Kaybolmuş veya Hata Sonucu Ele Geçmiş Eşya Üzerinde Tasarruf Suçu Nedir? (TCK 160)
Kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçu; mağdurun hakimiyet alanından çıkan bir menkul malı bulan kişinin o malı kullanması, tüketmesi ya da satmasıyla ortaya çıkan bir malvarlığı suçudur. Örneğin, telefonunu nerede bıraktığını hatırlamadığı için tasarrufundan çıkan bir cihazı bulan kimsenin telefonu kullanması, kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçu kapsamındadır. Buna karşılık, telefonun sahibinin unuttuğunu gören birinin, mağdur ayrılır ayrılmaz telefonu alması hâlinde fiil hırsızlık suçu olarak nitelendirilir.
Suçun Unsurları
Bu bölüm, kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçunun kanundaki yerini ve temel şartlarını açıklar. TCK m.160, düzenlemeyi “Malvarlığına Karşı Suçlar” kısmında konumlandırır ve suçun oluşması için malın niteliği ile tasarruf durumuna ilişkin belirli koşulların gerçekleşmesini arar.
Suçun Konusu: Menkul Mal
Suçun konusunu mutlaka menkul bir mal oluşturur. Cep telefonu, cüzdan, kredi kartı veya para gibi taşınabilir değerler kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçu kapsamına girer.
Malın Sahip Tasarrufundan Çıkması
Fiilin gerçekleşmesi için mal, malikin tasarruf alanından çıkmış olmalıdır. Mal sahibi malın nerede olduğunu bilmiyorsa, şart sağlanmış sayılır. Buna karşılık, mal üzerindeki tasarruf hâlâ devam ediyorsa, kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçu değil, hırsızlık gündeme gelir. Örnek olarak, restorandan çıktıktan hemen sonra telefonunu unuttuğunu fark edip geri dönen mağdurun telefonu, hâlen tasarruf alanı dışına çıkmış kabul edilmez; bu durumda fail hakkında hırsızlık değerlendirmesi yapılır.
Failin Algısı ve Saik
Somut olayın koşullarına göre en kritik unsur, failin “yitirilmiş eşyayı” sahiplendiği inancıyla hareket edip etmediğidir. Fail mal sahibini biliyorsa, eşya kaybolmuş sayılmaz; bu durumda hırsızlık söz konusu olur. Karar, failin dışa yansıyan davranışları ve saikinin değerlendirilmesiyle verilir; kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçu vasfı bu analizle belirlenir.
Kaybolmuş veya Hata Sonucu Ele Geçmiş Eşya Üzerinde Tasarruf Suçunun Cezası (TCK 160)
Bu kısım, kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçu için öngörülen yaptırımları ve seçeneksizliği vurgular. Kanun, iade veya yetkililere bildirim yükümlülüğünü yerine getirmeden malik gibi tasarruf edilmesini yaptırıma bağlar.
Temel Yaptırım
Kaybedilmiş olma nedeniyle zilyetlikten çıkan veya hata sonucu ele geçirilen bir eşya üzerinde, iade etmeksizin ya da yetkili mercileri haberdar etmeksizin malik gibi tasarruf eden kişi, şikâyet üzerine bir yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır (TCK m.160). Bu, kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçunun temel ceza çerçevesidir.
Adlî Para Cezasına Çevirme
Adlî para cezası kural olarak hapis cezasının yerine uygulanabilen bir yaptırım olsa da, burada adlî para cezası baştan seçenek yaptırım olarak öngörüldüğünden, mahkemenin önce hapis seçip sonra bunu adlî para cezasına çevirmesi mümkün değildir. Dolayısıyla kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçunda hapis-seçimi sonrası çevrim yolu kapalıdır.
HAGB ve Erteleme
Hükmün açıklanmasının geri bırakılması (HAGB), belirlenen koşullarda hükmün sonuç doğurmamasını ve denetim sonunda ortadan kaldırılmasını sağlayabilir. Bu kurum, kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçu için hem hapis hem de adlî para cezalarında uygulanabilir. Keza, ceza ertelemesi de belirlenen şartlarda hapis cezası yönünden gündeme gelebilir.
Şikâyet, Uzlaşma, Zamanaşımı ve Görevli Mahkeme
Bu bölüm, kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçuna özgü muhakeme kurumlarını ve süreleri özetler. Şikâyet hakkı, uzlaşma prosedürü, dava zamanaşımı ve görevli mahkeme açık biçimde belirlenmiştir.
Uzlaşma Kapsamı
Uzlaşma; fail ile mağdurun bir uzlaştırmacı aracılığıyla anlaşmasına imkân veren muhakeme kurumudur. Kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçu uzlaşma kapsamındadır.
Şikâyete Tabi Olma ve Süre
Bu suç, şikâyete tabi suçlardandır. Şikâyet süresi, failin ve fiilin öğrenilmesinden itibaren 6 aydır. Şikâyetten vazgeçilmesi davanın düşmesi sonucunu doğurur. Kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçu bakımından bu süreler titizlikle takip edilmelidir.
Dava Zamanaşımı
Dava zamanaşımı, suç tarihinden itibaren belirli bir süre geçmesiyle kamu davasının açılmaması veya sonuçlandırılamaması hâlinde davanın düşmesine yol açar. Kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçu yargılamalarında olağan dava zamanaşımı süresi 8 yıldır.
Görevli Mahkeme
Kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçu yargılamalarında görevli mahkeme asliye ceza mahkemesidir.
Suçun İçeriği ve Ayırıcı Ölçütler
Bu kısım, kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçunun doktrindeki tanımları ve benzer suç tiplerinden ayrımını somutlaştırır. Kanun koyucu, iade veya bildirim yükümlülüğünü özellikle vurgular.
Mevzuat Çerçevesi ve Korunan Değer
5237 sayılı TCK m.160, kaybolan ya da hata sonucu ele geçen malın yetkili makamlara bildirilmesini zorunlu kılar; önceki kanundaki (765 sayılı TCK m.511) Medenî Kanun’a atıf sistematiği yeni metinde yer almaz. Düzenleme ile mülkiyet hakkı ve ondan doğan tasarruf özgürlüğü korunur; kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçu bu yönüyle malvarlığı güvenliğini teminat altına alır.
İki Farklı Durum: Kaybolmuş Eşya ve Hata Sonucu Ele Geçiş
Madde aynı fiil altyapısıyla iki hâli kapsar: kaybolmuş eşya üzerinde tasarruf ve hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf. Fiil unsurları benzer olduğu için kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçu tek maddede düzenlenmiştir.
Kaybolmuş Eşya (Tanım ve Şartlar)
Kaybolmuş eşya; malikin yerini bilmediği ve eşyanın egemenlik alanından çıktığı için sahip olma olanağını yitirdiği eşyadır. Subjektif koşul “malikin yerini bilememesi”, objektif koşul “egemenlik alanından çıkış”tır. Malik egemenliği sona erer ama mülkiyet devam eder; kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçu bu zeminde doğar.
Unutulmuş Eşya ve Hırsızlık Ayrımı
Malikin eşyayı nereye bıraktığını (sınırlı biçimde de olsa) bilebildiği hâllerde “unutulmuş eşya” gündemdedir. Sinema, otobüs veya kafede unutulan eşyanın alınması genellikle hırsızlık oluşturur. Fail maliki biliyorsa veya kısa bir araştırmayla bulabilecek durumdaysa, kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçu değil, hırsızlık söz konusudur.
Terk Edilmiş ve Sahipsiz Eşya
Sahibi tarafından mülkiyetten vazgeçme iradesiyle bırakılan eşya “terk edilmiş” sayılır (ör. çöpe atılan masa, sokağa bırakılan evcil hayvan). Terk edilmiş eşya bu suçun konusunu oluşturmaz. Sahipsiz eşya ise hiçbir zaman mülkiyet konusu olmamış nesneleri de içerir; kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçu burada uygulanmaz.
Hata Sonucu Ele Geçişin Kapsamı
Hata sonucu ele geçiş; failin çaba veya hile göstermeksizin, zilyetliğin bir yanılma nedeniyle kendisine geçtiği hallerdir. Buradaki hata, zilyetlik devrine ilişkindir; malın değeri konusunda yanılgı gibi başlıklar bu kapsamda değerlendirilmez. Hata mağdurdan, üçüncü kişiden veya failden kaynaklanabilir; bazı iki taraflı işlemlerde karşı tarafın hatası yanında failin de hataya düşmesi gerekebilir; aksi hâlde dolandırıcılık gibi başka suçlar gündeme gelir, kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçu oluşmaz.
Fiil Unsuru: Malik Gibi Tasarruf
Suç, eşyayı sahibine iade etmeksizin veya yetkililere bildirmeksizin “malik gibi tasarruf” edilmesiyle tamamlanır. Sadece yerden almak ya da hatayla zilyetliği devralmak yeterli değildir; iade/bildirim yükümlülüğü yerine getirilmeden kullanma, yararlanma veya tasarruf yetkilerinin kullanılması gerekir. Satma, bağışlama, tüketme, yok etme, kişisel ihtiyaçlara özgüleme ya da iyi niyetli üçüncü kişi lehine aynî hak tesis etme gibi davranışlar kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçu fiil unsurunu karşılar.
Yargıtay Kararları ve Uygulama Örnekleri
Bu bölümde, kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçu ile hırsızlık, güveni kötüye kullanma ve bilişim/dolandırıcılık ayrımları Yargıtay içtihatları üzerinden somutlaştırılmaktadır. Kararlarda, malın konumu, failin bilgi düzeyi ve tasarruf biçimi belirleyici rol oynar.
Kaybolmuş veya Hata Sonucu Ele Geçmiş Eşya: Telefonu Bulup Kullanma
Sanığın sahil yolunda yerde bulduğu, SIM kartı çıkarıp kendi kartını taktığı ve “atılmış olabileceğini” düşünerek birkaç gün kullandığı telefon yönünden; hırsızlığa dair kesin delil olmaması ve eşyanın kaybolmuş hâle gelmesi nedeniyle, iade veya bildirim olmaksızın malik gibi tasarruf bulunduğu kabul edilmiştir. 24.11.2016 tarihli 6763 sayılı Kanun’la uzlaşma kapsamına alınması uyarınca, CMK m.223/8 gereği durma ve uzlaştırma işlemleri sonrası değerlendirme yapılması gerektiği belirtilmiştir (Ceza Genel Kurulu 2019/323 E., 2023/101 K.). Bu karar, kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçu ile uzlaşma kurumunun ilişkisini de örnekler.
Otobüste Unutulan Poşet: Tasarrufun Niteliği
Şehirler arası otobüste unutulan ve fiilen teslim alınmayan poşetin katılana verilmemesi hâlinde, eylem kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçu kapsamında değerlendirilmelidir. Güveni kötüye kullanma yerine TCK m.160 uygulanmalıdır (Yargıtay 23. Ceza Dairesi, 2016/2012).
Lokantada Unutulan Telefon: Hırsızlık Ayrımı
Mağdurun masada unuttuğu cep telefonunu sanığın alıp uzaklaşması ve mağdurun beş dakika içinde geri dönmesi dikkate alındığında, sanığın maliki bildiği veya kısa araştırmayla bulabileceği kabul edilmiştir. Bu durumda fiil hırsızlıktır; kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçu değil (Yargıtay 2. Ceza Dairesi, 2015/13776).
Atın Ahıra Kapatılması: Malikin Bilinmesi
Sanığın, aynı mahallede başıboş bırakılan atın sahibini bilebilecek durumda olması ve sahibini aramaya yönelik bir çaba göstermemesi karşısında, kastın hırsızlığa yönelik olduğu kabul edilmiştir. Bu nedenle TCK m.160 yerine hırsızlıktan mahkûmiyet gerekir (Yargıtay 13. Ceza Dairesi, 2014/26485). Bu içtihat, kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçu ile hırsızlığın sınırını malikin bilinebilirliği üzerinden çizer.
Çalıntı Telefona Sonradan Zilyetlik: Değerlendirme Gereği
Hırsızlıktan bir süre sonra sanık tarafından kullanılan telefon vakasında, sanığın “istasyonda buldum” savunması tartışılmadan hırsızlık kararı verilmesi isabetsiz bulunmuş; kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçu oluşup oluşmadığı tartışılarak hukuki durumun belirlenmesi gerektiği vurgulanmıştır (Yargıtay 13. Ceza Dairesi, 2014/13555).
Lavaboda Unutulan Cüzdan: Hırsızlık Niteliği
Mağdurun lavaboda unuttuğu cüzdanı kısa süre içinde almak için geri dönmesi ve cüzdandaki kimlik/ehliyet sayesinde malikin bilinebilir olması karşısında, fiil hırsızlıktır. Kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçu olarak görülüp şikâyet yokluğundan düşme kararı verilmesi hukuka aykırıdır (Yargıtay 2. Ceza Dairesi, 2014/4878).
Motosikletin Yol Kenarında Bulunması: Alternatif Değerlendirme
Çalınan motosikletin uzun süre sonra sanık kullanımında bulunması tek başına hırsızlık için kesin delil sayılmamış; kaybolmuş eşya üzerinde tasarruf ve “suç eşyasını bulundurmak/kabul etmek” başlıklarında değerlendirme yapılarak hüküm kurulması gerektiği ifade edilmiştir (Yargıtay 2. Ceza Dairesi, 2014/3388). Bu yaklaşım, kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçu ile diğer suç tipleri arasındaki ince çizgiyi gösterir.
Servis Aracındaki Telefonun Alınması: Hırsızlık Vurgusu
Mağdurun çalışır durumdaki telefonunun işyeri servisinde koltuktan alınması olayında, sanığın telefonun servisi kullanan işçilerden birine ait olduğunu bildiği/bilebileceği kabul edilmiştir. Bu nedenle, kaybolmuş eşyayı sahiplenme biçiminde değerlendirme yapılamaz; fiil hırsızlıktır (Yargıtay 2. Ceza Dairesi, 2014/2187).
Banka Hatası ve Para Çekimi: Hata Sonucu Tasarruf
Sanığın, bankamatik zarfındaki para kontrol edilmeden yanlışlıkla hesaba geçirilince çektiği paraya ilişkin olayda, bilişim/dolandırıcılık şartları oluşmadığından, eylem 765 sayılı TCK m.511 (yeni TCK m.160) kapsamında hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf olarak değerlendirilmelidir (Yargıtay 11. Ceza Dairesi, 2009/12167). Bu tür olaylar kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçunun tipikliğini netleştirir.
Dul Aylığının Bildirim Yapılmadan Alınmaya Devamı
Resmî evlilik bildirilmeden aylık alınmaya devam edilmesi olayında, kurumun ihmali sonucu hesaba yatan paranın çekilmesi dolandırıcılıkta aranan hileli hareketi karşılamaz. Fiil, 5237 sayılı TCK m.160 kapsamında hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçu oluşturur (Yargıtay 11. Ceza Dairesi, 2010/6006).
Güveni Kötüye Kullanma Yerine TCK 160 Uygulaması
Mâlik tarafından rızayla teslim edilmeyen, minibüste unutulan çantanın sonradan sanığa verilmesi olayında, teslimin kaynağı malik değil; bu nedenle güveni kötüye kullanma unsurları yoktur. Eylem, 5237 sayılı TCK m.160’taki kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçu kapsamındadır (Yargıtay 11. Ceza Dairesi, 2023/4388 E., 2024/5726 K.).
Özet ve Uygulama İlkeleri
Bu bölüm, kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçu bakımından uygulamada öne çıkan ayırıcı ölçütleri toparlar. Malın konumu, malikin bilinebilirliği ve failin tasarruf biçimi her somut olayda ayrı ayrı değerlendirilir.
Değerlendirmede Ana Kriterler
- Egemenlik alanı ve bilgi: Malik malın yerini bilmiyor ve eşya egemenlik alanından çıktıysa, kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçu ihtimali artar.
- Maliki bilme imkânı: Fail maliki biliyor veya kolayca tespit edebiliyorsa, hırsızlık yönünde değerlendirme yapılır.
- Tasarrufun niteliği: İade/bildirim yükümlülükleri yerine getirilmeden “malik gibi” kullanım, satma veya tüketme fiili tipikliği tamamlar.
Avukat Gökhan Yağmur Kimdir?
Av. Gökhan Yağmur, İstanbul merkezli olarak faaliyet gösteren, ceza hukuku, aile hukuku, ticaret hukuku ve fikri mülkiyet hukuku alanlarında uzmanlaşmış bir avukattır. Uzun yıllara dayanan mesleki deneyimiyle birlikte yalnızca dava ve uyuşmazlıkların çözümünde değil, aynı zamanda önleyici hukuk danışmanlığı, sözleşme yönetimi ve şirketlere stratejik hukuki destek sunmaktadır.
Ceza yargılamaları, boşanma ve velayet davaları, ticari uyuşmazlıklar ve marka–patent süreçlerinde müvekkillerine etkin savunma ve çözüm odaklı yaklaşımıyla hizmet vermektedir. Ayrıca TÜRKPATENT, USPTO ve EUIPO nezdinde marka tescili ve fikri mülkiyet koruması konularında hem yerli hem de yabancı müvekkillere danışmanlık sağlamaktadır. – Turkey Brand Law
Kurucusu olduğu Hukuk Plus, HukukBankasi.net ve diğer dijital projeleriyle hukuk öğrencileri, stajyer avukatlar ve meslektaşlara yönelik özgün bir ekosistem geliştirmiştir. Bu sayede hukuk bilgisinin paylaşımı, güncel içtihatların takibi ve mesleki dayanışmanın güçlenmesine katkı sunmaktadır.
Av. Gökhan Yağmur, girişimci vizyonu ile yalnızca klasik avukatlık hizmeti sunmakla kalmayıp; marka yönetimi, e-ticaret hukuku, uluslararası şirket danışmanlığı ve dijital hukuk çözümleri alanlarında da fark yaratan çalışmalara imza atmaktadır.
Daha fazla bilgi için:
📌 www.gokhanyagmur.com
📌 www.gokhanyagmur.com.tr
📞 0542 157 06 34
Yolculuk Süresini Hesaplayın
Yakındaki yerler için seyahat süresini ve yol tariflerini görün