Belli Hakları Kullanmaktan Yoksun Bırakılma Nedir? (TCK 53)
Belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılma; bir suç nedeniyle toplumla güven ilişkisi zedelenen kişinin, belirli bir süre boyunca kimi hakları kullanmasının yasaklanması şeklinde uygulanan bir güvenlik tedbiridir (TCK m.53). Örneğin sürücü belgesinin geri alınması ya da bir meslek veya sanatın belli bir zaman diliminde icrasının engellenmesi buna dahildir. Belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılma, failde varsayılan tehlikelilik haline dayanır ve öğretide kimi zaman “ek ceza” ya da “fer’i ceza” olarak da adlandırılır.
Özet: Bu bölüm, belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılma tedbirinin hukuki mahiyetini, dayanaklarını ve uygulama biçimlerini tanımlar; güvenlik tedbiri olarak niteliğini vurgular ve örnekler üzerinden kapsamını açıklar.
Belli Hakları Kullanmaktan Yoksun Bırakılmanın Türleri
Belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılma üç ana yoldan karara bağlanabilir: (i) mahkûmiyetin kanuni sonucu olarak otomatik uygulama (TCK m.53/1), (ii) bazı hak ve yetkilerin kötüye kullanılmasına bağlı yasaklama (TCK m.53/5), (iii) mahkemenin takdirine dayalı yasaklama (TCK m.53/6).
1. Mahkûmiyetin Kanuni Sonucu Olarak Belli Hakları Kullanmaktan Yoksun Bırakma (TCK 53/1)
Bu kısımda, belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılma tedbirinin, kasten işlenen suç dolayısıyla hapis cezasına mahkûmiyetin kanuni/zorunlu sonucu olarak nasıl uygulandığı açıklanmaktadır. Karar, hâkimin takdirine bağlı olmayıp hükmün doğal sonucu olarak ortaya çıkar.
Özet: TCK m.53/1 uyarınca kasten işlenen suçlarda hapis cezası, bazı hakların kendiliğinden kısıtlanmasını doğurur. Mahkeme bu tedbire hükmetmese dahi infaz aşamasında uygulanır; taksirli suçlarda ise aynı zorunluluk yoktur.
TCK m.53/1’in Kapsamı
TCK m.53/1’e göre kasten işlenen suçtan hapis cezasına mahkûmiyet, aşağıdaki haklardan belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılma sonucunu doğurur:
- Kamu görevi üstlenilmesi (TBMM üyeliği dâhil) ve kamu kurum/kuruluşlarında atamaya ya da seçime bağlı tüm memuriyet ve hizmetlerde istihdam,
- Seçme ve seçilme ehliyeti (Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararı nedeniyle bu bent uygulanmamaktadır.¹),
- Velayet; ayrıca vesayet veya kayyımlık görevleri,
- Vakıf, dernek, sendika, şirket, kooperatif ve siyasi parti tüzel kişiliklerinde yönetici/denetçi olma,
- Kamu kurumunun veya kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşunun iznine tabi bir meslek veya sanatı, serbest meslek erbabı veya tacir olarak kendi sorumluluğu altında icra etme.
Zorunlu Uygulama ve İnfaz Aşaması
Kasten işlenen suçlar yönünden belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılma, mahkûmiyetin kendiliğinden doğan sonucudur; mahkemenin takdiri söz konusu değildir. 5237 sayılı TCK’da güvenlik tedbiri olarak öngörülen bu yasaklılık, kararda açıkça yazmasa bile infazda uygulanır ve kazanılmış hak oluşturmaz; aleyhe bozma yasağı kapsamında değerlendirilemez (YCGK-K.2016/24). TCK m.51/1’deki güvenlik tedbirleri hükümde gösterilmemiş olsa dahi infaz, belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılma varmış gibi yürütülür.
Taksirli Suçlar ve Zorunlu Sonuç
Taksirle ya da bilinçli taksirle işlenen suçlarda kanuni/otomatik bir güvenlik tedbiri yoktur. Zira belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılmanın mahkûmiyetin zorunlu sonucu olması, sadece doğrudan veya olası kast hallerinde söz konusudur. Taksirli suçlarda, hâkim TCK m.53/6 uyarınca takdiren tedbire hükmedebilir.
Adlî Para Cezası ve Seçenek Tedbirler
Adlî para cezası mahkûmiyetinde TCK m.53/1’deki belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılma uygulanamaz. Hapis cezasının adli para cezasına ya da TCK m.50 kapsamındaki seçenek tedbirlere çevrilmesi halinde de (TCK m.50/5) aynı sonuç geçerlidir; zorunlu hak yoksunluğu kararı verilemez.
Erteleme, Koşullu Salıverme ve HAGB İlişkisi
Kısa süreli hapis cezasının ertelenmesi durumunda TCK 53/1 hükümleri uygulanamaz. Buna karşılık uzun süreli hapis cezasının ertelenmesi, belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılmanın önüne geçmez. Ayrıca TCK m.53/3 gereği, hapis cezası ertelenen, denetimli serbestlikle infaz edilen veya koşullu salıverilen hükümlünün kendi altsoyu üzerindeki velayet/vesayet/kayyımlık yetkileri bakımından TCK m.53/1 uygulanmaz. HAGB ise hükmün hukuki sonuç doğurmamasını ifade ettiğinden, HAGB kararı verilen kişi hakkında bu tedbir uygulanamaz.
Uygulama Hatalarına İlişkin İçtihat Örneği
Yüklenen suçu TCK 53/1-e kapsamındaki hak ve yetkileri kötüye kullanarak işlediği kabul edildiği hâlde TCK 53/5 uygulanmaması; kısa süreli hapis ertelenmesine rağmen TCK 53/1’e göre hak yoksunluğu verilerek TCK 53/4’e aykırı davranılması bozma nedenidir (Y5CD-K.2019/2066).
Özel Kanunlar ve Medenî Hukuk Boyutu
5237 sayılı TCK dışında, bazı özel kanunlar da mahkûmiyete bağlı belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılma sonuçları öngörebilir. Medenî Kanun uyarınca bir yıl veya daha fazla hapis cezası alan kişi kısıtlanır ve kendisine vasi atanır (MK m.407). Örneğin “hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma” suçundan 3 yıl hapis alan kişi vesayet altına alınır; koşullu salıverilme ile hapis hali sona erdiğinde vesayet de kendiliğinden kalkar (MK m.471) (Y2HD-K.2005/8442).
Yasaklılık Süresinin Hesabı ve Bihakkın Tahliye
TCK m.53/1’e dayalı yasaklılığın süresi (vesayet hariç) cezanın tamamen infazına kadar devam eder. Bihakkın tahliye tarihi, belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılmanın da bittiği tarihtir. Örneğin 2 yıl hapis ve 2 yıl denetim süresi verilen bir dosyada, infaza 01.01.2018’de başlandıysa, denetimin sona erdiği 01.01.2020 tarihi bihakkın tahliye tarihidir; seçilme yeterliliği ancak bu tarihten sonra doğar.
Cezaevinde Olmadan İnfaz ve (e) Bendinin Uygulanması
Hükümlünün cezası cezaevi dışında ertelenme/denetimli serbestlik yoluyla infaz ediliyorsa, kendi altsoyu üzerindeki velayet/vesayet/kayyımlık yetkilerine TCK m.53/1 uygulanmaz. Ayrıca TCK 53/1-e uyarınca, hâkim belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılma tedbirini uygulamama yönünde karar verebilir.
TCK m.53/3’ün Metni
“(3) Mahkûm olduğu hapis cezası ertelenen veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanarak cezası infaz edilen ya da koşullu salıverilen hükümlünün kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından yukarıdaki fıkralar hükümleri uygulanmaz. (…) Birinci fıkranın (e) bendinde söz konusu edilen hak yoksunluğunun uygulanmamasına karar verilebilir.”
İçtihat: Uzun süreli hapis cezası ertelenen sanık yönünden TCK 53/3 göz ardı edilerek 53/1-c kapsamındaki hakların koşullu tahliye tarihine kadar belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılma şeklinde kısıtlanması bozma nedenidir (Y15CD-K.2020/3945).
2. Bazı Hak ve Yetkilerin Kötüye Kullanılması Nedeniyle Yasaklama (TCK 53/5)
Bu düzenleme, TCK m.53/1’de sayılan hak ve yetkilerden birinin kötüye kullanılması suretiyle suç işlendiğinde devreye girer. Hükmolunan cezanın tamamlanmasından sonra başlamak üzere, ilgili hak ve yetkinin kullanılmasının cezanın yarısından bir katına kadar yasaklanmasına karar verilebilir.
Özet: Belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılma burada, suça konu hak veya yetkinin kötüye kullanılmasına bağlı olarak ayrıca ve infazdan sonra uygulanır. Hapis cezasında süre, ceza süresine; adlî para cezasında ise hükümdeki gün sayısına göre belirlenir.
Hangi Hallerde Uygulanır?
TCK m.53/5’in uygulanabilmesi için suçun, TCK m.53/1’de sayılan bir hak/ yetkinin kötüye kullanılması suretiyle işlenmiş olması gerekir. Örnekler:
- Avukatın avukatlık yetkisini kötüye kullanması,
- Muhasebeci, mali müşavir, noter, mimar, mühendis gibi mesleklerin icrası sırasında yetkinin kötüye kullanılması,
- Velayet/vesayet/kayyımlık gibi statülerin kötüye kullanılması.
İçtihat: TCK 53/1-e’deki yetkiyi kötüye kullanarak suç işleyen sanık hakkında, cezanın infazından sonra başlamak üzere belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılma verilmemesi bozma nedenidir (Y5CD-K.2014/5808).
Başlangıç Zamanı ve Örnek Zaman Çizelgesi
Yasaklılık, bihakkın tahliye ile başlar. Örneğin mühendislik yetkisini kötüye kullanarak sahtecilik suçundan 2 yıl hapis ve TCK 53/5 gereği 1 yıl mühendislik yasağı verilen bir kişide, infaza 01.01.2018’de başlanmışsa 01.01.2020 bihakkın tahliye; yasaklılık 01.01.2020–01.01.2021 arasındadır. Hapis ertelenmişse, denetim süresinin bitiminden sonra yasaklama uygulanır.
Hapis ve Adlî Para Cezasında Uygulama
TCK m.53/5, hem hapis hem de adli para cezalarında uygulanabilir; ancak suçun kasten işlenmiş olması gerekir.
İçtihat: TCK 53/1-e yetkisini kötüye kullanarak suç işleyen ve adli para cezasına mahkûm edilen sanık hakkında belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılma verilmemesi bozma nedenidir (Y9CD-K.2021/3218).
Erteleme Olsa da Yasaklama
Kısa veya uzun süreli hapis cezası ertelense bile, TCK m.53/5 koşulları varsa belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılma kararı verilmelidir.
İçtihat: Kısa süreli hapis ertelenmesine rağmen TCK 53/1 uyarınca hak yoksunluğuna hükmedilmesi (TCK 53/4’e aykırı) ve ayrıca TCK 53/5’in uygulanmaması bozma nedenidir (Y5CD-K.2019/6691). Benzer şekilde zimmet/görevi kötüye kullanma dosyalarında TCK 53/1 ve 53/5 hükümlerinin doğru sırayla ve kapsamda uygulanmaması bozma nedenidir (Y5CD-K.2020/12453).
Sürenin Belirlenmesi ve Birlikte Cezalar
Hâkim, belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılma süresini kanuni sınırlar içinde takdir eder.
- Adlî para cezasında yasaklılık, hükümdeki gün sayısının yarısından bir katına kadar belirlenir.
- Hapis ve adlî para cezaları birlikteyse, süre yalnız hapis cezası esas alınarak hesaplanır. Zira cezalar birbirinden bağımsızdır ve toplanamaz (5275 sayılı Kanun m.99/1).
3. Mahkemenin Takdir Hakkı Çerçevesinde Yasaklama (TCK 53/6)
Bazı şartlar gerçekleştiğinde, mahkeme takdiren belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılma kararı verebilir (TCK m.53/6). Bu düzenleme taksirli suçlara özgüdür ve belirli hakların sınırlı süreyle kullanımını engeller.
Özet: TCK m.53/6, meslek/sanatın veya trafik düzeninin gerektirdiği dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırılık sebebiyle işlenen taksirli suçlarda, 3 ay ile 3 yıl arasında meslek/sanat icra yasağı veya sürücü belgesinin geri alınması kararı verilmesine imkân tanır. Yasak, hükmün kesinleşmesiyle yürürlüğe girer ve infaz bitiminden itibaren işlemeye başlar.
TCK m.53/6’nın Metni ve Kapsamı
“Belli bir meslek veya sanatın ya da trafik düzeninin gerektirdiği dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırılık dolayısıyla işlenen taksirli suçtan mahkûmiyet halinde, üç aydan az ve üç yıldan fazla olmamak üzere, bu meslek veya sanatın icrasının yasaklanmasına ya da sürücü belgesinin geri alınmasına karar verilebilir. Yasaklama ve geri alma hükmün kesinleşmesiyle yürürlüğe girer ve süre, cezanın tümüyle infazından itibaren işlemeye başlar.”
Uygulama Şartları ve Örnekler
Hâkim, iki tür belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılma kararı verebilir:
- Meslek/sanat icrasının yasaklanması (taksirli fiil ile icra edilen meslek arasında illiyet bulunmalı),
- Sürücü belgesinin geri alınması (trafik düzenine aykırı taksirli fiiller).
Her iki yasaklama da sadece taksir/bilinçli taksir hallerinde ve 3 ay–3 yıl aralığında mümkündür. Kasten işlenen suçlarda TCK m.53/6 uygulanmaz; bunun yerine TCK m.53/1 veya m.53/5 gündeme gelebilir. Örneğin TCK m.179 (trafik güvenliğini tehlikeye sokma) kasten işlenen bir suç olduğundan, 1 promilin üzerinde alkollü araç kullanmada sürücü belgesi TCK m.53/6’ya dayalı olarak geri alınamaz; bunun yerine şartları varsa TCK m.53/1 kapsamında belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılma gündeme gelebilir. (Karayolları Trafik Kanunu m.48/5’teki idari ehliyet yaptırımı saklıdır.)
Erteleme, Para Cezası ve Tedbirin Niteliği
Taksirli suçlarda adli para cezası, hapis ya da erteleme kararı verilmiş olması sonucu etkilemez; mahkeme yine belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılma yönünde takdir kullanabilir.
İçtihat: Sürücü belgesinin geri alınması ceza değil tedbir niteliğindedir; bu nedenle ertelenemez (Y9CD-K.2007/5516).
Meslek/Sanat ve Ruhsata Tâbilik
TCK m.53/6’da geçen meslek/sanat, bir kamu kurumunun iznine tabi olabileceği gibi serbest piyasada yürütülen faaliyetleri de kapsar; ancak ruhsat/izin gerektiren bir icra söz konusu olmalıdır.
- Örnek: Bir doktorun ameliyat sırasındaki hatalı uygulaması sonucu ölüm meydana gelirse, taksirle öldürme oluşur; meslek icrası ile fiil arasında illiyet bulunduğundan belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılma (meslek yasağı) 3 ay–3 yıl aralığında uygulanabilir.
- Karşı örnek: Bir doktorun muayenehanesinde ihmal sonucu yangın çıkması ve bir kişinin yaralanması halinde taksirle yaralama oluşabilir; ancak fiil mesleğin icrası sırasında gerçekleşmediği için meslek yasağı verilmez.
İnfaz Zamanlaması ve Sürücü Belgesi Uygulaması
Taksir veya bilinçli taksirle işlenen suç nedeniyle verilen meslek yasağı veya sürücü belgesinin geri alınması kararının süresi, cezanın tümüyle infazından sonra işlemeye başlar (TCK m.53/6-son).
Uygulamada, belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılma kapsamında sürücü belgesi, karar kesinleşince denetimli serbestlik müdürlüğünce tebliğ edilerek muhafaza altına alınır ve infaz tamamlanana dek kullanılamaz. İnfaz biter bitmez, örneğin 01.01.2018–01.01.2021 arasında hapis cezası çeken ve 2 yıllık ehliyet geri alma tedbiri olan hükümlü bakımından, 01.01.2021–01.01.2023 arası süre işleyecek ve toplamda 5 yıllık bir dönem boyunca araç kullanamayacaktır.
Adlî Sicil Kaydı ve Kanun Yolları
Belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılma dâhil tüm güvenlik tedbirlerine ilişkin kararlar adli sicile kaydedilir (Adli Sicil Kanunu m.4/1-e). Bu tedbirler yönünden itiraz yolu yoktur; ancak istinaf mümkündür. İstinafın reddi halinde ise temyiz yolu kapalıdır.
Özet: Güvenlik tedbiri kararları adli sicile işlenir. Belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılma kararlarına karşı itiraz yolu bulunmaz; istinafa gidilebilir, fakat istinaf reddedilirse temyiz başvurusu yapılamaz.
Not
Seçme ve seçilme ehliyetine ilişkin bende dair Anayasa Mahkemesi iptal kararı nedeniyle bu bent uygulanmamaktadır.
Belli Hakları Kullanmaktan Yasaklılık (TCK 53) Yargıtay Kararları
Özet: Bu bölümde, belli hakları kullanmaktan yasaklılık kurumunun TCK 53 bağlamındaki kapsamı ve Yargıtay içtihatları ışığında uygulama esasları ele alınmaktadır. Amaç, TCK 53/1, 53/5 ve 53/6 hükümlerinin birbirinden farklarını, aleyhe bozma yasağıyla ilişkisini ve somut kararlardaki ölçütleri açıklığa kavuşturmaktır. Açıklamalar, karar metinlerindeki hukuki gerekçeler korunarak, belli hakları kullanmaktan yasaklılık uygulamasının sınırlarını ayrıntılandırır.
Belli Hak ve Yetkilerin Kullanılmasının Yasaklanması (TCK 53/5) ve Aleyhe Bozma Yasağı
Özet: Yargıtay Ceza Genel Kurulu, belli hakları kullanmaktan yasaklılık bakımından TCK 53/1 ile 53/5’i ayrı rejimler olarak görür. 53/1 hükmü mahkûmiyetin kanuni/doğal sonucu olup kararda yazmasa da infazda uygulanır ve aleyhe bozma yasağı kapsamında değerlendirilmez. Buna karşılık 53/5, cezanın infazından sonra başlayan ve kararda açıkça gösterilmesi gereken bağımsız bir güvenlik tedbiridir; bu yönüyle aleyhe bozma yasağı kapsamındadır.
Ceza Genel Kurulu’nun Yaklaşımı
YCGK’nın yerleşik kararlarına göre TCK 53/1’deki belli hakları kullanmaktan yasaklılık, hükmün doğal sonucu olduğu için kararda yer almasa dahi aleyhe bozma yasağına tabi değildir. Ancak TCK 53/5, mahkûmiyetin kanuni sonucu olmayıp ayrıca hükümde gösterilmesi gereken bir tedbirdir; bu nedenle aleyhe bozma yasağı kapsamındadır (CGK 20.09.2011, 104-183; CGK 2021/180 E., 2021/379 K.).
Kesin Adli Para Cezası ile Birlikte Hükmedilen Güvenlik Tedbirinin İstinaf/Temyiz
Özet: TCK’da ceza yanında güvenlik tedbirleri de yaptırım türü olarak düzenlenmiş; CMK m.223 ile bu tedbirlere ilişkin kararlar hüküm sayılmıştır. Belli hakları kullanmaktan yasaklılık dâhil güvenlik tedbirleri, kesin nitelikteki hükümlere dahi temyiz edilebilirlik kazandırabilir. Tekerrür de güvenlik tedbiri mahiyetinde olduğundan, adli para cezası kesin olsa bile güvenlik tedbiri içeren hükümler temyize açıktır.
YCGK ve Yargıtay 4. CD’nin Değerlendirmesi
TCK m.2 gereğince güvenlik tedbirlerinde kanunilik ilkesi geçerlidir; 53–60. maddeler arasında sayılan tedbirler yanında özel kanunlarla da öngörülebilir. CMK m.223, güvenlik tedbirlerine hükmedilmesini “hüküm” saydığından, bu kararlar temyiz yeteneği taşır. Bu itibarla adli para cezasıyla birlikte hükmolunan güvenlik tedbiri (ör. mükerrirlere özgü infaz) varsa, hüküm temyize tabidir (YCGK 2014/6-250 E., 2015/409 K.; Yargıtay 4. CD 2017/24958).
Tali Kusur Halinde Sürücü Belgesinin Geri Alınma Süresi
Özet: Belli hakları kullanmaktan yasaklılık kapsamında TCK 53/6 ile sürücü belgesinin geri alınması, kusurun ağırlığı ve orantı ilkesi gözetilerek belirlenmelidir. Tali kusurda üst sınırdan yasaklama ölçüsüz sayılabilir. Ayrıca adli para cezası hesabında gün sayısı doğru uygulanmalıdır.
İçtihat Örnekleri
- Adli para cezası hesabında 365 gün yerine 360 gün esas alınarak eksik miktar belirlenmesi hukuka aykırıdır; sanığın tali kusurlu olması karşısında 1 yıllık geri alma isabetli görülmüştür (Y12CD 2017/5173).
- Tali kusur gözetilmeksizin ehliyetin 3 yıl (üst sınır) geri alınması orantısızdır (TCK 3/1) (Y12CD 2016/10359).
Hakların Yasaklanma Süresinin Ayrı Ayrı Gösterilmesi Gereği
Özet: TCK 53/1 kapsamındaki farklı bentlerdeki haklar yönünden belli hakları kullanmaktan yasaklılık süreleri aynı değildir. (c) bendi, altsoyu bakımından koşullu salıverilmeye; diğer kişiler yönünden infazın tamamına bağlıdır. Bu nedenle hükümde bentlere göre ayrı ayrı süre gösterilmelidir.
Yargıtay İçtihadı
53/1-a, b, d, e bentleri bakımından yasaklılık infaz sonuna kadar; 53/1-c yönünden ise altsoyu için koşullu salıverilmeye, diğer kişiler için infazın tamamına kadar sürer. Bu ayrım gözetilmeden tek bir süre belirlenmesi hukuka aykırıdır (Y7CD 2017/4718).
Ehliyetin (Sürücü Belgesi) Geri Alınma Süresinin Belirlenmesi
Özet: TCK 53/6, sürücü belgesinin 3 aydan 3 yıla kadar geri alınmasına imkân tanır. Belli hakları kullanmaktan yasaklılık süresi, fiilin ağırlığı, adalet ve hakkaniyet ölçütleriyle orantılı gerekçeyle belirlenmelidir; “işleniş özellikleri” gibi soyut ifadelerle üst sınırdan belirleme yapılamaz.
Yargıtay Ölçütü
Sırf “suçun işleniş özellikleri” denilerek 3 yıl (üst sınır) geri alma kararı verilmesi isabetsizdir; orantı ve gerekçelendirme şarttır (Y12CD 2017/8574).
Bir Hak veya Yetkinin Kötüye Kullanılması Nedeniyle Yasaklılık Şartları (TCK 53/5)
Özet: TCK 53/5’in uygulanabilmesi için suça konu hak/ yetkinin 53/1’de sayılanlardan olması ve bu hak/ yetkinin kötüye kullanılması gerekir. Belli hakları kullanmaktan yasaklılık, cezanın infazından sonra başlar ve hükümde açıkça gösterilmelidir.
İçtihat
Hak ve yetki kötüye kullanılarak işlenen suçlarda, cezanın infazından sonra başlamak üzere 53/5 uyarınca yasaklama kararı verilmemesi bozma nedenidir (Y5CD 2014/5808; ayrıca adli para cezasında da uygulanır: Y9CD 2021/3218).
Memuriyetten Yasaklama Kararı Nasıl Verilir? (TCK 53/5)
Özet: 53/5 kapsamında yasaklama, kötüye kullanılan hak/ yetkinin tamamını kapsamalıdır. Belli hakları kullanmaktan yasaklılık kararı, yalnızca “memuriyet görev ve yetkileri” ile sınırlandırılamaz; 53/1-a’daki hak ve yetkiler bütünüyle yasaklanmalıdır.
Yargıtay Uygulaması
Zimmet ve resmi belgede sahtecilikte 53/1-a yetkisi kötüye kullanılmışsa, 53/5 uyarınca “53/1-a kapsamındaki hak ve yetkilerin” kullanılmasının yasaklanması gerekir; sadece “memuriyet” ibaresiyle sınırlı yasaklama hukuka aykırıdır (Y5CD 2016/7096).
Sürücü Belgesinin (Ehliyetin) Geri Alınması Kararında Doğru Hüküm Türü
Özet: TCK 53/6, sürücü belgesinin “geri alınmasına” karar verilmesini öngörür. Belli hakları kullanmaktan yasaklılık kapsamında “kullanmaktan yasaklama” ifadesi yerine “geri alma” kararı kurulmalıdır.
Karar Örneği
Sürücü belgesinin geri alınması gerekirken “kullanmaktan yasaklama” şeklinde hüküm kurulması hukuka aykırıdır (Y12CD 2016/13299).
Trafik Güvenliğini Tehlikeye Sokmada Ehliyet Geri Alınamaz (Kast–Taksir Ayrımı)
Özet: TCK 53/6 yalnızca taksirli suçlarda uygulanır. Kasıtlı suçlarda belli hakları kullanmaktan yasaklılık kapsamında ehliyet geri alma kararı verilemez.
İçtihat
Trafik güvenliğini tehlikeye sokma (kasıtlı suç) mahkûmiyetinde TCK 53/6’ya dayalı geçici geri alma kararı verilemez (Y12CD 2015/972).
Müteahhitlik TCK 53/6 Anlamında “Meslek veya Sanat” Değildir
Özet: TCK 53/6 kapsamında meslek/sanat yasağı için ruhsat/izin şartı aranır. Belli hakları kullanmaktan yasaklılık kararı, ruhsatnameye bağlı olmayan ticari faaliyetler (ör. müteahhitlik) yönünden verilemez.
Yargıtay Uygulaması
Müteahhitlik ve benzeri ruhsata bağlı olmayan işler için 53/6’ya göre meslek icra yasağı konulması çalışma özgürlüğünü ölçüsüz kılar ve hukuka aykırıdır (Y12CD 2017/4827; 2016/9049; 2014/15579).
Mesleği Yerine Farklı Bir Görev İfa Eden Kişiye 53/6 Uygulanamaz
Özet: Belli hakları kullanmaktan yasaklılık için, yasaklanan meslek/sanat ile suç arasında illiyet ve ruhsata bağlı icra şartı aranır. Sadece unvanın varlığı yeterli değildir; fiilen yapılan işin ruhsata bağlı olup olmadığına bakılır.
Karar Örnekleri
- İnşaat mühendisi olup özel şirkette proje müdürü olarak çalışan sanık yönünden 1 yıllık yasaklama hukuka aykırıdır (Y12CD 2016/9391).
- Mimar olup müteahhitlik yapan sanığa, müteahhitlik ruhsata bağlı olmadığından 6 ay yasak getirilmesi isabetsizdir (Y12CD 2017/3013).
Ruhsatnameye Tabi Olmayan Ticari İşlerde 53/6 Uygulanamaz
Özet: 53/6 kararı verilebilmesi için mesleğin ruhsatnameye bağlı icrası aranır. Belli hakları kullanmaktan yasaklılık bu koşul yoksa uygulanamaz; mahkeme mesleğin niteliğini somutlaştırmalıdır.
İçtihat Serisi
- İşletmecilik faaliyeti ve şirket ortaklığı yönünden ruhsata bağlılık saptanmadan 9 aylık yasaklama hukuka aykırıdır (Y12CD 2017/136; 2014/16101; 2014/15023).
Seçenek Yaptırıma Çevirme ve 53/6 Tedbiri İlişkisi
Özet: TCK 50/1-e ancak suç, ehliyet/ruhsat ya da meslek/sanat icrasıyla bağlantılı ise uygulanabilir. Belli hakları kullanmaktan yasaklılık kapsamında sürücü belgesi geri alınabiliyorken, hapis cezasını “ehliyet geri alma”ya çevirmek her durumda mümkün değildir.
Yargıtay Ölçütü
Trafik kurallarına aykırı taksirle yaralamada 53/6 ile geri alma mümkün iken, şoförlük meslek olmadığı hâlde 50/1-e çerçevesinde hürriyeti bağlayıcı cezayı “5 ay ehliyet geri alma”ya çevirmek hukuka aykırıdır (Y12CD 2014/10073).
Hangi Somut Meslek veya Sanatın Yasaklandığı Hükümde Gösterilmelidir
Özet: Belli hakları kullanmaktan yasaklılık kararı, somut meslek/sanat belirtilmeden soyut ifadelerle kurulamaz. Hüküm, çalışma özgürlüğünü sınırladığı için hangi mesleğin yasaklandığını açıkça göstermelidir.
Uygulama
Soyut biçimde “meslek veya sanatın icrasının yasaklanması” kararı kurulması hukuka aykırıdır (Y12CD 2014/15172).
TCK m.53 Hükmünün Uygulanmasının Unutulması
Özet: 53/1 kapsamındaki belli hakları kullanmaktan yasaklılık, mahkûmiyetin kanuni sonucu olduğundan hükümde yer almasa da infazda dikkate alınır. Bu eksiklik bozma sebebi yapılmayabilir.
İçtihat
53/1’e hükmolunmamış olsa dahi, infaz aşamasında gözetilmesi olanaklı olduğundan bozma nedeni yapılmamıştır (Y15CD 2018/5419).
TCK m.53 ve Velayet Hakkını Kullanmaktan Yoksun Bırakma
Özet: 53/3 gereğince sanığın altsoyu üzerindeki velayet/vesayet/kayyımlık yetkileri için koşullu salıverilme; altsoyu dışındakiler için infazın tamamı esas alınır. Belli hakları kullanmaktan yasaklılık hükmünde bu ayrım gözetilmelidir.
Yargıtay Uygulaması
53/1-c kapsamındaki yetkilerin altsoyu/diğer kişiler ayrımı gözetilmeksizin tek bir süreyle sınırlandırılması bozma nedenidir (Y7CD 2019/30374).
Sürücü Belgesi, Cezanın Tümüyle İnfazından Sonra Geri Alınır (Başlangıç Zamanı)
Özet: TCK 53/6’ya göre yasaklama ve geri alma kararları hükmün kesinleşmesiyle yürürlüğe girer; ancak sürenin işlemesi cezanın tamamen infazından sonra başlar. Belli hakları kullanmaktan yasaklılık süresini fiilen el koyma tarihi başlatmaz.
İçtihat ve Somut Zamanlama
Taksirle ölüme neden olma dosyasında, sürücü belgesinin geri alma süresinin, fiilen geri alınma tarihinden değil, “hak ederek tahliye” tarihinden itibaren başlatılması gerektiği vurgulanmıştır (Y1CD 2023/2361 E., 2023/3060 K.).
Seçme ve Seçilme Ehliyeti Hakkında AYM İptal Kararı (TCK 53/1-b)
Özet: AYM’nin iptal kararları nedeniyle TCK 53/1-b’deki “seçme ve seçilme” ehliyetine ilişkin belli hakları kullanmaktan yasaklılık uygulaması artık geçerli değildir. Bu nedenle yerel mahkeme hükümlerinde (b) bendi yönünden düzeltme yapılmaktadır.
Yargıtay Değerlendirmesi
AYM’nin 24.11.2015 tarihli (RG 29542) 2014/140 E., 2015/85 K. kararı doğrultusunda 53/1-b uygulaması dayanak bulmadığından, hükmün bu kısım yönünden düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir (Y4CD 2016/577).
Avukat Gökhan Yağmur Kimdir?
Av. Gökhan Yağmur, İstanbul merkezli olarak faaliyet gösteren, ceza hukuku, aile hukuku, ticaret hukuku ve fikri mülkiyet hukuku alanlarında uzmanlaşmış bir avukattır. Uzun yıllara dayanan mesleki deneyimiyle birlikte yalnızca dava ve uyuşmazlıkların çözümünde değil, aynı zamanda önleyici hukuk danışmanlığı, sözleşme yönetimi ve şirketlere stratejik hukuki destek sunmaktadır.
Ceza yargılamaları, boşanma ve velayet davaları, ticari uyuşmazlıklar ve marka–patent süreçlerinde müvekkillerine etkin savunma ve çözüm odaklı yaklaşımıyla hizmet vermektedir. Ayrıca TÜRKPATENT, USPTO ve EUIPO nezdinde marka tescili ve fikri mülkiyet koruması konularında hem yerli hem de yabancı müvekkillere danışmanlık sağlamaktadır. – Turkey Brand Law
Kurucusu olduğu Hukuk Plus, HukukBankasi.net ve diğer dijital projeleriyle hukuk öğrencileri, stajyer avukatlar ve meslektaşlara yönelik özgün bir ekosistem geliştirmiştir. Bu sayede hukuk bilgisinin paylaşımı, güncel içtihatların takibi ve mesleki dayanışmanın güçlenmesine katkı sunmaktadır.
Av. Gökhan Yağmur, girişimci vizyonu ile yalnızca klasik avukatlık hizmeti sunmakla kalmayıp; marka yönetimi, e-ticaret hukuku, uluslararası şirket danışmanlığı ve dijital hukuk çözümleri alanlarında da fark yaratan çalışmalara imza atmaktadır.
Daha fazla bilgi için:
📌 www.gokhanyagmur.com
📌 www.gokhanyagmur.com.tr
📞 0542 157 06 34
Yolculuk Süresini Hesaplayın
Yakındaki yerler için seyahat süresini ve yol tariflerini görün