlık sağlamaktadır. – Turkey Brand Law
Kurucusu olduğu Hukuk Plus, HukukBankasi.net ve diğer dijital projeleriyle hukuk öğrencileri, stajyer avukatlar ve meslektaşlara yönelik özgün bir ekosistem geliştirmiştir. Bu sayede hukuk bilgisinin paylaşımı, güncel içtihatların takibi ve mesleki dayanışmanın güçlenmesine katkı sunmaktadır.
Av. Gökhan Yağmur, girişimci vizyonu ile yalnızca klasik avukatlık hizmeti sunmakla kalmayıp; marka yönetimi, e-ticaret hukuku, uluslararası şirket danışmanlığı ve dijital hukuk çözümleri alanlarında da fark yaratan çalışmalara imza atmaktadır.
Daha fazla bilgi için:
📌 www.gokhanyagmur.com
📌 www.gokhanyagmur.com.tr
📞 0542 157 06 34
Yolculuk Süresini Hesaplayın
Yakındaki yerler için seyahat süresini ve yol tariflerini görün
