Bilgi BankasıCeza Hukuku

Hakaret Sayılan ve Sayılmayan Kelime ile Sözler Nelerdir? (Yargıtay Kararlarıyla Açıklama)

Hangi Sözler Hakaret Sayılmaz? – TCK 125 Kapsamında Değerlendirme

Hakaret Sayılan ve Sayılmayan Kelime – Türk Ceza Kanunu’nun 125. maddesi uyarınca hakaret suçu; bir kimsenin onur, şeref ve saygınlığını zedelemeye yönelik olarak gerçekleştirilen fiil ya da sözlerle oluşur. Suçun basit hali için öngörülen yaptırım, üç aydan iki yıla kadar hapis veya adli para cezasıdır. Suçun nitelikli hallerinde –örneğin kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret edilmesi durumunda– ceza alt sınırı bir yıldan az olamaz. Eğer hakaret alenen işlenmişse, ceza ayrıca 1/6 oranında artırılır. Mesela, sokakta bir polis memuruna “gerizekalı” demek suretiyle kamu görevlisine hakaret suçunu işleyen kişi en az bir yıl hapis cezasına mahkûm olabilir ve sözlerin alenen söylenmesi sebebiyle cezasında artış yapılır.

Ancak, kanunda hakaret oluşturan sözler açıkça listelenmediği gibi, hangi sözlerin hakaret sayılmayacağı da tek tek belirtilmemiştir. Bu noktada Yargıtay’ın içtihatları yol göstericidir. Yargıtay kararlarına göre bazı ifadeler, her ne kadar kaba ya da rahatsız edici olsa da, hakaret suçu kapsamına girmez.

Yargıtay’a Göre Hakaret Sayılmayan Söz Grupları

1. Beddua İçeren Sözler:
“Allah belanı versin”, “Allahından bul” veya “Müstahakını bulasın” gibi ifadeler Yargıtay’a göre beddua niteliğindedir. Bu tür sözler kişiyi küçük düşürmeye yönelik değil, daha çok dini referanslı serzeniş ifadeleri olup, hakaret suçu oluşturmaz.

2. Ağır Eleştiri Niteliğindeki Sözler:
Eleştiri ile hakaret arasında ince bir çizgi vardır. Örneğin, bir hakime “Dosyaları okumuyorsunuz, bizi susturmaya çalışıyorsunuz, bu bir rezalet” demek sert bir eleştiri olsa da hakaret kapsamında değerlendirilemez. Söylenenler, düşünce ve ifade özgürlüğü çerçevesinde ele alınır.

3. Kaba ve Nezaketsiz İfadeler:
“Siz kimsiniz lan?”, “Terbiyesizsin”, “Ahlaksızsın”, “Ne mal olduğunu biliyorum” gibi çıkışlar kaba olmakla birlikte, kişinin onurunu açık şekilde zedeleyen isnat veya sövme içermediği sürece suç olarak kabul edilmez.

4. Rahatsız Edici ve İncitici Sözler:
“Sen kendini bilmezsin”, “Sende cehalet var” gibi sözler rahatsız edici olabilir; fakat doğrudan bir hakaret isnadı içermediği sürece cezalandırılmaz.

Hakaret suçunda korunmak istenen hukuki değer, bireyin toplum nezdinde sahip olduğu onur, şeref ve saygınlıktır. Bu değerlerin ihlali için sözün muhatabı küçük düşürmeyi hedeflemiş olması gerekir. Söylenen ifadelerin tahkir edici (aşağılayıcı) olup olmadığını değerlendirirken; zaman, yer, muhatap ve bağlam gibi faktörler önemlidir. Her ağır söz suç sayılmaz; ancak açıkça aşağılayıcı, sövme ya da somut olgu isnadı varsa hakaret suçunun oluştuğu kabul edilir. (Yargıtay 4. Ceza Dairesi, 2021/27093)


Hakaret Sayılmayan Sözler – Yargıtay Kararları Işığında Örnekler

1. Meziyetsiz ve Karaktersiz Gibi Sözler Hakaret Değildir
Kimi zaman öfke anında sarf edilen kelimeler, kaba ve hoş olmayan ifadeler içerse bile hukuken “hakaret” suçu kapsamında değerlendirilmemektedir. Örneğin, bir infaz koruma memuruna hitaben “meziyetsiz, karaktersiz, artık emekli ol git” şeklinde söylenen sözler, Yargıtay’a göre yalnızca kaba bir hitap tarzıdır ve muhatabın kişisel onurunu doğrudan hedef almadığı sürece suç sayılmaz (Y18CD-K.2017/11006).

2. “Karaktersiz Herif” Demek de Her Zaman Hakaret Sayılmaz
“İşini yapmıyor, karaktersiz herif” ifadesi, ilk bakışta hakaret izlenimi uyandırsa da Yargıtay kararına göre bu söz, kaba ve sert bir üslup barındırsa da onur kırıcı boyutta değerlendirilmemelidir. Bu sebeple yalnızca bu tür söylemlerle mahkûmiyet kararı verilmesi bozma sebebidir (Y18CD-K.2017/10756).

3. “Dinsiz, İmansızlar” Sözleri Hakaret Suçu Oluşturmaz mı?
Dinî referanslar içeren bazı sözler toplumda sert tepki doğurabilse de hukuken bu ifadeler mutlaka hakaret suçunu oluşturmaz. Yargıtay, “dinsiz, imansızlar” gibi sözlerin muhatapların şeref ve haysiyetini hedef almadığı, dolayısıyla ceza hukukunun koruma alanına girmediği kanaatindedir (Y18CD-K.2017/7985).

4. “Terbiyesizlik Yapma” veya “Sen Ne Kadar Terbiyesizsin” Sözleri
Toplumda yaygın kullanılan ve çoğu zaman nezaket dışı bulunan bu ifadeler, mahkemeler nezdinde suç teşkil etmemektedir. “Terbiyesizlik yapma” veya “sen ne kadar terbiyesizsin” gibi söylemler, kişiyi aşağılamaya yönelik somut bir isnat içermediği sürece cezalandırılmaz (Y4CD-K.2021/8900, Y4CD-K.2021/11664).

5. Kamu Görevlisine “Terbiyesiz Herifler” Demek Suç Teşkil Etmez mi?
Polis ya da diğer kamu görevlilerine karşı yöneltilen kaba sözlerin hakaret suçu oluşturup oluşturmadığı, sözlerin niteliğine göre değerlendirilir. “Terbiyesiz herifler” ifadesi kaba bir nitelik taşısa da sövme veya somut bir suç isnadı içermediği müddetçe ceza gerektirmez (Y18CD-K.2019/10939).

hakaret sayılan ve sayılmayan kelimeler

6. “Bu Yaptığınız Terbiyesizliktir, Ayıptır” İfadesi Ne Anlama Gelir?
Bir kişinin davranışını eleştirmek amacıyla kullanılan “bu yaptığınız terbiyesizliktir, ayıptır” gibi sözler, hukuken ağır eleştiri olarak değerlendirilir. Yargıtay, bu tür söylemlerin kaba, nezaket dışı ve rahatsız edici olsa bile onur kırıcı düzeye ulaşmadığını, dolayısıyla hakaret kapsamında cezalandırılamayacağını açıkça belirtmiştir (Y4CD-K.2021/10146).

7. “Edepsiz” ve “Terbiyesiz” Sözleri Ne Zaman Suç Sayılmaz?
Karşılıklı tartışma sırasında söylenen “edepsiz” ve “terbiyesiz” sözleri her ne kadar kırıcı ve kaba dursa da, yalnızca rahatsız edici olmakla kalır. Yargıtay, bu tarz ifadelerin beddua ya da nezaket dışı hitap niteliğinde olduğunu; ancak doğrudan şeref ve haysiyet saldırısı içermediğini vurgulamaktadır. Bu nedenle bu sözler, hakaret suçunun oluşması için yeterli değildir (Y18CD-K.2017/4861).

8. “Terbiyesiz Herif Lan” İfadesi de Hakaret Değil
Yine bir diğer örnekte, sanığa karşı sarf edilen “terbiyesiz herif lan” şeklindeki çıkışın, kaba ve toplumsal nezaket kurallarını aşan bir nitelik taşımasına rağmen, onur ve saygınlığı rencide edecek seviyeye gelmediği ve bu nedenle cezalandırılmaması gerektiği kabul edilmiştir (Y4CD-K.2021/20045).

9. “Şizofrensin, İki Ruhlusun” Demek Hakaret Sayılır mı?
Bazı ifadeler, muhatabın ruhsal veya fiziksel durumu hakkında ileri sürülen değerlendirmeler içerebilir. Ancak Yargıtay’a göre, “şizofren hastasısın, iki ruhlusun, doktora git” şeklindeki söylem bir hakaret değil, eleştirel bir niteliktedir. Söylenenler bir teşhis ya da öneri görünümünde olup, küçültücü bir isnat taşımadığı müddetçe suç teşkil etmez (Y18CD-2015/10949).

10. Sadece “Lan” Demek Suç Değildir
Dilimizde sıklıkla kullanılan “lan” kelimesi, muhatabın kişiliğine yönelik ağır bir saldırı içermediği sürece hakaret kapsamına girmez. Özellikle bağlam ve ton dikkate alındığında, bu kelime çoğu zaman nezaket dışı olsa da cezalandırılabilir bir suç unsuru oluşturmaz. Yargıtay kararlarında da “lan” kelimesinin tek başına hakaret suçu doğurmadığı vurgulanmıştır (Y4CD-K.2021/26608).

11. “Lan, Ulan Allahsız” Sözleri Hakaret Suçu Oluşturmaz mı?
Bir kişiye yönelik mesajlaşma sırasında kullanılan “lan” veya “ulan allahsız” gibi kelimeler toplumda genellikle nezaket dışı olarak kabul edilir. Ancak bu sözlerin, muhatabın doğrudan onurunu, şerefini veya saygınlığını hedef almadığı, yalnızca kaba bir hitap tarzı olduğu durumlarda hakaret suçu oluşmamaktadır. Yargıtay bu bağlamda “adam gibi cevap ver lan” gibi ifadelerin cezalandırılabilir olmadığını net biçimde ifade etmiştir (Y18CD-K.2019/10437).

12. Kamu Görevlisine “Polise Kimlik Vermeyiz Lan” Demek Suç Değildir
Kamu görevlilerine yönelik yapılan çıkışlarda kullanılan ifadelerin bağlamı oldukça önemlidir. Örneğin “Biz TC polisine kimlik falan vermeyiz lan” gibi sözlerin, devlet görevlisine karşı kaba ve saygısız bir tutum içerdiği doğrudur; ancak bu sözlerin hukuki anlamda hakaret suçu olarak değerlendirilmesi için kişiyi aşağılayıcı içerikte olması gerekir. Yargıtay, bu tip ifadelerin onur kırıcı eşiği aşmadığını belirtmiştir (Y4CD-K.2021/26460).

13. “Lan, Sen Ne Utanmazsın” İfadesi Ceza Gerektirir mi?
“Sen ne utanmazsın” ifadesi çoğu zaman toplumda kınanan bir söylem olarak görülse de, tek başına kullanıldığında hakaret suçunun oluşması için yeterli değildir. Aynı şekilde “lan” kelimesiyle birlikte kullanıldığında bile bu ifadenin suç oluşturmadığı Yargıtay içtihatlarıyla sabittir. Yargıtay, bu sözlerin kaba ve rahatsız edici olduğunu kabul etmekle birlikte, kişilik haklarını zedeleyecek derecede olmadığını vurgulamıştır (Y4CD-K.2021/26139).

14. Polise “Siz Nasıl Polissiniz Lan” Demek Hakaret midir?
Emniyet görevlilerine hitaben sarf edilen “Siz nasıl polissiniz lan” tarzı ifadeler sert bir sorgulama ya da eleştiri gibi algılanabilir. Ancak bu tür ifadelerin kişisel şeref ve onuru hedef alan doğrudan bir saldırı niteliğinde olmadığı, daha çok kaba bir serzeniş içerdiği kabul edilmektedir. Dolayısıyla bu tarz söylemler, Yargıtay içtihatlarına göre hakaret suçu kapsamında değerlendirilemez (Y4CD-K.2021/25279).

15. “Siz Kimsiniz Lan, Lan Hepiniz Artistsiniz” Ne Anlama Gelir?
Bir adliye binasında, kamu görevlilerine hitaben “Siz kimsiniz lan? Hepiniz artistsiniz” şeklindeki bir çıkış, sıradan bir vatandaş tarafından yöneltildiğinde, bağlamına göre değerlendirildiğinde yalnızca kaba bir eleştiri olarak ele alınmaktadır. Bu sözlerin de doğrudan kişiyi aşağılamaya yönelik olmadığı, Yargıtay kararlarında açıkça ifade edilmiş ve bu tür sözlerden dolayı verilen mahkûmiyet kararları bozulmuştur (Y4CD-K.2021/15523).

16. “Çingene” Kelimesi Tek Başına Hakaret Suçunu Oluşturur mu?
Toplumda bazen aşağılayıcı şekilde kullanılabilen “çingene” kelimesi, sanığın bu ifadeyi hangi bağlamda kullandığına bağlı olarak değerlendirilmektedir. Yargıtay kararlarına göre, bu kelime bir etnik kimliği tanımlamak amacıyla kullanıldığında ve onur kırıcı bir niyet taşımadığında, hakaret suçu oluşmaz. Özellikle bu kelimenin “roman vatandaşları” kastederek söylendiği ve rencide etme amacı taşımadığı hallerde cezai sorumluluk doğmaz (Y4CD-K.2014/574).

17. “Allah Belanı Versin” Bedduası Ceza Hukuku Açısından Ne Anlama Gelir?
Mahkeme salonlarında veya karakollarda yaşanan tartışmalarda sıklıkla kullanılan “Allah belanı versin” sözü, dini bir beddua niteliğindedir. Bu ifade muhatabın doğrudan kişilik haklarını hedef almamakta; daha çok duygusal bir tepkidir. Bu nedenle, Yargıtay yerleşik kararlarında bu tür sözlerin hakaret suçunun unsurlarını taşımadığı kabul edilmiştir (Y4CD-K.2014/1282).

18. Doktora Yönelik “Senin Gibi Doktorun…” Sözü Suç Sayılır mı?
Sağlık çalışanlarına yönelik bazı ifadeler sert eleştiri barındırabilir. Örneğin, “senin gibi doktorun Allah belasını versin” şeklindeki söz, her ne kadar kırıcı bir tarzda ifade edilse de beddua ve nezaket dışı söz kapsamında değerlendirilir. Yargıtay, bu tarz ifadelerin cezai sorumluluğa yol açacak düzeyde olmadığını, dolayısıyla hakaret olarak değerlendirilemeyeceğini belirtmektedir (Y4CD-K.2021/21086).

19. “Kömürleriniz Ölü Kazanında Yansın…” Beddua Niteliğinde midir?
Sanığın müştekilere yönelik sarf ettiği “kömürleriniz ölü kazanında yansın, altında kalın inşallah, Allah belanızı versin” tarzındaki sözler son derece sert olsa da, hukuken beddua çerçevesinde değerlendirilmiştir. Bu gibi ifadelerin muhatabın haysiyetini doğrudan hedef almadığı ve sosyal olarak sert ama hukuki anlamda suç teşkil etmediği, Yargıtay kararlarıyla güvence altına alınmıştır (Y4CD-K.2020/19982).

20. “Gözün Kör Olsun” İfadesi Hakaret midir?
“Gözün kör olsun” ifadesi, toplumsal dilde zaman zaman beddua ve serzeniş olarak kullanılabilir. Bu tür sözler, doğrudan küçük düşürücü bir somut isnat içermediği ve genel itibarıyla bir öfke ifadesi olarak değerlendirildiği sürece, ceza hukukunda hakaret olarak nitelendirilmemektedir. Yargıtay bu noktada, sözün onur kırıcı seviyeye ulaşmadığını vurgulayarak beraat kararını uygun bulmuştur (Y4CD-K.2017/11725).

21. “Siz İnsan Değilsiniz” Sözü Ceza Alınmasını Gerektirir mi?
Bir kişiye doğrudan “insan değilsiniz” demek, ilk bakışta son derece sert ve rencide edici gibi görünse de, Yargıtay bu ifadeyi kaba ve nezaket dışı bir söylem olarak değerlendirmiştir. Eğer söz, muhatabın kişisel haysiyetini küçük düşürmeye açıkça yönelmiyorsa ve sadece sert bir eleştiri veya kızgınlık ifadesi ise, hakaret suçu oluşmaz (Y4CD-K.2021/15035).

21a. Polise “Sen İnsan Değilsin” Demek de Suç Oluşturmaz
Kamu görevlisi olan bir polis memuruna hitaben “Sen insan değilsin, cezayı yazmak hoşuna mı gitti?” demek de Yargıtay’a göre suç sayılmaz. Bu sözler, bir memnuniyetsizlik ve duygusal tepki niteliğindedir. Onur, şeref ve saygınlığı somut şekilde zedeleyen bir içerik taşımadığından dolayı, bu ifadeyle ilgili ceza verilmesi hukuka aykırıdır (Y4CD-K.2023/17421).

21b. “Sen İnsan mısın?” Sözü Hakaret midir?
Birine “sen insan mısın, insan olsan yardım ederdin” gibi bir cümle kurmak, tartışma sırasında yöneltilmiş bir serzenişten ibarettir. Yargıtay, bu tür sözlerin kaba ve kırıcı olduğunu kabul etmekle birlikte, hakaret suçunun oluşması için gerekli olan onur kırıcı niteliği taşımadığını açıkça ortaya koymuştur (Y4CD-K.2021/23794).

22. “Eşkıya mısınız?” Sözünün Değerlendirmesi
“Eşkıya” kelimesi halk arasında suçla ilişkilendirilse de, bir tartışma sırasında “siz eşkıya mısınız?” şeklinde söylenen söz doğrudan küçültücü bir isnat olarak değerlendirilemez. Bu nedenle, hakaret suçunun temel unsurlarının bu söylemde bulunmadığı ve böyle bir sözle mahkûmiyet verilemeyeceği belirtilmiştir (Y4CD-K.2021/11917).

23. “Bacaksız” Demek Hakaret Değil mi?
Fiziksel görünümle ilgili ifadeler her zaman hakaret suçu anlamına gelmeyebilir. “Bacaksız” sözü, Yargıtay’a göre kaba, saygısız ve belki küçümseyici olabilir; ancak kişisel onuru, şerefi ve toplum içindeki saygınlığı somut biçimde hedef almadığı sürece suç unsuru sayılmaz. Dolayısıyla bu söz nedeniyle verilen mahkûmiyet kararları bozma sebebi sayılmaktadır (Y4CD-K.2021/12060).

24. “Pis Olan Sensin” Sözü Hakaret mi Sayılır?
“Ev senin, evin kokuyor, benim köpeğim değil; pis olan sensin” şeklindeki sert çıkış, çoğu zaman karşılıklı tartışmalarda kullanılan ve muhatabın davranışını hedef alan ifadelerdendir. Yargıtay, bu sözleri ağır eleştiri ya da rahatsız edici bir ifade olarak değerlendirmiş ve hakaret suçunun şartlarını taşımadığına hükmetmiştir (Y4CD-K.2021/7983).

25. “Seni Hakem Yapanı…” Demek Suç mudur?
“Seni hakem yapanı” şeklindeki sözler, genellikle bir kişiyi küçümsemeye yönelik eleştiri içerir. Ancak bu tarz bir ifade doğrudan onur kırıcı, aşağılayıcı veya somut bir isnat taşımadığı sürece cezai anlamda hakaret olarak nitelendirilmez. Yargıtay, bu tür sözleri ağır eleştiri kapsamına alarak hakaret suçunun unsurlarını oluşturmadığı sonucuna varmıştır (Y4CD-K.2021/5762).

26. “Hasta mısın kızım sen?” Sözü Hakaret Olarak Değerlendirilebilir mi?
Gündelik konuşmalarda sıkça karşılaşılan “hasta mısın kızım sen?” ifadesi, çoğu zaman bir kişinin davranışına yönelik sorgulayıcı bir üslup içerir. Bu söz, doğrudan kişilik haklarına yönelik aşağılayıcı bir anlam taşımadığı sürece, sadece nezaket dışı bir çıkış olarak kalır. Yargıtay, bu tarz bir söylemin hakaret suçunun oluşumu için gerekli olan unsurları taşımadığını net bir şekilde ifade etmiştir (Y4CD-K.2021/2804).

27. “Sen Erkek misin?” İfadesi Hakaret Sayılır mı?
Tartışma esnasında yöneltilen “sen erkek misin?” gibi sözler, muhatabın sosyal ya da kişisel değerlerini sorgular nitelikte olabilir. Ancak bu tür ifadeler, hakaret suçunun oluşabilmesi için gereken doğrudan ve somut onur kırıcı içeriğe sahip olmadığından dolayı, Yargıtay kararlarına göre cezai sorumluluk doğurmaz (Y4CD-K.2021/2728).

28. “Size de Kurumunuza da Başlarım Lan” Sözleri Ceza Gerektirir mi?
Bir kuruma ya da çalışanlarına yönelik “size de kurumunuza da başlarım lan” gibi ifadeler, öfkeyle ve tepki amacıyla söylenmiş olabilir. Bu sözlerin hedef aldığı kişiler ya da kurum açısından nahoş ve saygı dışı olması muhtemeldir, ancak doğrudan kişisel hakları ihlal edici mahiyette olmaması sebebiyle hakaret suçu kapsamında değerlendirilemez (Y4CD-K.2021/38).

29. “Ukalalık Yapma” veya “Ukala” Demek Ne Zaman Suç Teşkil Etmez?
Tartışmalar sırasında sıkça duyulan “ukalalık yapma”, “ukala” gibi ifadeler, eleştirel ve küçümseyici görünse de, Yargıtay bu sözleri kaba ve rahatsız edici olmakla birlikte hakaret suçu olarak kabul etmemektedir. Eğer ifade, kişiyi küçük düşürücü bir isnat ya da doğrudan saldırı içermiyorsa, ceza sorumluluğu doğurmaz (Y4CD-K.2020/14014).

30. “Ahlaksız” Kelimesi Her Zaman Hakaret mi Sayılır?
“Ahlaksız” kelimesi, tek başına kullanıldığında toplumda aşağılayıcı bir anlam taşıyabilir. Ancak Yargıtay kararlarına göre bu sözün bağlamı son derece önemlidir. Örneğin, bir doktor veya kamu görevlisine yönelik “ahlaksız” demek, ağır bir eleştiri ya da tepki içerebilir, fakat onur, şeref ve saygınlığı hedef alan belirgin bir içerik taşımıyorsa hakaret suçu sayılmaz (Y18CD-K.2020/1934).

30a. “Ahlaksız Kadın” Sözü de Her Zaman Suç Oluşturmaz
Kadınlara yönelik sarf edilen bazı sert ifadeler, toplumsal olarak kırıcı görülse de hukuk açısından farklı değerlendirmelere tabidir. Örneğin “ahlaksız kadın, sen kimsin” gibi bir ifade, eleştirinin dozunu aşabilir; ancak kişiyi doğrudan rencide eden somut bir isnat veya sövme unsuru taşımadığı müddetçe hakaret suçu sayılmaz. Bu husus Yargıtay tarafından da açıkça ortaya konulmuştur (Y18CD-K.2017/1204).

31. “Ne Mal Olduğunuzu Biliyorum” Sözleri Ceza Gerektirir mi?
Tartışma anında kullanılan “ben sizin ne mal olduğunuzu biliyorum” şeklindeki sözler, kaba ve küçümseyici bir ifade barındırıyor olsa da, doğrudan kişilik haklarına yönelik somut bir saldırı içermediği sürece hakaret suçu oluşturmaz. Yargıtay’a göre bu ifade, daha çok toplumsal gerginliğin ifadesi olup, aşağılayıcı isnat taşımaz (Y4CD-K.2014/31186).

32. “Gavur” Kelimesinin Kullanımı Hakaret Suçu Teşkil Eder mi?
“Gavur” ifadesi tarihsel olarak çeşitli çağrışımlara sahip olsa da, Türk Dil Kurumu’na göre dinsiz veya Müslüman olmayan anlamına gelir. Yargıtay, bu kelimenin kullanıldığı bağlama dikkat çekmiş; örneğin bir polis memuruna yönelik “gavur polissiniz” denildiğinde bu sözlerin hakaret kastı taşımadığına ve sadece kaba hitap tarzı niteliğinde olduğuna hükmetmiştir (Y18CD-K.2017/3352).

33. “Cahil Cahil Konuşma” Sözünün Hukuki Anlamı Nedir?
“Cahil cahil konuşma” ifadesi, karşıdakinin bilgi düzeyine yönelik bir eleştiri niteliğindedir. Bu söz, aşağılayıcı veya onur kırıcı bir isnat içermediği sürece, sadece kaba bir çıkış olarak değerlendirilir. Yargıtay da bu bağlamda söz konusu ifadeyi hakaret olarak değil, sert bir eleştiri olarak ele almıştır (Y18CD-K.2016/6526).

34. “Seni Paramla Satın Alırım” Sözü Suç Oluşturur mu?
Bir tartışma sırasında sarf edilen “seni paramla satın alırım” gibi sözler, muhatap üzerinde küçümseyici etki uyandırabilir. Ancak bu söz, hakaret suçunun oluşması için gereken kişiyi küçük düşürücü açık bir isnat ya da sövme içermediği sürece, kaba hitap tarzı niteliğinde değerlendirilir. Yargıtay’a göre bu ifade, ceza sorumluluğu doğuracak nitelikte değildir (Y18CD-K.2020/4519).

35. “Aç Gözlü” Kelimesi Hakaret Suçu Kapsamına Girer mi?
Bir kişiye “aç gözlü” demek, toplum içinde hoş karşılanmasa da, cezai bir yaptırımı gerektirmez. Yargıtay, bu tür ifadelerin daha çok ahlaki bir eleştiri olduğunu, onur, şeref ve saygınlığı açıkça hedef almadığı sürece hakaret suçunun unsurlarını taşımadığını vurgulamaktadır. Bu nedenle verilen mahkûmiyet kararları bozma nedeni sayılmaktadır (Y18CD-K.2020/4884).

36. “A…ına Koyduğum Yerinde Herkes İşini Yapacak” Sözü Hakaret Suçu Oluşturur mu?
Toplumda çok sert ve argo olarak değerlendirilebilecek bu tarz ifadelerin hakaret olup olmayacağı, sözlerin muhatabına yönelip yönelmediğiyle doğrudan ilgilidir. Yargıtay, bu sözün doğrudan kişiyi hedef almadığı, genel bir serzeniş içerdiği ve bağlamında aleni bir aşağılama bulunmadığı gerekçesiyle hakaret suçunun oluşmadığına karar vermiştir (Y4CD-K.2021/20597).

37. Doktora “Kasap mısınız lan?” Demek Suç mudur?
Sağlık çalışanlarına yönelik sert ifadeler çoğu zaman yargılamaya konu olabilmektedir. Ancak Yargıtay, “kasap mısınız lan” gibi sözlerin, bir eleştiri ve tepkisel söylem niteliğinde olduğunu, kişiyi küçük düşüren açık bir isnat içermemesi halinde hakaret suçu oluşturmayacağını ifade etmiştir. Bu durumda da sanık hakkında beraat kararı verilmiştir (Y23CD-K.2016/6138).

37a. “Doktorların Yüz Karası” Sözünün Ceza Hukukundaki Yeri
Bir dilekçede yer alan ve doktor hakkında yazılan “doktorların yüz karası” gibi ifadeler, her ne kadar kaba ve ağır eleştiri niteliğinde olsa da, bu sözlerin kişinin şeref ve haysiyetini açıkça zedeleyici boyutta olmadığı sürece cezai sorumluluk doğurmadığı kabul edilmektedir. Yargıtay, bu sözlerin ağır bir eleştiri kapsamında kalması nedeniyle hakaret suçunun oluşmadığını belirtmiştir (Y4CD-K.2023/15562).

37b. “Siz Hekim Değilsiniz, Kasapsınız” Sözü Hakaret Değil mi?
Hasta memnuniyetsizliği ya da tıbbi uygulamalardan kaynaklı şikâyetler sırasında sarf edilen sözlerin bağlamı önemlidir. Örneğin “siz hekim değilsiniz, kasapsınız” şeklindeki ifadeler, doğrudan aşağılayıcı olmaktan ziyade bir eleştiri barındırmaktadır. Yargıtay’a göre bu tür söylemler, eleştiri sınırlarını aşmadığı müddetçe hakaret suçu oluşturmaz (Y4CD-K.2023/19478).

38. “Yalakasın” Sözü Ne Zaman Hakaret Sayılmaz?
Sosyal medyada veya kamuya açık platformlarda yapılan yorumlarda sıkça karşılaşılan “yalakasın” gibi ifadeler, kaba ve rahatsız edici olsa da hakaret suçunun temel unsurlarını taşımaz. Özellikle bu ifadelerin siyasi veya mesleki bir yorum içerdiği durumlarda, Yargıtay bu sözleri ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirerek ceza verilmesini hukuka aykırı bulmaktadır (YCGK-K.2022/199).

39. “Aç Avukat” Sözü Hakaret Suçunu Doğurur mu?
“Parasız kalınca böyle oluyorsunuz, aç avukat” gibi bir ifade, toplumsal saygınlık açısından kırıcı olsa da, hakaret suçunun sınırlarını aşmadığı sürece cezai sorumluluk yaratmaz. Yargıtay’a göre bu tür sözler, sadece nezaket dışı ve kırıcı nitelikte olup kişilik haklarına saldırı oluşturmadığı sürece hakaret sayılmaz (Y4CD-K.2023/17767).

39a. “Avukat Bozuntusu” Sözü Her Zaman Suç Değil
“Sen avukat bozuntususun, sen kimsin lan” gibi ifadeler, meslek onurunu zedeleyici gibi görünse de Yargıtay, bu tür sözlerin bağlamı, tonu ve ifadenin amacı çerçevesinde değerlendirilmesi gerektiğini vurgulamaktadır. Hakaret suçunun oluşması için, bu sözlerin açıkça kişisel şeref ve onura saldırı niteliğinde olması gerekir. Aksi halde suç oluşmaz (Y4CD-K.2023/13396).

39b. Avukata “Yalancısın” Demek Hakaret midir?
Yargıtay içtihatlarına göre, bir avukata “yalancısın” demek, eğer icra ya da hukuki bir süreç bağlamında kullanılıyorsa ve doğrudan kişisel onura değil mesleki bir duruma ilişkinse, bu ifade de hakaret sayılmaz. Bu tür sözler, çoğu zaman ifade özgürlüğü ve şikayet hakkı kapsamında değerlendirilir (Y4CD-K.2014/12843).

40. “Cahil Herif” İfadesinin Hukuki Değerlendirmesi
Sosyal medyada yapılan yorumlarda görülen “cahil herif” gibi ifadeler, özellikle kamu görevinde bulunan kişilere yönelik olduğunda daha hassas değerlendirilir. Ancak Yargıtay, siyasetçilerin eleştirilere daha fazla hoşgörü göstermekle yükümlü olduğunu, bu tür ifadelerin rahatsız edici olsa da cezai yaptırıma konu olmadığını ifade etmiştir (Y4CD-K.2023/16952).

41. “Çapsız” Kelimesi Her Zaman Hakaret Değildir
Bir kamu görevlisi hakkında arkasından “çapsız, işi bilmiyor” gibi sözler söylemek, ilk etapta küçültücü gibi görünse de, Yargıtay bu tür ifadeleri kaba eleştiri sınırlarında değerlendirmektedir. Özellikle söz kişinin yüzüne söylenmemişse ve isnat içermiyorsa, hakaret suçunun unsurlarını taşımadığı kabul edilmektedir (Y4CD-K.2023/19895).

42. “Düzenbaz” Sözü Siyasetçilere Yönelikse Suç Teşkil Etmez
Belediye başkanlarına yönelik olarak “yalancılar, düzenbazlar, maşasınız” gibi ifadeler, siyasi ve idari eleştirinin bir parçası olarak kabul edilir. Yargıtay, siyasetçilerin kamuya açık konumları nedeniyle daha geniş bir eleştiri sınırına tabi olduğunu ve bu tür ifadelerin rahatsız edici olsa da hakaret suçuna vücut vermediğini belirtmektedir (Y4CD-K.2023/17156).

43. “Eşek Gibi Yapmak Zorundasınız” Sözü Hakaret Sayılır mı?
Sağlık çalışanlarına hitaben söylenen “eşek gibi yapmak zorundasınız” gibi ifadeler, toplum nezaketine aykırı kabul edilse de, Yargıtay’a göre bu sözler kaba bir çıkış olarak değerlendirilir. Eğer ifade kişiyi aşağılama veya küçük düşürme amacı taşımıyorsa ve hakaret kastı açık değilse, bu söz ceza gerektirmez (Y4CD-K.2023/17172).

44. “O Elbiseyi Haketmiyorsun” Sözü Ceza Hukuku Açısından Suç mu?
Bir jandarma görevlisine hitaben “sen o elbiseyi hak etmiyorsun, teşkilatın yüz karasısın” gibi ifadeler, mesleki yeterliliği hedef alır gibi görünse de Yargıtay bu sözleri kaba eleştiri kapsamında değerlendirmiştir. Özellikle bağlam dikkate alındığında, bu tarz ifadelerin hakaret suçunun oluşması için yeterli olmadığına karar verilmiştir (Y4CD-K.2023/17191).

45. “Oha” Demek Hakaret midir?
Gündelik dilde sıkça kullanılan ve genellikle hayret veya tepki belirtisi olan “oha” kelimesi, eğer bir hakaret kastı ile değil, duygusal tepki olarak sarf edildiyse ceza sorumluluğu doğurmaz. Yargıtay, bir öğretmenin başka bir öğretmene karşı sarf ettiği “oha” sözünün, kaba ve rahatsız edici olmasına karşın hakaret suçunu oluşturmadığına hükmetmiştir (Y4CD-K.2023/17684).

46. “Karı Gibi Gülme” İfadesi Hakaret Suçu Oluşturur mu?
Toplumsal cinsiyet temelli bir söylem içeren “karı gibi gülme” sözü, nezaket dışı ve kaba bir ifade olsa da, Yargıtay bu tür sözlerin bağlamına odaklanır. Eğer ifade, muhatabın kişilik haklarına yönelik açık bir aşağılama, somut bir isnat veya sövme içermiyorsa, yalnızca kaba bir söylem olarak kabul edilir ve hakaret suçu oluşmaz (Y4CD-K.2023/577).

47. “Parayı Ödeyemiyorsan Geceleri İşe Çık” Sözü Suç Teşkil Eder mi?
“Geceleri işe çık” şeklinde ima içeren ve para ödeyememekle ilişkilendirilen bu söz, oldukça rahatsız edici olabilir. Ancak Yargıtay, bu gibi söylemleri ağır eleştiri kapsamında değerlendirmekte ve kişiyi alenen küçük düşürecek ölçüde onur zedeleyici bir içerik taşımadığı sürece hakaret suçunun oluşmadığına karar vermektedir (Y4CD-K.2023/20761).

48. “Lavuklar” Kelimesi Ne Zaman Suç Oluşturmaz?
“Lavuk” kelimesi halk arasında küçümseyici anlamlar taşısa da, Yargıtay bu kelimeyi hakaret suçu açısından değerlendirdiğinde, bağlamın önemine dikkat çeker. Eğer söz, muhatabın şahsiyetini doğrudan hedef almıyorsa ve yalnızca kaba bir hitap tarzı niteliğindeyse, cezai sorumluluk doğurmaz. Bu nedenle “lavuklar” sözü nedeniyle verilen mahkûmiyet kararı bozma nedeni sayılmıştır (Y4CD-K.2024/602).

49. “Faşist” Kelimesi Kamu Görevlisine Karşı Hakaret midir?
Özellikle siyasi içerikli protestolarda kullanılan “faşist” ifadesi, çoğu zaman otoriterlik vurgusu içerir. Yargıtay, bu tür kelimeleri bağlamı içinde değerlendirmiş ve siyasi nitelikli bir eleştiri olduğunu, kişisel bir hakaret kastı taşımadığını belirtmiştir. Bu nedenle kamu görevlisine “faşist” demek, her zaman hakaret suçu oluşturmaz (CGK-K.2021/492).

50. Cumhurbaşkanına “Diktatör” Demek Suç Sayılır mı?
Bir kamu paylaşımında Cumhurbaşkanına yönelik “diktatör deyince de kızıyor” gibi bir ifade yer alıyorsa, bu söz bağlam itibarıyla siyasi eleştiri sınırları içinde değerlendirilir. Yargıtay, özellikle siyasetçilere yönelik sert ifadelerin ifade özgürlüğü kapsamında yorumlanması gerektiğini vurgulayarak, bu sözün hakaret suçunu oluşturmadığını hükme bağlamıştır (Y4CD-K.2023/19046).


Hakaret Sayılan Kelimeler ve Davranışlar – Ceza Hukuku Açısından Değerlendirme

Ceza hukukunda, bireyin şeref, onur ve saygınlığına yönelik saldırılar “hakaret suçu” kapsamında değerlendirilir. Türk Ceza Kanunu’nun 125. maddesi uyarınca bazı kelime, ifade ve davranışların açıkça bu suçu oluşturduğu kabul edilmektedir.

Açıkça Hakaret Suçunu Oluşturan Sözler
Bir kişiye doğrudan “şerefsiz”, “haysiyetsiz”, “aptal”, “salak”, “müsvedde”, “geri zekalı”, “fahişe”, “pislik”, “alçak” gibi ağır ve küçük düşürücü kelimelerle hitap edilmesi, kişinin toplumsal saygınlığını zedelemeye yönelik olduğu için hakaret suçunun oluşmasına neden olur. Aynı şekilde, “hırsız”, “rüşvetçi”, “dolandırıcı”, “adi”, “sahtekar” gibi isnatlar da açıkça küçük düşürücü içerik taşıdığından, hukuki olarak suç kabul edilmektedir.

Hayvan İsmiyle Hitap Etmek de Hakaret Suçudur
Bir kişiye “eşek”, “köpek”, “it”, “öküz” gibi hayvan isimleriyle hitap etmek, Türk Ceza Hukuku’na göre kişilik haklarına saldırı niteliği taşıdığından hakaret suçu kapsamında değerlendirilir.

Sosyal Medyada Kullanılan Küfürlü Kısaltmalar
Özellikle dijital ortamda yazılı olarak paylaşılan “amk” gibi argo ve küfürlü kısaltmalar, topluma açık alanlarda paylaşıldığında hakaret suçunu doğurur. Sosyal medya platformları üzerinden bu tür kısaltmalarla hedef gösterilen kişilerin itibarı zarar gördüğü için cezai sorumluluk doğar.

Fiziksel veya Psikolojik Özelliklere Yapılan Vurgular da Suçtur
Kişinin bedensel ya da ruhsal özelliklerini aşağılayıcı şekilde vurgulayan ifadeler de hakaret suçu sayılır. Örneğin, topallayan bir kişiye “Allah’ın topal adamı”, görme engelli bir bireye “kör herif” demek kişisel haklara ağır bir saldırı olarak değerlendirilir.

İddianın Doğruluğu Hakareti Meşru Kılmaz
Bir kişiye isnat edilen davranışın geçmişte gerçekleşmiş olması, o kişinin sürekli olarak bu fiille anılmasını meşrulaştırmaz. Örneğin, daha önce hırsızlık suçu işlemiş bir kişiye “sen hırsızsın” demek, ispat edilse bile hakaret suçu kapsamındadır. Ancak “Ayşe’nin eşyalarını çaldın” gibi spesifik bir fiil isnat ediliyor ve bu fiil kanıtlanabiliyorsa, bu durumda hakaret suçundan söz edilemez.

Yalnızca Sözle Değil, El Hareketi veya Görüntüyle de Hakaret Suçu İşlenebilir
Hakaret suçu yalnızca sözle değil; yazı, şekil, işaret, görüntü ya da beden dili aracılığıyla da işlenebilir. Örneğin, bir kişinin çalışma masasına dışkı koymak gibi davranışlar da bu suç kapsamında değerlendirilir.

“Nah” İşareti ve Benzeri Hareketler Hakaret Suçunu Oluşturur
Yargıtay’ın yerleşik kararına göre, toplumda genel olarak hakaret amacıyla kullanılan el hareketleri de suç teşkil eder. Örneğin, işaret ve orta parmak arasına baş parmak konularak yapılan “nah” hareketi, hem görsel hem sözlü şekilde onur kırıcı nitelik taşıdığı için hakaret suçunun oluşmasına neden olur. Yine aynı karar kapsamında, sanığın amirine karşı “millete baskı ile ifade imzalatmak değil, adam ol adam” şeklindeki söylemi de, amire yönelik saygısızlık ve küçültme amacı taşıdığı gerekçesiyle suç olarak kabul edilmiştir (Yargıtay 19. Ceza Dairesi – K.2020/6332).


Hakaret Suçunun Cezası Nedir? – Türk Ceza Kanunu ve Yargı Uygulaması

Türk Ceza Kanunu’nun 125. maddesinde düzenlenen hakaret suçu, kişilerin onur, şeref ve saygınlıklarına yönelik sözlü, yazılı veya hareketle yapılan saldırıları kapsar. Suçun temel şekli ve nitelikli halleri farklı cezalara bağlanmıştır.

TCK 125. Madde Kapsamında Temel Ceza

Bir bireyin şahsiyetine yönelik aşağılayıcı ifadeler ya da somut bir fiil isnadıyla gerçekleştirilen hakaret eylemleri, üç aydan iki yıla kadar hapis veya adli para cezası ile cezalandırılır. Mağdurun yokluğunda (gıyabında) hakaretin cezalandırılabilmesi için eylemin en az üç kişiyle ihtilat ederek gerçekleştirilmiş olması gerekir.

İletişim Yoluyla Hakaret

Eğer hakaret; yazılı, sözlü veya görüntülü bir ileti yoluyla mağdura doğrudan iletilmişse, yine yukarıdaki temel ceza hükümleri uygulanır.

Nitelikli Hallerde Hakaret Cezası Artar

Hakaret suçunun;

  • Kamu görevlisine görevinden dolayı yapılması,
  • Bireyin dini, felsefi, politik görüşleri ya da inançlarına istinaden gerçekleştirilmesi,
  • Mensubu bulunduğu dinin kutsal değerlerine atıfla işlenmesi durumlarında cezanın alt sınırı bir yıl hapis olarak uygulanır.

Alenen Hakaret Durumunda Cezai Artırım

Hakaret suçunun toplum içinde veya sosyal medya gibi aleni ortamlarda işlenmesi halinde, ceza altıda bir oranında artırılır.

Kurula Yönelik Hakaret Suçu

Kurul hâlinde görev yapan kamu görevlilerine yönelik hakaretlerde, bu fiil her bir üyenin onuruna saldırı olarak değerlendirilir. Ancak bu durumda zincirleme suç hükümleri uygulanır.


Hakaret mi, Eleştiri mi? – Yargıtay ve AİHM İçtihatlarıyla Açıklama

Yargıtay Ceza Genel Kurulu ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararlarına göre, her sert söz hakaret sayılmaz. Hukuki sınırlar çerçevesinde yapılan eleştiriler, ifade özgürlüğü kapsamında korunmaktadır.

Eleştirinin Sınırları

Yargıtay 4. Ceza Dairesi’nin 2020/21012 sayılı kararı ve YCGK’nın 2008/170-220 sayılı içtihadı, şu ilkeleri ortaya koymuştur:

  • Hakaret suçunun varlığı için ifade edilen söz ya da davranışın, kişiyi küçük düşürmeye açıkça yönelik olması gerekir.
  • Eleştiri, ağır eleştiri veya rahatsız edici sözler, onur kırıcı nitelik taşımıyorsa hakaret kapsamında değerlendirilemez.
  • Sözlerin bağlamı; yer, zaman ve muhatabın konumu göz önünde bulundurularak yorumlanmalıdır.

Anayasa ve AİHS Kapsamında İfade Özgürlüğü

Anayasa’nın 26. maddesi uyarınca herkes, düşünce ve kanaatlerini özgürce ifade etme hakkına sahiptir. Bu hak, sadece zararsız veya toplumca kabul gören görüşleri değil, aynı zamanda şok edici, rahatsız edici veya sarsıcı düşünceleri de kapsar. AİHS 10. maddeye göre bu hak, kamu düzeni, başkalarının hakları gibi sınırlamalar dışında geniş bir koruma altındadır.

AİHM İçtihatları – Değer Yargısı mı, Somut Olgu mu?

  • AİHM’e göre, değer yargıları kanıtlanmak zorunda değildir; ancak makul bir olgusal temele dayanmalıdır.
  • Olgu isnadı ile değer yargısı ayrımı çok kritiktir. Somut isnatlar (örneğin “hırsız”, “dolandırıcı” demek) ciddi sonuçlar doğurur.
  • Ancak, değer yargısı niteliğindeki ifadeler (örneğin “ahlaksız siyaset”, “fırsatçı başkan”) ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilebilir.

Uluslararası Kararlarla Desteklenen Örnekler

1. Dabrowski / Polonya (2006)
Bir gazetecinin, geçmişte suç işlemiş bir belediye başkanını “soyguncu belediye başkanı” olarak nitelemesi nedeniyle ceza alması AİHM’e taşınmıştır. AİHM, bu ifadenin ifade özgürlüğü sınırları içinde olduğunu belirterek mahkumiyetin hak ihlali olduğuna karar vermiştir.

2. Lingens / Avusturya (1986)
Başvuranın, Nazi geçmişi olan bir politikacıyla koalisyon kuran başbakana yönelik “ahlaksızca”, “fırsatçılık” gibi sert sözler kullanması AİHM tarafından ifade özgürlüğü olarak kabul edilmiştir. Politikacılar, AİHM’e göre daha fazla eleştiriye katlanmak zorundadır.

3. Eon / Fransa (2013)
Bir vatandaşın Fransa Cumhurbaşkanına karşı “Defol git, salak herif” yazılı pankart açması üzerine hakkında dava açılmış, ancak AİHM, bu eylemin sanatsal ve politik hiciv niteliğinde olduğu gerekçesiyle demokratik toplumda ifade özgürlüğü kapsamında kaldığını ifade etmiştir.


Sonuç: Eleştiri ve İfade Hakkı Ceza Hukukunun Dışında Değerlendirilmelidir

Hem ulusal (Yargıtay) hem de uluslararası (AİHM) kararlar göstermektedir ki; kişiler, özellikle kamuoyunu ilgilendiren konularda sert eleştirilerde bulunma hakkına sahiptir. Ancak bu eleştiriler, kişilik haklarına yönelen açık ve küçük düşürücü saldırılara dönüşmemelidir. Hukuki olarak hakaret suçunun oluşabilmesi için, sözün ya da davranışın açıkça aşağılayıcı ve küçük düşürücü olması gereklidir.

Hakaret Suçuyla Karşı Karşıyaysanız Profesyonel Hukuki Destek Alın

Hakaret suçu gibi kişilik haklarını doğrudan etkileyen durumlarda, sürecin doğru yönetilmesi hem adaletin sağlanması hem de mağduriyetin önlenmesi açısından son derece önemlidir. Gerek hakarete uğrayan mağdurların haklarının korunması, gerekse haksız yere hakaret suçlamasına maruz kalan bireylerin savunulması titizlikle yürütülmesi gereken hukuki süreçlerdir.

Eğer siz de hakaret suçuna maruz kaldıysanız veya haksız yere bu suçla itham edildiyseniz, Alanında uzman ve tecrübeli bir ceza avukatıyla çalışmak sizin için büyük avantaj sağlayacaktır.

📞 Avukat Gökhan Yağmur olarak, hem mağdur hem de sanık tarafında haklarınızı en etkili şekilde savunmak için yanınızdayım.

💼 Ofis İletişim: 0542 157 06 34
🌐 Detaylı bilgi için web sitemizi ziyaret edin: www.gokhanyagmur.com.tr

Unutmayın, haklarınızı korumak sizin elinizde. Geç kalmadan profesyonel destek alın.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu