Örgüt Propagandası Suçu Nedir? (TMK 7/2 – TCK 220/8)
Örgüt propagandası suçu, 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu’nun 7/2. fıkrası ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 220/8. fıkrasında iki ayrı tip olarak düzenlenmiştir. Uygulamada TMK 7/2 “terör örgütü propagandası suçu”, TCK 220/8 ise “adi suç örgütü propagandası suçu” olarak nitelendirilmektedir. Bu çerçevede, örgüt propagandası suçu kavramı, kanuni tanımlar ve yargısal içtihatlarla sınırları belirlenmiş bir suç tipidir.
Propagandanın Genel Niteliği ve Kavramsal Çerçeve
Propaganda; toplumun tamamını veya belirli bir kesimini belli hedefler doğrultusunda yönlendirmeyi amaçlayan, seçili bilgi ve savların planlı bir çabayla ve çeşitli araçlar kullanılarak yayılmasıdır (YCGK-K.1990/336). Örgüt propagandası suçu bağlamında, belirli bir görüşün ve ideolojinin yayılması için telkin, teşvik ve etkide bulunma yöntemlerine başvurulması, kitle desteği elde etme amacına yöneliktir. Ancak örgüt propagandası suçu bakımından, maddenin son hâline göre propaganda, örgütün cebir, şiddet veya tehdit içeren yöntemlerini meşru gösteren, öven ya da bu yöntemlere başvurmayı teşvik eden nitelikte olmalıdır.
Kast Unsuru ve Failin Amacı
Örgüt propagandası suçu yalnızca kastla işlenebilir; taksir mümkün değildir. Maddenin son hâli dikkate alındığında olası kast da yeterli görülmeyip, doğrudan kast aranır. Zira failin amacı, örgütün toplum nezdinde olumlanmasını, benimsenmesini ve destek görmesini sağlama yönünde olmalıdır (Y3CD-K.2022/1687). Bu nedenle örgüt propagandası suçu, failin yönelimi ve mesajın içeriği bakımından sıkı bir değerlendirme gerektirir.
Terörle Mücadele Kanununa Göre Örgüt Propagandası Suçunun Unsurları (TMK 7)
Bu bölüm, örgüt propagandası suçu bakımından TMK 7/2’de yer alan unsurları açıklar. Suç serbest hareketli bir yapıya sahiptir; söz, yazı, slogan, pankart, resim veya video gibi pek çok araçla işlenebilir. Yüz yüze iletişim, toplantı ve gösteriler, yazılı-görsel basın ile internet dâhil her türlü kitle iletişim aracı bu bağlamda değerlendirilebilir.
Serbest Hareket ve İletişim Araçları
Örgüt propagandası suçu sözle, yazıyla veya görsellerle gerçekleştirilebilir. Toplantı ve gösterilerde doğrudan kitleye hitap edilmesi kadar, televizyon, radyo, gazete, dergi, kitap ve internet üzerinden yapılan yayınlar da örgüt propagandası suçu kapsamına girebilir. Dolayısıyla örgüt propagandası suçu, işlendiği vasıtaya göre sınırlandırılmamış olup, her somut olayda içerik ve bağlam önceliklidir.
Unsurların Dönemsel İçerik Değişimi
Siyasal suç politikalarındaki değişimler, örgüt propagandası suçu unsurlarının uygulamadaki yorumunu etkileyebilir. Bununla birlikte TMK 7/2 uyarınca suçun oluşabilmesi için aşağıdaki koşulların gerçekleşmesi gerekir; değerlendirme her olayın kendi koşullarına göre yapılır.
1) Cebir, Şiddet ve Tehdit Unsuru
Örgütün cebir, şiddet veya tehdit içeren yöntemlerinin meşru gösterilmesi, övülmesi ya da bu yöntemlere başvurmanın teşvik edilmesi gereklidir (Y16CD-K.2017/3637). Sadece örgüte yönelik bir sempati ifadesi tek başına yeterli olmayabilir. Örneğin, “yaşasın pkk” sloganı, Yargıtay tarafından cebir, şiddet veya tehdidi meşru gösterme/övme/teşvik etme kapsamında değerlendirilmemiştir.
2) Yer, Zaman ve Şartların Etkisi
Söz konusu ifade veya eylem örgüt propagandası suçu kriterlerini taşısa dahi, gerçekleştiği yer ve zamanda etkisinin sınırlı kalması hâlinde suç oluşmayabilir. Örneğin, duruşma salonunda “biji serok apo” şeklindeki sloganın etkisinin sınırlı kalması nedeniyle örgüt propagandası suçu oluşmadığı, ayrıca basın açıklamasında aynı sloganın atılmasının da propaganda suçu sayılmadığı kabul edilmiştir.
3) Muhatap Kitlenin Özellikleri
Dinleyici/izleyici/okuyucu kitlesinin özellikleri göz önüne alınarak, ifade veya içeriğin kitleyi harekete geçirme potansiyeli irdelenmelidir. Newroz sırasında araçtan sarkarak atılan yasadışı örgüt lehine sloganlar, etkisi sınırlı görülerek ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmiştir. Benzer biçimde, iki kişi arasındaki tartışmada “Fetö bir kaç yıl önce devleti yönetiyordu, şimdi terör örgütü oldu” şeklindeki sözlerin örgüt propagandası suçu oluşturmayacağı belirtilmiştir.
4) Açık ve Yakın Tehlike
Örgüt propagandası suçu, kamu düzenini bozabilecek somut risklerin ortaya çıkması anlamına gelen açık ve yakın tehlike hâlinde vücut bulur. Üniversitede karşıt grupların kavgası sırasında “be serok jiyan nabe” sözleri, olayın şartları itibarıyla açık ve yakın tehlike yarattığı için örgüt propagandası suçu kapsamında değerlendirilmiştir.
Şekli Propaganda Suçu (TMK 7/2-b)
Toplantı veya gösteri yürüyüşü olup olmaksızın, örgüt üyeliği veya desteğini belli edecek biçimde; örgüte ait resim veya işaretlerin asılması/taşınması, örgüt amblem ve işaretlerini taşıyan üniformanın giyilmesi ya da ses cihazlarıyla yayın yapılması, ayrıca propaganda suçu sayılmıştır. “Slogan atılması” (TMK 7/2-b) yönünden ise yukarıdaki genel unsurlar ayrıca incelenmelidir. Suçun bu şeklinin yaptırımı, genel örgüt propagandası suçu yaptırımıyla aynıdır.
Basın-Yayın Yoluyla Örgüt Propagandası (TMK 7/2 – ikinci cümle)
Örgüt propagandası suçu basılı yayınlar veya internet yoluyla işlendiğinde nitelikli hâl oluşur ve ceza yarı oranında artırılır. Sosyal medyada yalnızca arkadaş çevresine görünür paylaşımlar, basın-yayın yoluyla nitelikli hâl kapsamında artırıma konu edilemez. Buna karşılık, hesap herkese açık hale getirilmiş ve sınırsız kitleye erişim sağlanmışsa artırıma hükmolunur.
Toplantı ve Gösteride Yüzün Kimliği Gizleyecek Biçimde Kapatılması (TMK 7/3)
Örgüt propagandasına dönüşen toplantı ve gösterilerde kimliğini gizlemek amacıyla yüzün tamamen veya kısmen kapatılması, suçun nitelikli hâlidir. Yüz kapatma, kimliğin tespitini engelleyecek ölçüde olmalıdır; kimlik tespiti mümkünse TMK 7/3 uygulanmaz. Örneğin, soğuk havada atkı ile yüzün bir kısmının kapatılması, kimliği gizleme amacıyla yapıldığında bu nitelikli hâl gündeme gelir.
TMK 7/2’nin Son Hâli ve Yargıtay Uygulaması
11.04.2013 tarihli 6459 sayılı Kanun’un 8. maddesiyle TMK 7/2’de yapılan değişiklik, örgüt propagandası suçunun ancak örgütün cebir, şiddet veya tehdit yöntemlerini meşru gösteren, öven ya da teşvik eden biçimde yapılması şartına bağlanmasını öngörmüştür. Amaç, sınırlamayı AİHS standartlarına uygun hâle getirmektir. Bunun yanında 7/2-b bendi; resim/işaret asma-taşıma, slogan atma, ses cihazıyla yayın ve örgüt amblemi taşıyan üniforma giyilmesi gibi fiilleri ayrıca cezalandırılabilir kılmış, değerlendirmede açık ve yakın tehlike testi ile şiddete çağrı içerikleri dikkate alınmalıdır (Y16CD-K.2017/3434).
Örgüt Propagandası Suçu Teşkil Etmeyen Fiiller
Bu başlık, örgüt propagandası suçu kapsamına girmeyen ifadelere ilişkindir. İfade özgürlüğü alanında kalan, kültürel nitelikli veya kalıplaşmış sözler ile ağır eleştiriler kural olarak suç oluşturmaz. “Mahir, Hüseyin, Ulaş Kurtuluşa Kadar Savaş” gibi sloganlar ve “gerilla marşı” söylemek, Yargıtay uygulamasında örgüt propagandası suçu sayılmamıştır. Hükümet politikaları, siyasetçiler veya kamu görevlilerine yönelen ağır eleştiri mahiyetindeki ifadeler de propaganda suçu kapsamında değerlendirilmez (Y16CD-K.2015/2316).
Örgüt Propagandası Suçunun Cezası (TMK 7/2)
Örgüt propagandası suçu, örgütün cebir, şiddet veya tehdit içeren yöntemlerini meşru gösteren, öven veya teşvik eden şekilde propaganda yapan fail bakımından 1 yıldan 5 yıla kadar hapis cezasıyla yaptırıma bağlanmıştır. Suç basın-yayın yoluyla işlendiğinde ceza yarı oranında artırılır; ayrıca yayın sorumluları hakkında 1000 günden 5000 güne kadar adli para cezası hükmolunabilir. TMK 7/2-b kapsamındaki fiiller de aynı fıkra hükümlerine göre cezalandırılır.
TMK 7/3 ve 7/4 Kapsamındaki Özel Durumlar
Kimliğini gizlemek amacıyla yüzünü tamamen veya kısmen kapatanlar 3 yıldan 5 yıla kadar hapisle cezalandırılır; cebir-şiddet veya silah, molotof ve benzeri patlayıcı-yakıcı-yaralayıcı maddeler bulundurma/kullanma hâlinde alt sınır 4 yıldır. Dernek, vakıf, siyasi parti, işçi-meslek kuruluşları ya da bunların eklentileri ile öğretim kurumları ve yurtlarda işlenmesi hâlinde ceza iki kat uygulanır (TMK 7/4).
Örgüt Adına Suç İşlenmesi ve TCK 220/6 İlişkisi (TMK 7/5)
Örgüt üyesi olmamakla birlikte örgüt adına TMK 7/2’deki propaganda suçu, TMK 6/2’deki basma-yayın suçu veya 2911 sayılı Kanun m.28/1’deki kanuna aykırı toplantı-gösteri suçunu işleyenler hakkında ayrıca TCK 220/6’dan ceza verilmez. Bu durumda fail yalnızca ilgili propaganda veya 2911 kapsamındaki fiil nedeniyle cezalandırılır.
Adi Suç Örgütü Propagandası Suçunun Cezası (TCK 220/8)
Adi suç örgütü bakımından, örgütün cebir, şiddet veya tehdit içeren yöntemlerini meşru gösteren, öven veya bu yöntemlere başvurmayı teşvik eden nitelikte propaganda yapan kişi 1 yıldan 3 yıla kadar hapisle cezalandırılır. Suç basın-yayın yoluyla işlendiğinde ceza yarı oranında artırılır.
HAGB, Erteleme ve Adli Para Cezasına Çevirme
Hükmün açıklanmasının geri bırakılması (HAGB), sanık hakkında verilen hükmün hukuki sonuç doğurmamasını ve denetim süresi sonunda davanın düşmesini sağlayan bir kurumdur. TMK, HAGB’yi yasaklamadığından CMK’nın genel hükümleri uygulanır; örgüt propagandası suçu yönünden 2 yıl ve altındaki hapis cezalarında HAGB kararı verilebilir.
Adli para cezası, hapisle birlikte, hapis yerine çevrilerek veya tek başına uygulanabilir. TMK’da yasaklayıcı hüküm bulunmadığından, örgüt propagandası suçu için 1 yıl ve altındaki hapis cezaları adli para cezasına çevrilebilir. Cezanın ertelenmesi bakımından da TMK’da yasak olmadığından CMK genel hükümleri geçerlidir; 2 yıl ve altındaki hapis cezalarında erteleme kararı verilebilir.
6352 Sayılı Kanun Geçici 1. Madde
31/12/2011’e kadar işlenen silahlı örgüt propagandası suçlarında soruşturmanın açılmasının ertelenmesi, kovuşturmanın ertelenmesi veya kesinleşmiş mahkûmiyetin infazının ertelenmesi mümkündür. Ancak TMK 7/3 kapsamında kimliğin gizlenmesi amacıyla yüzün kapatılması suretiyle işlenen propaganda suçunda bu geçici hüküm uygulanmaz.
Örgüt Propagandası Suçunda Zamanaşımı ve Şikâyet
Örgüt propagandası suçu şikâyete bağlı değildir; bu nedenle şikâyet süresi söz konusu olmaz. Dava, zamanaşımı içinde her zaman soruşturulup kovuşturulabilir. Basit hâlde asli dava zamanaşımı 8 yıldır; nitelikli hâllerde 15 yıldır. Zincirleme şekilde işlenmesi hâlinde zamanaşımı, temadinin kesildiği son eylem tarihinden itibaren hesaplanır.
Görevli Mahkeme
TMK 7 kapsamında silahlı örgüt propagandası suçu yönünden yargılama, 5235 sayılı Kanun m.12 gereğince ağır ceza mahkemesinde yapılır.
Propaganda Suçunda İnfaz Usulü ve Denetimli Serbestlik
Örgüt propagandası suçu nedeniyle hükmolunan süreli hapis cezaları, Ceza İnfaz Kanunu m.107/4’e göre 3/4 infaz oranına tabidir. Koşullu salıverilmeye 1 yıldan az süre kalan ve örgütle bağı bulunmayan hükümlüler Açık Ceza İnfaz Kurumu’na geçebilir (Açık Cezaevine Geçiş Yön. m.6/2-ç). Denetimli serbestlik, koşullu salıverilmeye bir yıl kala uygulanabilir; ancak uygulamada açık kuruma geçişin idare ve gözlem kurulu kararlarıyla zorlaştırılabildiği, bu nedenle denetimli serbestlikten yararlanmanın engellenebildiği görülmektedir. Mükerrirlere özgü infaz rejimi ve sonrasındaki denetimli serbestlik tedbiri, örgüt propagandası suçu yönünden uygulanmaz. Örgüt mensubu olmayan sanık hakkında TCK 58/9 uyarınca tekerrür hükümlerinin uygulanamayacağı da belirtilmiştir (Y16CD-K.2015/1761).
TMK 7 Kapsamında Silahlı Örgüt Propagandası Suçu: Yargıtay Kararları
Örgüt propagandası suçu, Terörle Mücadele Kanunu (TMK) m.7/2 çerçevesinde tanımlanmakta ve Yargıtay içtihatlarıyla sınırları somutlaştırılmaktadır. Aşağıdaki başlıklarda, örgüt propagandası suçuna ilişkin kavram, koşullar ve yargı kararları; anlamı ve kapsamı korunarak, yalnızca anlatım tekniği ve cümle yapısı bakımından özgünleştirilmiştir.
Propaganda Suçunun Niteliği
Kısa özet: Propaganda; belli bir görüş veya ideolojiyi yaymak, benimsetmek ve kökleştirmek amacıyla telkin, teşvik ve etkide bulunma faaliyetlerinin bütünüdür. Örgüt propagandası suçu, ancak örgütün cebir, şiddet veya tehdit içeren yöntemlerini meşru gösteren, öven ya da bu yöntemlere başvurmayı teşvik eden içerikte ise oluşur.
Propaganda; belirli bir düşünce veya ideolojinin toplumsal zeminde yayılması, bu fikirlerin kökleşmesi için her türlü maddi–manevi aracın seferber edilmesi suretiyle telkin ve yönlendirme yapılmasıdır. Örgütü övme, örgüte sempati üretecek davranışlar sergileme, örgüt eylemlerine yakınlık uyandıran duygular oluşturma, örgüte karşı düşmanlığı giderme ve örgütü olumlu tanıtma gibi fiiller bu kapsamda okunabilir. Ancak, maddenin son hâline göre örgüt propagandası suçu yalnızca “örgütün cebir, şiddet veya tehdit içeren yöntemlerini meşru gösteren, öven veya bu yöntemlere başvurmayı teşvik eden” içeriklerle sınırlıdır. Bu bakımdan her propaganda eylemi suç doğurmaz; kanunda sayılan nitelikleri taşıyan fiiller tipik kabul edilir ve her somut olayda hâkim tarafından değerlendirilir. Propaganda belli bir kalıba bağlı olmaksızın yazılı veya sözlü faaliyetlerle; gösteri, protesto benzeri yollarla da icra edilebilir. Suç, yalnızca kastla işlenebilir; taksir mümkün değildir. Maddenin güncel şekli dikkate alındığında olası kast yeterli görülmeyip doğrudan kast aranmaktadır; zira failin hedefi, örgütün olumlu gösterilmesi, destek bulması ve toplum nezdinde benimsetilmesidir (Yargıtay 3. CD, 2021/4225 E., 2022/1689 K.).
Propaganda Suçunun Oluşma Şartları
Kısa özet: TMK 7/2’nin ilk cümlesi uyarınca, bir “propaganda” fiili bulunmalı ve bu fiil örgütün cebir, şiddet veya tehdit yöntemlerini meşru gösterme, övme veya teşvik etme biçiminde gerçekleşmelidir. Bu unsurları taşımayan eylemler, örgüt propagandası suçu bakımından tipiklik oluşturmaz.
Tipiklik İçin Gerekli Unsurlar (TMK 7/2, 1. Cümle)
- Öncelikle bir propaganda eylemi mevcut olmalıdır.
- Bu eylem, şu biçimlerden en az birini taşımalıdır:
- Örgütün cebir, şiddet veya tehdit içeren yöntemlerini meşru gösterme,
- Bu yöntemleri övme,
- Bu yöntemlere başvurmayı teşvik etme.
Şu durumlarda tipiklik gerçekleşmez:
- Fiil örgütle ilişkili olsa da örgütün cebir–şiddet–tehdit yöntemlerine temas etmiyorsa,
- Fiil bu yöntemlerle ilgili olmakla birlikte tanıtma–benimsetme–yayma amacını taşımıyorsa,
- Fiil, bu yöntemleri meşru gösterme/övme/teşvik niteliği taşımıyorsa.
(Bkz. Yargıtay 3. CD, 2021/14439 E., 2022/2829 K.).
Zincirleme Propaganda Suçu
Kısa özet: Hukuki ve fiilî kesinti bulunmaksızın aynı suç işleme kararı doğrultusunda farklı tarihlerde yapılan propaganda eylemleri, zincirleme suç hükümlerine tabi olarak tek suç sayılır. Kesinti yoksa ayrı ayrı mahkûmiyet kurulması bozma nedenidir.
Yargıtay uygulamasına göre, 15.02.2015 ve 14.05.2015; 31.03.2015 ve 11.10.2015 tarihli eylemler arasında kesinti bulunmadığı hallerde, bir suç işleme kararının parçası olan farklı tarihlerdeki propaganda fiilleri tek suç kabul edilmelidir. Ayrı iki suç olarak hüküm kurulması bozmayı gerektirir (Yargıtay 3. CD, 2021/4874 E., 2021/11515 K.; 2021/4819 E., 2021/11512 K.). Benzer biçimde 25.02.2012, 04.03.2012, 30.03.2012 ve 17.06.2012 tarihli eylemler bakımından da aynı ilke benimsenmiştir (Yargıtay 3. CD, 2021/3594 E., 2022/2209 K.). Öte yandan, yalnızca belirli tarihlerdeki eylemler propaganda niteliği taşıyorsa, bunlar yönünden ayrı ayrı mahkûmiyet gerekiyorken TCK 43 uygulanması hâlinde —aleyhe temyiz yoksa— bozma nedeni yapılmayabilir (Yargıtay 3. CD, 2021/3333 E., 2022/5399 K.).
Örgüt Üyeliği ve Propaganda Suçunun İçtimaı
Kısa özet: Failin eylemleri örgüt üyeliği düzeyinde ise “non bis in idem” ve fikrî içtima ilkeleri gereği ayrıca örgüt propagandası suçundan mahkûmiyet verilemez. Örgüt üyeliği sabit değilse, propaganda nitelikli eylemler bu suç yönünden değerlendirilebilir.
Örgüt toplantılarına katılma, propaganda içerikli slogan ve pankartlarla yer alma gibi faaliyetlerin, failin örgüt hiyerarşisiyle organik bağını ve süreklilik–yoğunluk–çeşitlilik kıstaslarını karşılayıp karşılamadığı araştırılmalıdır. Üyelik suçu sabit görülürse, “erime sistemi” ve TCK m.44 gereği, aynı fiillerden dolayı ayrıca propaganda suçundan hüküm kurulamaz; aksi hâlde propaganda yönünden hüküm kurulabilir (Yargıtay 3. CD, 2023/8426 E., 2023/11338 K.).
Propaganda Niteliği Oluşturmayan Fiiller ve İfade Özgürlüğü Sınırı
Kısa özet: Tek kişiye atılan mesaj, duruşmada slogan, şiddete çağrı içermeyen slogan/pankart veya marş gibi eylemler; yer, zaman, muhatap kitle ve açık–yakın tehlike testi gözetildiğinde çoğu kez örgüt propagandası suçu oluşturmaz; ifade özgürlüğü kapsamında görülür.
- Bir kişiye cep telefonu mesajı göndermek, propagandanın hedef kitle ve etkileme unsurlarını karşılamadığı hâllerde suç oluşturmaz (Yargıtay 3. CD, 2021/3992 E., 2021/11271 K.).
- Duruşma salonunda “Biji serok Apo” sloganı, ortam ve muhatap kitlesi nedeniyle propaganda suçunu doğurmayabilir (CGK, 2018/236 E., 2022/598 K.; Y16CD, 2016/506).
- Newroz sırasında araçtan sarkarak atılan sloganların şiddet yöntemlerini meşru gösterme/övme/teşvik içermemesi hâlinde mahkûmiyet kurulamaz (Y16CD, 2015/2316).
- Gösteride taşınan ve şiddet çağrısı içermeyen pankartlar da aynı şekilde suç oluşturmayabilir (Y16CD, 2015/2304; 2015/3568).
- Yer ve muhatap itibarıyla “yaşasın PKK” sloganının açık–yakın tehlike doğurmaması hâlinde beraat isabetlidir (Y16CD, 2017/3434; Y16CD, 2017/937; Y16CD, 2016/2536).
- Pûşînin yüz kapatmak için kullanıldığı sabit değilse, TMK 7/3 anlamında nitelikli hâl veya propaganda suçu kabul edilemez (Y16CD, 2017/902).
- “Mahir, Hüseyin, Ulaş kurtuluşa kadar savaş” sloganı somut olayın koşullarına göre ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilebilir (CGK, 2020/411).
- “Biji YPG, biji YPJ” ibareli pankartın açık–yakın tehlike yaratmaması hâlinde suç unsuru oluşmaz (Y16CD, 2019/5131 E., 2021/2647 K.).
- “Halk Cephesi” ibareli pankart/yelek, şiddet yöntemlerini meşrulaştırmadıkça propaganda sayılmayabilir; bu gibi durumlarda TCK 215 (suçu ve suçluyu övme) yönünden ayrıca tartışma gerekir (Y3CD, 2021/4985 E., 2022/3502 K.; Y3CD, 2022/39355 E., 2023/1075 K.).
Basın–Yayın Yoluyla Propaganda ve Sosyal Medya
Kısa özet: Basın–yayın aracılığıyla işlenen örgüt propagandası suçunda ceza artırımı öngörülür. Ancak sosyal medyada yalnızca umuma açık içerikler bu kapsamda değerlendirilebilir; kapalı profillerde artırıma gidilemez. Zincirleme eylem varsa TCK 43/1 uygulanmalıdır.
- Gazete sayılarında örgütün cebir–şiddet yöntemlerini meşru gösteren/öven içeriklerin düzenli yayımlanması zincirleme suç doğurur; TMK 6/2 ve 7/2’den ayrı ayrı mahkûmiyet gerekir (Y16CD, 2017/1098).
- Facebook hesabı umuma kapalı ise 7/2’nin ikinci cümlesine dayalı artırım yapılamaz (Y16CD, 2017/987).
- Umuma açık profilde yapılan paylaşımlar basın–yayın yoluyla nitelikli hâli doğurur; ayrıca aynı kararla zincirleme suç artırımına da dikkat edilmelidir (Y16CD, 2017/1150).
- Facebook hesabının aidiyeti ve paylaşımların teknik izinin tespiti yapılmadan mahkûmiyet/beraat kurulması bozma nedenidir (Y16CD, 2017/1032; 2018/1951 E., 2018/2017 K.).
Açık ve Yakın Tehlike Testi
Kısa özet: Örgüt propagandası suçu değerlendirilirken, söz/eylemin kamu düzeni bakımından somut, açık ve yakın bir tehlike doğurup doğurmadığı; yer, zaman, muhatap kitle ve failin konumu gözetilmelidir.
- Zıt öğrenci grupları arasındaki gerginlikte şiddete çağrıya yaklaşan sloganlar açık–yakın tehlike oluşturabilir ve propaganda sayılabilir (Y16CD, 2016/622).
- Cezaevindeki sayımda atılan sloganın kamu düzenine etkisinin sınırlı kalması hâlinde beraat gerekir (Y3CD, 2021/4827 E., 2021/10943 K.).
TMK 7/2-b: Şekli Propaganda Hâlleri
Kısa özet: Toplantı/gösteri yürüyüşü olsa da olmasa da; örgüt amblemi/işareti taşıma veya asma, slogan atma, ses cihazıyla yayın yapma, örgüt amblemini taşıyan üniforma giyme fiilleri ayrıca cezalandırılabilir. Bununla birlikte somut olayda ifade özgürlüğü–açık tehlike testleri gözetilir.
- “Gerilla marşı” söylemek TMK 7/2-b’de sayılan yöntemler gerçekleşmediğinde propaganda suçunu oluşturmayabilir (Y16CD, 2015/719).
- Örgüt amblemi/figürü içeren bayrak, flama, poster ve benzeri sembollerle eylem, somut olayda çoğunlukla propaganda kabul edilmiştir (Y3CD, 2021/4222 E., 2022/1687 K.; 2021/4229 E., 2022/1691 K.; 2021/4227 E., 2022/1690 K.; 2021/4235 E., 2022/6943 K.; 2021/4862 E., 2022/3435 K.; 2021/4282 E., 2022/1816 K.).
- Örgüt sembolleriyle yürütülen bazı eylemlerde TCK 215’in (suçu ve suçluyu övme) ayrıca tartışılması gerektiği vurgulanmıştır (Y3CD, 2021/3377 E., 2022/1971 K.; Y16CD, 2017/4573).
Kimliğin Gizlenmesi Amacıyla Yüz Kapatma (TMK 7/3) ve 6352 Sayılı Kanun
Kısa özet: Örgüt propagandasına dönüşen gösterilerde kimliği saklamak amacıyla yüzün tamamen/kısmen kapatılması nitelikli hâli oluşturur. 6352 sayılı Kanun’un geçici 1. maddesi bu durumlara uygulanmaz.
Yüzün kapatılması kimliği gizleyecek düzeyde değilse nitelikli hâl oluşmaz (YCGK, 2017/132). 6352 sayılı Kanun’un düşünce açıklamalarına ilişkin erteleme hükümleri, TMK 7/3 kapsamındaki “yüz kapatma” fiillerine uygulanmaz.
Örgüte Yardım / Örgüt Faaliyeti ile İlişki
Kısa özet: Örgütsel doküman gönderme gibi eylemler örgüt propagandası suçu değil, “silahlı terör örgütüne yardım” kapsamında değerlendirilebilir. Propaganda suçu, CMK 58/5 anlamında “örgüt faaliyeti çerçevesinde işlenen suç” sayılmadığından gizli tanık beyanıyla mahkûmiyet kurulamaz.
- Örgütsel eğitim notlarının gönderilmesi “örgüte yardım” suçunu gündeme getirir (Y16CD, 2017/4431).
- Propaganda suçu örgüt faaliyeti çerçevesinde sayılmadığından, gizli tanık beyanı tek başına mahkûmiyete elverişli değildir (Y16CD, 2015/238 E., 2015/442 K.).
2911 Sayılı Kanun ile İlişki ve Özel Norm–Genel Norm Sorunu
Kısa özet: Örgüt çağrısı altındaki toplantı/gösterilerde örgüt propagandası suçu (TMK 7/2), 2911 sayılı Kanun’un 33/1. maddesine göre özel norm niteliğindedir. Tüketen–tüketilen norm ilişkisi gereği 2911’e dayalı ayrıca mahkûmiyet verilemeyebilir.
CGK’nın istikrar kazanmış yaklaşımına göre, TMK 7/2 olayda özel unsurlar içerdiğinden 2911 m.33/1’in uygulanma imkânı bulunmayabilir; dolayısıyla 2911 üzerinden TCK 220/6’ya gidilemez (CGK, 2018/442 E., 2022/86 K.). Öte yandan TMK 7/5 gereği, 7/2’deki suç örgüt adına işlenmişse TCK 220/6’dan ayrıca ceza verilemeyeceği de hatırlatılmıştır (Y16CD, 2015/1761).
Sosyal Medyada Görsel/Paylaşım Üzerinden Propaganda
Kısa özet: Örgüt üyesinin silahlı/leşger kıyafetli fotoğrafları veya videoları üzerinden örgütün şiddet yöntemlerini meşru/övgüsel gösterecek paylaşımlar, örgüt propagandası suçu oluşturur. Hesap aidiyeti ve erişim kayıtları teknik olarak araştırılmalıdır.
- Örgüt üyesine ait silahlı ve leşger kıyafetli fotoğraf/videoları, “unutmayacağız” gibi ifadelerle paylaşmak propaganda suçunu oluşturabilir (Y3CD, 2021/4871 E., 2021/10298 K.).
- “Ya onurlu barış ya görkemli savaş” yorumuyla silahlı örgüt görselleri paylaşmak mahkûmiyete konu edilebilir (Y3CD, 2022/39309 E., 2023/9 K.).
- Facebook hesabının sanığa ait olup olmadığı, e-posta ve IP verileriyle tespit edilmeden hüküm kurulması bozma nedenidir (Y16CD, 2017/1032; 2018/1951 E., 2018/2017 K.).
Anayasa Mahkemesi’nin Değerlendirmeleri
Kısa özet: PYD–YPG’nin “terör örgütü” sayılmasının Yargıtayca kesinleşmesinden önce, bu oluşumlara dair sosyal medya beğenileri nedeniyle cezalandırma; belirli–öngörülebilir kanunilik şartını karşılamayabilir. Somut olayın tarihi, failin kastı ve eylemin niteliği gözetilmelidir.
- PYD–YPG’nin terör örgütü olduğuna ilişkin kesinleşme tarihi (21/5/2015) öncesinde yapılan bir Facebook “beğeni”si nedeniyle verilen mahkûmiyet, kanunilik ve öngörülebilirlik bakımından sorunlu görülmüştür. Beğeninin “ilgi” mi “onay” mı olduğunun, failin kastını etkileyebileceği vurgulanmış; somut olayda kanunilik şartının sağlanmadığına karar verilmiştir (AYM, Ahmet Aslan Başvurusu, B. No: 2021/23949, 6/10/2022).
Ek Değiniler: Yer–Zaman–Muhatap ve Tehlike Ölçütü
Kısa özet: Örgüt propagandası suçu değerlendirmesinde, slogan/pankart/üniforma gibi araçların içeriği kadar, icra edildiği yer ve zaman, muhatap kitlenin büyüklüğü ve harekete geçirilebilirliği ile fiilin kamu düzenine etkisi belirleyicidir.
- Duruşmada veya sınırlı izleyici önünde atılan, şiddet yöntemlerini meşrulaştırmayan sloganlar tipiklik doğurmayabilir.
- Örgüt çağrılı toplantıda dahi, olaysız dağılan ve şiddet çağrısı içermeyen eylemler propaganda sayılmayabilir.
- Buna karşılık, çatışan gruplar arasında gerilimi yükselten ve şiddete yakınlaştıran söylemler açık–yakın tehlike eşiğini aşabilir.
Avukat Gökhan Yağmur Kimdir?
Av. Gökhan Yağmur, İstanbul merkezli olarak faaliyet gösteren, ceza hukuku, aile hukuku, ticaret hukuku ve fikri mülkiyet hukuku alanlarında uzmanlaşmış bir avukattır. Uzun yıllara dayanan mesleki deneyimiyle birlikte yalnızca dava ve uyuşmazlıkların çözümünde değil, aynı zamanda önleyici hukuk danışmanlığı, sözleşme yönetimi ve şirketlere stratejik hukuki destek sunmaktadır.
Ceza yargılamaları, boşanma ve velayet davaları, ticari uyuşmazlıklar ve marka–patent süreçlerinde müvekkillerine etkin savunma ve çözüm odaklı yaklaşımıyla hizmet vermektedir. Ayrıca TÜRKPATENT, USPTO ve EUIPO nezdinde marka tescili ve fikri mülkiyet koruması konularında hem yerli hem de yabancı müvekkillere danışmanlık sağlamaktadır. – Turkey Brand Law
Kurucusu olduğu Hukuk Plus, HukukBankasi.net ve diğer dijital projeleriyle hukuk öğrencileri, stajyer avukatlar ve meslektaşlara yönelik özgün bir ekosistem geliştirmiştir. Bu sayede hukuk bilgisinin paylaşımı, güncel içtihatların takibi ve mesleki dayanışmanın güçlenmesine katkı sunmaktadır.
Av. Gökhan Yağmur, girişimci vizyonu ile yalnızca klasik avukatlık hizmeti sunmakla kalmayıp; marka yönetimi, e-ticaret hukuku, uluslararası şirket danışmanlığı ve dijital hukuk çözümleri alanlarında da fark yaratan çalışmalara imza atmaktadır.
Daha fazla bilgi için:
📌 www.gokhanyagmur.com
📌 www.gokhanyagmur.com.tr
📞 0542 157 06 34
Yolculuk Süresini Hesaplayın
Yakındaki yerler için seyahat süresini ve yol tariflerini görün